Niğde’de bir dev çöktü… Önce onlarca işçi çıkarıldı… Ardından makinalar durdu… Makinalar satıldı… İcralar…  OSB alanından çıkarıldı…

Haber- Yorum; Selim GÖKEL

Bir dönemin örnek yatırımlarından, Niğde’nin markası idi…

Birko – İplik ve  Koyunlu Halı  Fabrikası

Sessiz sedasız çöktü.

Birkaç ortak sitemize  serzenişlerini iletti. Bu ortaklara  teyit, iltisak ve doğrulamak için tekrar mail attık geri dönüş olmadığından da bu mektupları yayınlamadık.

Birko’nun çöküşünü CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in TBMM’de konuşması ve basın açıklamaları ile sorguladı. Onun harici hiçbir demeç, açıklama, tespit ve  araştırma görmedik. Niğde Anadoluhaber gazetesi de bir kaç seri haber yaptı. 

Bugün ekonomi alanında en güçlü yayın yapan Dünya Gazetesinde ilk sayfa da manşette bir haber vardı. ADASO – Adana Sanayi Odası’nın araştırmasını manşetine taşımış ve Niğde-Birko’yu da içeren araştırma sonucunu açıklıyordu.

Araştırma ve haber içeriği aşağıda okuyabilirsiniz.

Birko – Koyunlu Halı gibi bir fabrika yok oldu. Niğde’den bir tek ses çıkmadı. Bu araştırma ve açıklamayı Niğde Ticaret ve Sanayi Odası yapamaz veya yaptıramaz mıydı? Felaket geliyorum derken uyarı ve girişimlerde bulunulamaz mıydı?  Bir iktidar milletvekilinin böylesi bir olayda açıklamasını dahi görmedik. Bırakın müdahale edilmesini.

Vatandaş da siyasilere eleştirilerini iletirken o klasik  lafı “bir fabrika bile yaptıramadılar” der. Yav,  var olan fabrikaya sahip çıkamadık…

Şimdi “İstihdam Seferberliği” başlatıldı ya.. Niğde’de de toplantılar yapılıyor… 

Birko-Koyunlu Halı neden battı… Aşağıda okuyun…

İlgili haberler ise sayfanın taa dibinde. 


***

Gülyüz ÇAVDARCI - Recep ŞENYURT - Dünya Gazetesi 

İplik ithalatında koruma kalktı, bazı tahminlere göre son üç yılda yüzlerce fabrika kapandı. Yüzlercesi üretimi azalttı. Sadece geçen yıl suni sentetik iplik sektöründe 12 bin istihdam kaybı oldu. Adana Sanayi Odası’nın (ADASO) raporu, sektörün dampingli ithalat yüzünden büyük sıkıntı yaşadığını ortaya koydu. İplik üreticilerinin dampingli ithalat tehdidi ile karşı karşıya kaldığını açıklayan Adana Sanayi Odası (ADASO) Başkanı Zeki Kıvanç, Türkiye’nin kendi üreticisini koruyacak tedbirleri alamadığını, birçok işletmenin kapandığını söyledi. İTHİB Başkanı İsmail Gülle, “Sektör korumasız. Fabrikalar kapanıyor. En son Bursa’da 2, Niğde’de 1 fabrika kapandı” dedi. Beyteks’in sahibi Ali İlbeyli, “Ceyhan, Osmaniye ve Kadirli’de 5 bin işçi kapasiteli fabrikalarımız var, bin 500 kişi ile çalışıyoruz” diye konuştu. Kayalar Tekstil Firma Sahibi Ömer Kaya, “Akdeniz Bölgesi’nde, Anadolu’da Doğu ve Güneydoğu’da son 3 yılda kapanan yüzlerce iplik fabrikası oldu” dedi.

Adana Sanayi Odası (ADASO) Başkanı Zeki Kıvanç, suni sentetik iplik ve pamuk ipliğinde Türkiye’nin kendi üreticisini koruyacak tedbirleri alamadığını, bu yüzden de birçok işletmenin ya kapandığını ya da piyasa koşullarında rekabetçi fiyat tutturamayacak kadar düşük kapasitelerle çalıştığını söyledi. Türkiye’nin iplik üretim kapasitesinin ithalatı karşılayacak kapasitede olduğunu vurgulayan Kıvanç, dampingli ithalat nedeniyle ciddi iş kayıpları olduğunu, 1.3 milyar dolarının ithalata gittiğini açıkladı. Kıvanç, “Güçlü Türkiye İçin Milli İstihdam Seferberliği başlatıldı. Haksız rekabet ortadan kaldırılırsa iplik sektörü en az 25 bin kişiye ek istihdam sağlayabilir. İthalata giden para da ülkemizde kalır” dedi.

