Türkiye kırmızı et üretimi istatistikleri ile başlayalım.
Toplam kırmızı et üretimi kurban bayramını kapsayan IV.Çeyrek yani Ekim Kasım Aralık 2013 döneminde 368 177 ton olarak tahmin edildi
Toplam kırmızı et üretimi bir önceki döneme göre %78,3 oranında artarken, bir önceki yılın aynı dönemine göre %0,8 oranında arttı.
Sığır eti üretimi 323 184 ton olarak tahmin edildi
Sığır eti üretimi bir önceki döneme göre %81,8 oranında artarken, bir önceki yılın aynı dönemine göre %1,9 oranında arttı.
Koyun eti üretimi 34 658 ton olarak tahmin edildi
Koyun eti üretimi bir önceki döneme göre %31,3 oranında artarken, bir önceki yılın aynı dönemine göre %10,9 oranında azaldı.
HAYVANCILIK OSB’DE Mİ BALONDU…
Bor İlçesi’nde Hayvancılık, Besi Organize Sanayi Bölgesi ve Biyometan Tesisi Kurulması istekleri uzun zamandır devam ediyordu.
Bu konuda en son Bor Belediye Başkanı Sıtkı Erat başkanlığında Bor Ziraat Odası toplantı salonunda hayvan ve süt üreticileri, kooperatifler, süt birlikleri ve köy muhtarlarınında katılımı ile bir toplantı yapılmış ve Hayvancılık OSB istediği ısrarla dile getirilmişti.(Burada Tıklayın)
Yapılan girişimlerin ardından, Niğde-Bor Tarım Hayvancılık Besi Organize ve Gübre Kaynaklı Biyogaz Tesisi için fizibileti için hibe desteği sağlanmıştı. Ahiler Kalkınma Ajansı 2013 faaliyet yılı Teknik Destek Programı kapsamında Niğde İl Özel İdaresi Ar-Ge Birimi tarafından hazırlanıp Bor Köylerine Hizmet Götürme Birliği adına verilen “Niğde-Bor Tarım Hayvancılık Besi Organize Sanayi Bölgesi ve Merkezi Biyometan Tesisi Fizibilite Raporu” konulu proje, hibe desteği almaya hak kazanmıştı.
Bu gelişmeler haricinde Hayvancılık OSB için bugüne kadar her hangi bir gelişme olmadı.
Vatandaşlar Hayvancılık OSB konusunun son durumunu merak ediyor.
Niğde Üniversitesi, Niğde İl Özel İdaresi, Bor Belediyesi, Bor Ticaret ve Sanayi Odası, Çukurkuyu Belediyesi, Bor İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, Bor Ziraat Odası, Bor Karma Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü, Bor İlçesi Süt Üreticileri Birliği ortaklığında gerçekleştirilmesi hedeflenen proje birlikte Niğde İl’inde 5.000 dekar arazi üzerinde modern, yüksek verimli ve sürdürülebilir büyüme potansiyeli arz eden tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi planlanmıştı.(Burada tıklayın)
BOR İLÇESİNDE KIRMIZI ET ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ KURULUYOR
Niğde’de kurulan Kırmızı Et Üreticileri Birliği’nin ardından, Bor llçesi’nden de Kırmızı Et Üreticileri Birliği kurulması için çalışmalar başladı. Niğde Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Bor’dan yapılan başvuru neticesinde dosyayı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına gönderdi.
NİĞDE’DE KIRMIZI ET ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ KURULDU
Niğde’de modern hayvancılık tesisleri her geçen gün artıyor. 19 Ağustos 2013 tarihinde 27 kurucu üye ile kurulan Niğde Kırmızı Et Üreticileri Birliği, köylerde kahve toplantıları yaparak, hayvan üreticilerine ulaşmaya çalışıyor.
