Yüzyılın felaketi ve Hatay (1)

Mustafa Kemal Atatürk: “Hatay benim şahsi meselemdir…”

YORUM 16.02.2023, 00:55 16.02.2023, 00:57 Faruk
Yüzyılın felaketi ve Hatay (1)

Mustafa Kemal Atatürk: “Hatay benim şahsi meselemdir…”

Yüzyılın felaketi “ikili deprem” ne yazık ki Türkiye’mizi vurdu.. Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli iki deprem; Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Malatya, Gaziantep, Kilis, Adıyaman, Hatay olmak üzere toplam on ilimizi vurdu. Ülkemizin Güneydoğu’su, neredeyse Almanya büyüklüğünde bir bölgemiz âdeta yerle bir oldu. Bu yazının yazıldığı saatlerde kaybettiğimiz canlarımızın sayısı 35 bini aştı. Daha binlercesinin enkaz altında olduğu tahmin ediliyor.

Çifte depremde en fazla etkilenen illerimiz Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman ve Hatay oldu. Her bir ilimiz bizim için çok ama çok değerli ancak Hatay bir başka özelliğe sahip; çünkü Hatay bize Mustafa Kemal Atatürk’ün emanetidir. O büyük ruhun Hatay için verdiği mücadeleyi kısaca hatırlayalım.

Osmanlı’nın İskenderun Sancağı olan Hatay, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sınırları dışında kalmıştır. Fransa, Hatay’ı elinden kaçırmamak için türlü zorluklar çıkarmaktadır. Atatürk ise daha Lozan görüşmeleri esnasında Hatay meselesini kafasına koymuştur; zira konuyla ilgili bir olay kendisini fazlasıyla etkilemiştir.

Lozan görüşmelerinin kesildiği bir sırada, Gazi Mustafa Kemal’in Adana’ya gelmesini fırsat bilen iki yüz kişilik bir heyet siyahlar giymiş olarak ve ellerinde; “Gazi Baba Bizi Kurtar” ibareli bir yazı ile Atatürk’ün karşısına çıkar. Bu durum karşısında çok etkilenen Atatürk, orada bulunanlara şu tarihî sözünü söyler; “Kırk asırlık Türk yurdu, düşman elinde esir kalamaz!” Bu söze güvenen heyet Hatay’a geri döner. Atatürk ise Ankara’ya geri döndükten sonra Hatay’ın kurtarılması çalışmalarına hız verir.

1937 yılında Türkiye, Hatay konusunda Fransa ve Birleşmiş Milletler Cemiyeti’nin nezdinde bir dizi girişimlerde bulunmuştu. Hatay’ın Suriye’den ayrı bir statüye kavuşması gerçekleştirilmiş ancak tam olarak Türkiye’ye bağlanması sağlanamamıştı. Fransa, Hatay halkının Türkiye’ye bağlanma isteğini her defasında geri çevirmekte, türlü engeller çıkartmaktaydı. Bu durum karşısında sabrı taşan Atatürk, Ocak 1938’de Cumhuriyet Gazetesi’nde, Yunus Nadi Bey’in imzasını taşıyan bir yazı yayınlatır. Âdeta bir ültimatom (kesin uyarı) niteliği taşıyan yazıda Atatürk, Fransa’ya şöyle seslenmektedir:

“İş, Fransa’nın yeni Türkiye hakkında yoğun bilgisizliğine bırakılsa, Hatay anlaşmazlığından dolayı milletlerarası, olmadık ve beklenmedik olaylar çıkması işten bile değildir. Fransa’nın Suriye’deki sömürge memurları olanca kuvvet ve gayretleri ile buna hizmet etmektedirler… Yeni Türkiye’yi Suriye’deki sömürge memurlarından öğrenen bugünkü Fransa, Türkiye’nin askerini, kudretini yine o zavallı ve yukardan konuşan sömürge memurlarından aldığı bilgiyle ölçüp biçmekte olacak. Suriye’deki sömürge memurları nereden bilsinler ki yeni Türkiye İskenderun, Antakya ve havalisini yalnız 24 veya 48 saatte ekstra millî kuvvetlerle işgal edebilir ve onlar nasıl takdir eylesinler ki aynı kuvvetlerle bütün Suriye’nin işgali de nihayet çok sınırlı bir zaman meselesidir. Ama denilecek ki bu Fransa ile bir savaştır, bunu Türkiye ister mi? Açık söyleyelim ki istemez fakat mecbur olduğu zaman bunu böyle yapabileceğinden emindir ve icap ederse bütün dünyaya karşı koymaya hazırdır… Fransa bu açıklamamızdan sonra da Türk dostluğunu sömürge memurlarının manasız düşünceleri ile kaybetmekte bir sakınca görmemek yolunda devam ederse, bu takdirde sorumluluk artık bütünüyle Fransa’ya ait olacaktır.”

Hükümet, Fransızlarla bir savaşa sürükleniriz diye korkmaktadır. Hasan Rıza Bey bu durumu Atatürk’e söyler. Atatürk güler ve şöyle der;

“Çocuk, biz istesek bile Fransızlar Hatay için bizimle bir savaşa girerler mi hiç? Görmüyorlar mı ki bugün Fransa’nın bizzat anavatanı büyük tehlikelerle sarılı bir haldedir… Ben son yolculuğumu bilerek askerî bir harekâtın başlangıcı gibi düzenledim. Bunu da her memlekete mensup ajanlarla dolu bir otelde başlattım. Bu ciddi bir uyarıdır. Yani çocuk ben bu hareketi memleketi savaşa sokmak için değil, tersine bir savaştan kurtarmak için yaptım.”

