MHP Niğde İl Başkanı Nuri Ertan , Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dün açıkladığı “Demokrasi Paketi” ne sert tepki gösterdi.


İl Başkanı Nuri Ertan sözde demokratikleşme paketi üzerine yaptığı basın açıklamasında “Demokrasi Paketi” adı verilen yeni uygulamaların bir çoğunun PKK’nın tehdit ve şantajları üzerine yapılan müzakereler ve mutabakatlarla hazırlandığını söyledi. 

 

SÖZDE DEMOKRASİ PAKETİ PKK İLE BİRLİKTE YAZILMIŞTIR


MHP Niğde İl Başkanı Nuri Ertan ; Bir dönem PKK ile görüşen “Şerefsiz”dir sözünden nerelere geldik… Başbakan daha 18 Ağustos 2013 tarihinde “Anadilde eğitim yok” demişti. Vatandaşa verdiği sözü tutamayan Başbakan, PKK’nın ve İmralı canisinin dayatma ve tehditleri karşısında yapılan müzakereler ile “PKK Dayatma Paketi’ni açıkladı. Görülüyor ki, Başbakan Erdoğan sizleri temsil eden milletvekillerinizin dahi haberi olmadan, kamuoyunda tartışılmadan gizlice hazırlayıp açıklamıştır. “dedi. 


PAKETTE PKK VAR, İHANET VAR, BÖLÜCÜLÜK VAR… TÜRK MİLLETİ YOK!

 

Başkan Ertan konuşmasının devamında  ; Bu paket ile AKP Hükümeti vicdanının tapusunu, iradesini şifrelerini, onurunu PKK’ya ve İmralı canisine bir kişinin siyasi ikbali uğruna satmıştır. Başbakan Erdoğan,ın açıkladığı sözde demokratikleşme paketi PKK dayatmalarının klasik, bildik ve ezberlenmiş yansımasıdır. Sessiz devrim yapmakla övünen Başbakan, asıl manada sinsi bir devrimle, pazarlıklarla PKK’ya teslim olmuştur. Bu paket PKK, İmralı canisi ve sözde Akil İnsanların rapor ve temennileri ile oluşmuştur. 


İmralı canisinin kaleme aldığı bu pakette PKK vardır, bölücülük vardır, ihanet vardır;olmayan tek şey Türk Milleti”dir. 


PKK’nın bölücü ve ayrılıkçı taleplerinin kısa, orta ve uzun vadeye yayılarak hayata geçirilmesi, İmralı canisiyle Başbakan’ın kafa kafaya vererek hazırladığı yol haritasına göre şekillenecektir.


√ İlk etapta, yasal düzenleme gerektirmeyen, idari tasarruflarla sağlanacak konulardan işe başlanacaktır.


√ İkinci etapta, TBMM’nde lazım gelen yasal değişiklikler yapılacaktır.


√ Son etaba geçilebilirse, sırayı Anayasa değişiklikleri alacaktır.


AKP-PKK dayanışması ve ittifakı önümüzdeki dönemde Anayasa değişikliği için de inisiyatif alabilecek ve referandum bir seçenek olarak gündeme gelebilecektir. Amaç budur, hesap buna yöneliktir. Herkesin hakkını veriyoruz diyerek, bir kez daha PKK taşeronluğuna tevessül eden Başbakan gerçek yüzünü tekrar göstermiştir. Başbakan’ın artık tek millet, tek devlet, tek bayrak ve tek vatan söylemlerinde ne denli samimiyetsiz olduğu netleşmiştir. 


Başbakan’ın paketinde özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitim verileceği anlaşılmaktadır. Bu, bal gibi ve apaçık biçimde anadilde eğitim onayıdır. Başbakan Erdoğan, PKK’nın, bölücü çevrelerin taviz vermediği bu zorlamasına boyun eğmiş, tarihi bir zilletin tarafı olmuştur. Anadilde eğitim Türk milleti için en ciddi açmazdır ve sonuçları ağır olacak, Türkiye’yi parçalanmaya götürecektir. 
Başbakan’ın bu ihanete hizmet etmesi, bu bölücü talebi karşılaması içine düştüğü yanlışın neredeyse son halkası, son markasıdır.


Milliyetçi Hareket Partisi olarak bunu kabullenmemiz kesinlikle mümkün olmayacaktır.

İl ve ilçe isimlerinin değiştirilmesi ifade edilmiştir. Bu da açık seçik bir şekilde PKK’ya verilen ödün olup, Türkiye’nin üniter milli yapısına kast eden bir hazırlıktır. Öte yandan Roman Dil ve Kültür Enstitüsü kurulması için kollar sıvanmıştır. Başbakan saymakta zorlandığı diğer 36 etnik grup içinde Enstitü kuracak mıdır? Yıllardır bilinçli olarak yapılan ayrımcılık nereye kadar sürecektir. 
Sözde demokratikleşme paketinde yer alan diğer konu başlıklarının tartışmaya açık yönleri ve az da olsa olumlu görülebilecek yanları vardır. Ancak paketin tümüne odaklandığımızda PKK’nın ve İmralı canisinin fikirlerinin hükümete ve her yere sızdığı açıkça ortadadır. 


Son olarak ilkokullarda okutulan ve hepimizin de hafızalarında derin izler bırakan, duygulanarak hatırladığımız, duyunca mırıldanarak eşlik ettiğimiz Andımız’ın kaldırılma hazırlığı büyük bir ahlaksızlıktır. Başbakan Erdoğan ve zihniyeti, her sabah yavrularımızın, Türk’üm demelerinin, doğruyum diye haykırmalarının, çalışkanım diyerek seslenmelerinin neresinden rahatsızdır?

ANDIMIZI HER YERDE HAYKIRACAĞIZ!



Yarın çocuklarımızın aileleri okulları sardığında, hep bir ağızdan Andımızı okuduğunda Başbakan ve hükümeti ne yapacak, mesela bunlara da gaz sıkacak kadar gözü dönecek midir?


Ama bu kampanya tutmayacaktır. Ülkemizde, İlimizde, İlçemizde, köy ve kasabalarımızda, evlerimizde ve bulunduğumuz her ortamda AKP’nin bu yıkım paketinin tahribatını paylaşacağız. Yüce Türk Milleti bu oyunu bozacaktır.

 Andımızı hey yerde haykıracağız…


“Varlığım Türk Varlığına Armağan Olsun… Ne Mutlu Türküm Diyene!...”dedi. 


Editör: TE Bilişim