NİĞDE’YE ET ENTEGRE TESİSİ ŞART
Niğde Kırmızı Et Üreticiler Birliği Başkanı Aliyye Yılmaz Dizmen, 'Birlik olarak canlı hayvanın ayakta satışını engellemeye çalışıyoruz. Üreticiler hayvanlarını kestikleri takdirde destek alacaklar çünkü birliğimizin kuruluş amacı budur. Et işleme tesisimiz yok ama üreticilerimiz hayvanlarının kesimi ve satımı için Niğde Tarım Açık Cezaevi Et kombinesine gidiyorlar. Et işleme tesisi olmadığı için üreticilerimiz genelde ayakta satış daha fazla oluyor ve biz bunu engellemeye çalışıyoruz. En önemli projemiz et işlemek için et entegre tesisleri Niğde'ye şart. Üreticilerimiz zor şartlarda ürettiği ürünleri ayakta sattığı zaman ya Aksaray'a ya da Ereğli'ye gidiyor. Biz bunun önünü kesmek için Niğde'de çalışmalarımızı hızlı bir şekilde sürdürüyoruz.
BOR İLÇESİNDE KIRMIZI ET ÜRETİCİLERİ BİRLİĞİ KURULUYOR
Niğde’de kurulan Kırmızı Et Üreticileri Birliği’nin ardından, Bor llçesi’nden de Kırmızı Et Üreticileri Birliği kurulması için çalışmalar başladı. Niğde Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Bor’dan yapılan başvuru neticesinde dosyayı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına gönderdi.
NİĞDE’DE BESİCİLER CANLI HAYVAN İTHALATINA KARŞI
Niğde Ziraat Odası Başkanı Veli Kenar, yaptığı açıklamada, "Canlı hayvan ithalatında gümrük vergisinin sıfırlanmaması lazım. Vergi sıfırlanırsa 2011 yılında sıfır faizle canlı hayvan almış olan çiftçilerimiz mağdur olacaktır" dedi.
Başkan Kenar, "Fiyatların 2010 yılında yükselmesinden dolayı gümrük vergisini aşağıya indirerek Türkiye'nin et ithalatına veya canlı hayvan ithalatını açarak fiyatlarının geri çekilmesi sağlanmıştı. Şu anda 2010 ve 2011 yılında çiftçilerimize faizsiz kredi verilerek besiciliği ve süt inekçiliği anlamında büyük çalışmalar yapılmıştı. Et fiyatları Niğde şartlarına baktığımız takdirde 16 TL civarındadır. Devletin et ithalatında ve canlı hayvan ithalatında gümrük vergilerini sıfırlaması demek, süt inekçiliği yapan çiftçilerimizin mağdur olması demektir. Besilik hayvanlar süt çiftliklerinden gelen bir hayvanlardır. Eğer besilik hayvanlarını çiftçilerimiz satamadığı takdirde düvelerini ve ineklerini ete sürecektir çünkü borçlarını ve çiftliklerinin ilerlemesi için bu hayvanları piyasaya sürecektir. Ülkemizde damızlık hayvan yok diye ithal edilmişti ama şimdi bu hayvanları kesime göndereceğiz. Hükumet şu anda canlı hayvan ithalatının gümrük vergisin sıfırlanmaması gerekir. Vergi sıfırlanırsa 2011 yılında sıfır faizle kredi çekip hayvan almış olan çiftçilerimiz mağdur olacaktır" dedi.
Mevcut fiyatlar besicileri rahatlatmış gibi göründüğünü ancak öyle olmadığını dile getiren Kenar, "Üreticilerimiz normalde 15 TL'nin altında besici hayvanını sattığı zaman zarar ediyor. Zaten şuanda geldiğimiz rakamlar besiciyi birazda olsun rahatlatıyor. Geriye bakıldığı zamanlar ne kadar bolluk yıl yaşasak da hayvan yemlerinde kullanılan besinlerde bir fiyat artışı oldu" diye konuştu.
YEM FİYATLARI ARTTI
Türkiye genelinde kuraklıkla ilgili bir artış olduğunun altını çizen Başkan Kenar, "Yem fiyatları geçtiğimiz bir ay içerisinde torba başı 4 lira zam yemiştir. Et fiyatlarını yükselmesi de yem girdilerinin fazla olmasından kaynaklanıyor. Kuraklıktan dolayı doğacak zararlar çiftçilerimizi mağdur ediyor. Bunu da fırsat bilen yem fabrikaları ve ithalatçılar bunu fırsat bilerek yem fiyatlarını yukarı çekmeye çalıştıklarını biliyoruz" dedi.