Hasan Rıza Bey yine; “Ama efendim, karşı taraf hakkı teslim etmemekte ısrar eder ve silaha sarılmaktan başka çare kalmazsa ne yaparız?” der. Bunun üzerine Atatürk;

“…Hatay’a şahsi davam olarak bakıyorum. Sözünü ettiğin bir durumda tutacağım yolu çoktan kararlaştırmış bulunuyorum. Cumhurbaşkanlığından, milletvekilliğinden istifa edeceğim, serbest bir Türk vatandaşı olarak, bu işte çalışan arkadaşlarla birlikte Hatay topraklarına geçeceğim. Bildiğin gibi bunun emin yolları var. Oradaki mücahitlerle ve anavatandan kaçıp bize katılacak kuvvetlerle sorunu yerinde ve içten halledeceğim. İsterse Türkiye hükümeti beni ve arkadaşlarımı asi ilan eder, hakkımızca soruşturma da açar. Ben Fransızların Suriye ve Lübnan’a kolayca bağımsızlık vereceklerini sanmıyorum. Biz hareketimizi oralara da yayarak Suriye ve Lübnan’ın gerçek bağımsızlıklarını da sağlayabiliriz. Ama göreceksin dava yakında istediğimiz gibi çözülecektir!” der ve sözlerini şu cümleyle bitirir: “Öyle sanıyorum ki sabrımızın tükendiğini anladılar.”

Atatürk, Kurun Gazetesi sahibi Asım Us’a da arka arkaya beş yazı dikte ettirir. Son yazı şöyle bitmektedir:

“Davasında haklı olan Türkiye’dir. Türk’ün sözüne uymamak, onu tanımamak, onu hiçe saymak, buna cesaret gösterenlerin, düşünmedikleri bir akıbetle karşılaşacaklarına asla şüphe edilemez.”

Birleşmiş Milletler Konseyi şemsiyesi altında Cenevre’de görüşmeler yeniden başlar. Konsey, Hatay’ın Suriye’den ayrı bir varlık olduğunu, bağımsızlığını onaylar. (27 Ocak 1937)

Devam edecek…

Tülay Hergünlü

14 Şubat 2023

Kaynak: TİYO AJANS
banner697
Yorumlar (0)
banner832
Günün Anketi Tümü
BOR'da Hangi Yatırım Gerçekleştirilmeli... Geliştirilmeli...
BOR'da Hangi Yatırım Gerçekleştirilmeli... Geliştirilmeli...
Günün Karikatürü Tümü
Namaz Vakti 27 Mart 2023
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 25 60
2. Fenerbahçe 24 54
3. Beşiktaş 25 49
4. A.Demirspor 25 45
5. Trabzonspor 25 44
6. Başakşehir 24 41
7. Kayserispor 25 38
8. Konyaspor 25 34
9. Karagümrük 24 31
10. Antalyaspor 25 28
11. Alanyaspor 25 28
12. Sivasspor 25 27
13. Kasımpaşa 25 26
14. Gaziantep FK 25 25
15. Ankaragücü 24 25
16. İstanbulspor 24 24
17. Giresunspor 24 23
18. Hatayspor 24 23
19. Ümraniye 25 22
Takımlar O P
1. Samsunspor 27 57
2. Eyüpspor 27 53
3. Rizespor 26 49
4. Sakaryaspor 27 49
5. Pendikspor 26 47
6. Keçiörengücü 27 47
7. Bodrumspor 27 42
8. Manisa FK 26 42
9. Boluspor 26 41
10. Bandırmaspor 26 40
11. Göztepe 26 38
12. Tuzlaspor 27 28
13. Erzurumspor 26 25
14. Altay 27 25
15. Adanaspor 27 25
16. Altınordu 26 20
17. Gençlerbirliği 26 18
18. Denizlispor 27 17
19. Yeni Malatyaspor 27 16
Takımlar O P
1. Arsenal 28 69
2. M.City 27 61
3. M. United 26 50
4. Tottenham 28 49
5. Newcastle 26 47
6. Liverpool 26 42
7. Brighton 25 42
8. Brentford 27 42
9. Fulham 27 39
10. Chelsea 27 38
11. Aston Villa 27 38
12. Crystal Palace 28 27
13. Wolves 28 27
14. Leeds United 27 26
15. Everton 28 26
16. Nottingham Forest 27 26
17. Leicester City 27 25
18. West Ham United 26 24
19. Bournemouth 27 24
20. Southampton 28 23
Takımlar O P
1. Barcelona 26 68
2. Real Madrid 26 56
3. Atletico Madrid 26 51
4. Real Sociedad 26 48
5. Real Betis 26 45
6. Villarreal 26 41
7. Athletic Bilbao 26 36
8. Rayo Vallecano 26 36
9. Osasuna 26 34
10. Celta Vigo 26 34
11. Mallorca 26 32
12. Girona 26 31
13. Getafe 26 29
14. Sevilla 26 28
15. Cadiz 26 28
16. Real Valladolid 26 28
17. Espanyol 26 27
18. Valencia 26 26
19. Almeria 26 26
20. Elche 26 13

Gelişmelerden Haberdar Olun

@