Suni sentetik iplikte yürürlükte olan anti-damping tedbirlerinin trafik sapması gibi nedenlerle etkili sonuçlar doğurmadığını belirten Kıvanç, şöyle konuştu: “2016’da gerçekleştirilen 190 bin ton ithalat en az 12 bin kişilik istihdam kaybına neden oldu. Benzer bir durum pamuk ipliği için de geçerli. 180 bin ton ithalat olmasıydı, en az 10 bin kişilik istihdam yaratılabilirdi. Daha fazla üretip iş sahaları açabilmek için devletimizden haksız rekabeti ortadan kaldıracak tedbirlerin bir an önce hayata geçirmesini bekliyoruz.”

Koruma kalkınca ithalat arttı

Pamuk ipliğinde 2008’de getirilen ve 2013’e kadar yürürlükte kalan koruma önleminin olumlu sonuçlar doğurduğunu, soruşturma öncesinde 184 bin ton civarında seyreden ithalatın 95 bin tona kadar gerilediğine dikkat çeken Kıvanç, “Önlemlerin sona ermesiyle ithalat kısa sürede yüzde 60’tan fazla artarak 151 bin tona çıktı. Yerli üreticiyi tehdit eder noktaya geldi. 2015 genelinde 10 bin ton azalma olsa da 2016’da yüzde 25.1 artışla 180 bin tona, tarihi seviyelere çıktı. Böyle giderse 200 bin ton seviyelerini aşacaktır” dedi.

Pakistan’la yapılan Serbest Ticaret Anlaşması’nın da (STA) firmalar için önemli bir tehdit olduğunu belirten Kıvanç, tekstil ve konfeksiyon sektörünün Pakistan STA’sı kapsamına dahil edilmemesi gerektiğini, telafi edilemeyecek kayıplar olabileceğini söyledi. Dampingli ithalatın tehdit ettiği bir başka konu da Türkiye’nin sektördeki entegre yapısı… Pamuktan ipliğe, iplikten kumaşa, kumaştan konfeksiyona giden bu yapı, üç ayda bir vitrin değiştiren ‘hızlı moda’ talebine cevap verebiliyor. Ucuz ithalatın zamanla bu zinciri kırması ve Türkiye'nin önemli bir avantajını kaybetmesi riski de var.

Bursa ve Niğde’de fabrikalar kapandı

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı İsmail Gülle, “Yurtdışından düşük maliyetlerle gelen satışları engelleyemiyoruz. Bu da Türkiye genelindeki fabrikaları ciddi anlamda zora sokuyor. Sektörümüz korumasız kaldı. İplik fabrikaları kapanmaya başladı. En son Bursa’da iki fabrika Niğde’de ise bir fabrika kapandı. Bu durum yatırım yapmak isteyen fabrikaların da motivasyonunu olumsuz etkiliyor. Türkiye’ye baktığımızda ham madde sektörünün en çok desteklenen sektörlerden olması gerekiyor. Çünkü ham maddeniz varsa her şeyi yapabilir ve üretebilirsiniz. Bu konuda destek bekliyoruz, devletin koruma vergileriyle sektörü ayakta tutmasını istiyoruz” dedi.

Ek vergi konulması isteniyor

İthalat nedeniyle zarara uğrayan üreticiler üç farklı tedbir talep edebiliyor. ‘Koruma önlemi’ alındığında bir ürün grubunda tüm ülkelerden ithalat yasaklanıyor. İflaslar gibi somut kötü gidiş belgeleriyle dosya olarak DTÖ’ye sunuluyor, onayı alındıktan sonra uygulanabiliyor. İthalata ‘ek vergi’ ikinci önemli önlem yolu. Gümrük Birliği ve STA yapılan ülkeler hariç, bir ürün grubunda ithalatta alınarak, iç piyasaya ucuz girmesi önlenebiliyor. Üçüncü tedbir antidamping… Bu tedbir ülkelere teker teker uygulanabiliyor. Hatta işletme bazında gümrük vergisi artırımı yapılabiliyor. Ancak bu tedbirin alındığı ülke veya şirketler menşei başka bir ülke üzerinden göstererek (trafik sapması) uygulamayı aşabiliyor. Sunni sentetik iplikte anti-damping uygulamasının da bu yolla aşıldığı belirtiliyor.

....
http://www.dunya.com/ekonomi/iplik-fabrikalarina-ucuz-ithalat-darbesi-haberi-352479

 

Editör: TE Bilişim