Kendisinin de besici olduğunu söyleyen Kenar, "2012 yılında ithal getirilen besilik hayvanlar döviz kurlarının düşmemesinden dolayı cazipti. Şu anda cazip değildir. İthalatın önü açıldığı zaman en çok küçük çiftçi değil de büyük firmaların faydalanacağı gözüküyor" diye konuştu.
HAYVAN İTHALATINDAN SÜT ÜRETİCİLERİ DE ZARAR EDECEK
Süt üreticileri ürettiği sütten para kazanamayınca girdiler maliyeti artınca elindeki hayvanları satmak zorunda kalacaklarını söyleyen Niğde Süt Üreticiler Birlik Başkanı Ahmet Demirkoparan ise gümrük ithal canlı hayvanın teşvikinin besicileri etkilediği gibi süt üreticilerini de etkileyebilecek olumsuz bir davranış olduğunu söyledi.
Demirkoparan, "Gümrük vergisinin düşmesinde kısa vadede tüketicinin lehine olsa bile uzun vadede her zaman üreticinin zararına olan bir durum olur. Geçmiş yıllarda da bu tür sıkıntıları yaşadık. Burada daha çok üretici değil de bu işin ticaretini yapan kurumlar veya insanlar kendine bir fayda sağlamayı düşünebilir. Bu Türkiye'de besicileri etkilediği gibi süt üreticilerini de etkileyebilecek olumsuz bir davranış. Süt üreticileri ürettiği sütten para kazanamayınca girdiler maliyeti artınca elindeki hayvanları satmak zorunda da kalabilirler" dedi.
KASAPLAR ODASI BAŞKANI; KESİLMİŞ ET DEĞİLDE BESİCİLİK DOĞRULTUSUNDA İTHALAT YAPILSIN.
Niğde Kasaplar ve Fırıncılar Odası Başkanı Murat Yenel, "Mezbahanelere gelen hayvan sayılarında son yıllarda bilindiği gibi aynı. Mevsimsel olarak bir değişiklik var. Şuanda kış mevsimi olması nedeniyle biraz azalma var. Et fiyatlarında ve kesim fiyatlarında 1 lira ile 1,5 lira arasında bir yükselme var. Besi hayvanları ithalatını et fiyatlarını bugünkü şartlarda etkilemez ama ileride fiyatların yükselmesini durduracaktır. Et ithalatı gündeme gelirse kilo başına artış aynı seviyesine düşer. Biz kasaplar ve fırıncılar odası olarak kesilmiş et olarak değil de besicilik doğrultusunda bir ithalat yapılırsa memnun oluruz" şeklinde konuştu.
BESİCİLER ; HAYVAN ZATEN UCUZ, İTHALAT OLURSA ORTALIK KARIŞACAK
Niğdeli Besiciler ise, "Yurt içerisindeki hayvan sayısı bence yeterli. Yurt dışından getirmeye gerek yok, eğer gelirse çiftçi olarak bizi sıkıntıya sokacak. Piyasada hayvan fiyatları zaten ucuz ama dışarıdan gelen hayvanlar iyice ortalığı karıştıracak. Kendi iç piyasamızda hayvanları dışarı satma yerine dışarıdan buraya hayvan geliyor. Şuan et fiyatları düşük durumda dışarıdan geldiği zamanda daha çok düşecek. Yem fiyatları bir anda yükseliyor ama süt fiyatlarında artış olmuyor. Yemde 1 TL, 2 TL zam geliyor ama sütte 10 kuruş, 20 kuruş zam yapılıyor. Bu da bizleri zor duruma sokuyor" diye konuştular.
İTHALAT SEKTÖRÜN DİBİNE KOYULAN DİNAMİTTİR
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları, Bakanlık olarak koyunculuğa da çok ciddi destek verildiğini koyunculuğunun önünde en büyük engel olan, sürü yönetimi konusunda nedenle çobanları devlet memuru haline getirerek sektörü de güvence altına alacaklarını belirtti.
Mirmahmutoğulları, kırmızı ette ithalat sorununa ilişkin gelen bir soru üzerine “Kırmızı ette asla ithalatın önünü açmak gibi bir düşüncemiz yok. İthalat, bu sektörün dibine koyulan bir dinamittir. Biz bu sektörün var olması için 7 milyar TL hibe verdik. Bu fedakârlıktan sonra böyle bir sektörü yok edecek hiçbir karar almayız” dedi.
