İşte burada Erdal Niğdelioğlu’nun şu sözü önemli “ Ben Niğdeli olsaydım 19 üyenin 19’unun da oyunu alır seçilirdim, sorun Borlu olmak” dedi.

Yerel seçim sonrasında İl Genel Meclisi üyeliği Ak Parti 10, MHP 5 ve CHP 4 üyelik olarak sonuçlandı. Çoğunluk Ak Parti’deydi. Zaten Cumhur İttifakında bulunan MHP’nin üyeleri ile Cumhur İttifakı 15 sayısına ulaşabiliyor, gerek meclis başkanlığı, gerekse encümen ve komisyonlarda çoğunluk oluşturacaklardı.

Niğde İl Genel Meclisi Nisan ayı toplantısını yaptı ve İl Genel Meclis Başkanını seçti. İl Genel Meclis Başkanı 2 yılda bir seçilir.

Ak Parti’nin adayı Erdal Niğdelioğlu idi. MHP’nin desteği dahi olmazsa yine seçilebilirdi. Ancak çok ilginç bir şey oldu. Ak Ak Parti’nin parti kararı aldığı Erdal Niğdelioğlu yerine yine Ak Parti’den meclis üyeliğine seçilen Ömer Kılıç İl Genel Meclis Başkanı seçildi.

Ak Parti’den iki adayın yarıştığı meclis başkanlığında, MHP’nin 5 oyu, CHP’nin 4 oyu ve Ak Partili Ömer Kılıç’ın 1 Oyu olmak üzere 10 oy alarak Ömer Kılıç Meclis Başkanlığına seçildi. Erdal Niğdelioğlu ise 9 Oy alarak seçilemedi.

Bu durum Erdal Niğdelioğlu’nun Borlu olması, Niğdelilerin Borlu bir İl Genel Meclis Başkanı istememesi şeklinde yorumlanıyor. MHP’den Bor listesinden İl  Meclis Üyesi seçilen Cem Görgün’ün Borlu adaya oy vermemesi de tartışılıyor.

Asıl vahimi Ak Parti’den sadece kendi oyu, 1 oy alan Ömer Kılıç meclis başkanı seçilmesi oldu. Yeterli olacak 9 oyu ise muhalefet partilerinden aldı.

Tartışmalı, küfürlü, gergin bir seçimdi. İsim vermek istemiyorum 6  il genel meclis üyesini, bazı il başkanlarını aradım bu konunun nasıl geliştiğini bu noktaya nasıl gelindiğini sordum, dinledim.

Özet yapmak zorundayım.

Meclis başkan seçimi öncesi partiler kendi gruplarında meclis başkanlığı seçimi, encümen ve komisyonlar için temayül, karar vs. alıyorlar.

Ak Parti Grubu kendi içinde oylama yapmış. Borlu Erdal Niğdelioğlu’na 8 Oy, Ömer Kılıç ve yine aday olacağım diyen Yavuz Soylu sadece kendi oylarını yani birer oy almışlar. Ak Parti İl Başkanı da doğal olarak en çok oy alan Erdal Niğdelioğlu’nu parti kararı olarak adayımız demiş.

Oylama sırasında Ömer Kılıç hariç bu karara uyulmuş. Yani Ak Partili meclis üyeleri grup kararı gereği oylarını Erdal Niğdelioğlu’ndan yana kullandı.

İl Meclis Başkanı seçilen Ömer Kılıç ise, Ak Parti’nin adayının kendisi olduğunu,  isminin Ak Parti Genel Merkezinden  İl Başkanlığının aranarak “adayımız Ömer Kılıç” denildiğini, zaten Ak Parti aday listesinde 1. Sıraya konulduğunu, eski il – ilçe başkanı olması, diğer partilerle diyalog kurarak aday olduğunu, olayın Bor-Niğde meselesi olmadığını, daha önceki İl Genel Meclis üyeliğinde Bor’a bir çok faydasını dokunduğunu, birleştirici olmak gerektiği şeklinde görüşlerini açıkladı.

Burada, Ak Parti Genel Merkezinden arandığı söyleniyor, ama, Genel Merkez İl Başkanını arar. İl Başkanının tavrı oylama sonucu Erdal Niğdelioğlu şeklindeydi. Kaldı ki bu konularda Genel Merkezlerin görüş belirteceğini düşünmüyorum. İl Yönetimi ve milletvekilleri ile kararlaştırılacak bir durumdur.

Ak Parti açısından son derece vahim bir seçim yaşandı. Ak Partili  İl Genel Meclis Başkanı MHP ve CHP üyelerinin oyları ile seçildi. Burada zaaf var. Burada şaibe var.

Ak Parti İl Başkanı Mustafa Özdemir’in konuyu ihraç talebi ile Disiplin Kuruluna götüreceğini kendilerine ilettiğini söyleyen meclis üyeleri var.

MHP kanadında ise, İl Başkanı Aytekin Tükenmez’inde olduğu grup toplanmış. Cumhur İttifakı üyesi ve mecliste çoğunluğu olan Ak Parti’nin iki adayı olduğu söylenmiş. Ömer Kılıç’ın kendilerini aradığı destek talep ettiği, gerek önceki meclis üyeliğinden, tecrübesi vs. konularını da dikkate alarak grup kararı olarak Ömer Kılıç’ı destekleme kararı aldıklarını belirtiler. Ayrıca serzenişleri de vardı. Bu konuda Cumhur İttifakında olmalarına rağmen, bariz şekilde  Ak Parti yönetiminden gerekli bilgilendirme, destek talebi, isim telaffuzu gibi diyaloğun oluşmadığını, bu diyalogsuzluğun seçim sürecinde de olduğunu, 3 ay önceden 8 beldenin CHP’ye geçeceğini Ak Parti İl Yönetimine bildirdiklerini seçim işbirliği, ittifakı yapmak gerektiğini yazılı ve sözlü olarak ilettiklerini ama bir cevap alamadıklarını ve sonucunda,  ortada olduğunu ilettiler.

MHP’de  farklı bir durum daha var. Bor listesinde yer alan Cem Görgün var. Bir Borlu olarak “Ak Partili Borlu birinin mi meclis başkanı olması,  yoksa Ak Partili Niğdeli birinin mi meclis başkanı olması gerekirdi?” sorusu var. Bor’da bu soruyu soruyorlar.

Bu soruyu Borlunun oyları ile MHP’den seçilen Cem Görgün’e sordum. İl Başkanı  ve MHP li diğer üyeler ile gruplarında toplantı yapmışlar. Ömer Kılıç’ı desteklemeleri konusunda görüş birliğine varıp grup kararı almışlar. Parti grup kararına uymak zorunda olduğunu, Parti disiplinine uymak zorunda olduğunu belirti ve daha önce yaşananlarla ihraç edilen İl Genel Meclis üyesi Tahsin Eren örneğini de verdi.

Bor’da Cem Görgün’e yönelik yoğun eleştiriler var. Burada iki Ak Partili aday var. Borlunun oyunu alan, Borluya hizmet sözü veren bir siyasetçi olarak Borlu Ak Partili adaya oy vermeliydi. Tabi burada parti görüşü aksine, MHP İl Yönetiminin, MHP grubunun tavrı ne olurdu? Düşünmüştür.

Gelelim Erdal Niğdelioğlu’na, Borda sevilen ve yıllardır partisine hizmet etmiş birisidir. Görev almadığı dönemlerde dahi partisine sadık kaldı. Kendisi hakkında olumsuz hiçbir görüş duymadık, işitmedik. Mülayim, efendi, ayrıştırmayan, yumuşak bütünleyici bir dili, muhabbeti var. İyi hizmet edeceğini de beklerim.

Çoğunluğa sahip partisi oylama yapmış ezici şekilde en yüksek oyu almış. İl Başkanı kararını diğer üyelere de iletmiş. Diğer partilerin de desteğini talep etmiş. Hatta kendi ifadesi ile oylamanın hemen öncesi bir hemşeri olarak Cem Görgün’den bir kez daha oy talep etmiş, “tamam abi” ifadesini almış.  Partili üyelerinin Ömer Kılıç hariç oylarını almış. Buna rağmen seçilmemiş…

İşte burada Erdal Niğdelioğlu’nun şu sözü önemli “ Ben Niğdeli olsaydım 19 üyenin 19’unun da oyunu alır seçilirdim, sorun Borlu olmak” dedi.

Kelimelerin yerini değiştiriyorum “Borlu olmak sorun mu?”

Borlu biri neden il genel meclis başkanlığı yapamadı?

Genel, detay her şart müsait olmasına rağmen neden?

Yapmadılar?

Bor son 5 yılda büyük irtifa kaybına uğradı. Bunu seçim öncesi bir kaç  kez yazdım. Uyardım… Başlığı "Borlunun seçimin sonucu budur" diye atmıştım. (Burada tıklayın)

Seçim öncesini geçtik, seçim sonrası Bor’un kayıpları için,

Bu VARAN 1 di

Daha neler göreceksiniz.

...