Şerife TÜRKEŞ

Küresel Gazeteciler Konseyi İl Başkanı

Niğde Gazeteciler Yazarlar Dernek Başkanı

Ankara'dan Niğde'mize uzanan karayolundan geldiğinizde, Aksaray'dan geçerken Mercedes - Benz Kamyon Fabrikası'nı gördüğünüzde bir Türk olarak göğsünüzün kabarmaması mümkün değil. Oysa daha düne kadar Aksaray, Niğde'nin bir ilçesiydi. 15. Haziran 1989 günü 3578 sayılı kanun ile bizden ayrılarak il statüsü kazandı. O gün bugündür Niğde'nin aksine bir anda gelişti. Bu gelişmede; Mercedes - Benz Kamyon Fabrikası'nın Aksaray'da açılmasının büyük katkısı oldu.

Aslında; Mercedes - Benz, fabrikasını Niğde'de açacaktı. Ancak; Bazı kimseler, buna karşı çıktı. Bunlar, köylüleri; "Bu fabrika buraya açılırsa tarlalarımız berbat olacak. Bir daha tarlalarımıza patates, soğan ekemeyeceğiz. Dolayısıyla patates, soğandan para kazanamayacağız" diyerek tahrik etti. Köylülerden bir kısmı bu tahriklere kapıldı. Hatta, yer beğenmeye gelenleri, pek de kibar olmayacak, Türk misafirperverliğine sığmayacak bir şekilde geri çevirdiler.

Fabrika sonunda Aksaray'a açılmış, akıllarınca tarlalar kurtulmuştu. Şimdilerde ise Niğdeliye, Aksaray'dan geçerken Mercedes - Benz Kamyon Fabrikası'na parmak ısırmak, Aksaray'ın ekonomik alanda büyümesine de gıpta etmek kalıyor.

Kimse bana; "Mercedes - Benz Kamyon Fabrikası olayından sonra Niğdeliler gözünü açtı" demesin!.. Malesef hâlâ aynı kafalar yine faaliyette. Bu sefer hedeflerinde de BİRKO var.

Niğde'de hatta Türkiye'de BİRKO'yu bilmeyen yoktur da, ben yine sizlere 'kısaca bir hatırlatayım' dedim:

BİRKO 1972 yılında Koyunlu Köyü halkı tarafından Niğde'ye ve ülke ekonomisine katkı sağlamak için kuruldu. BİRKO çok ortaklılık özelliği ile Türkiye'de örnek bir kuruluş. Yaklaşık 2 bin 600 ortaklı sermayesi ile tabana yayıl. Niğde'de hiçbir sanayi kuruluşu yokken göç veren bir ilin göçünü durdurmayı başardı.

BİRKO, kuruluş felsefesinden dolayı her zaman bölge insanının istihdamı ve ekonomik olarak kalkınması için çalış. Şirket, çalışan sayısını 2 bin kişiye kadar çıkardı. Zaman içinde de binlerce Niğdeliyi emekli etti. Niğde'de yaşayan tüm ailelerden en az birinin BİRKO ile mutlaka bir geçmişi vardır. Bir çoğumuzun annesi, babası, amcası, dayısı, kardeşi bu şirkette çalışmış, buradan geçimini sağlamış, sağladığı kazanç ile de Niğde'nin ticaret hayatına olumlu katkı sağlamıştı. Yani küçücük bir köy, Anadolu'nun bağrındaki bir kentin "kara yazgısı"nı değiştirmişti.

Bununla da yetinilmedi BİRKO, Niğde'de Organize Sanayi Bölgesi (OSB)'nin kurulması için öncülük etti. BİRKO 47 yıldır, Niğde ilinin gelişimi için elinden gelen her imkânı seferber etti.

Son zamanlarda küresel ekonominin sıkıntıları Türkiye'yi de etkiliyordu. Ortaya çıkan bu beklenmedik şartlar BİRKO'yu da zorlamaya başladı. Şirketi mecburen küçülmeye zorla. Ürettiği Pamuk İpliği Tesisleri'ndeki makineler, artık teknolojik ömürlerini tamamlamıştı. Yenilenmeleri ise bir hayli pahalıya malolacaktı. Bu yüzden makine parkuru yenilenemedi. Fabrika zarar eder duruma geldiği için de pamuk ipliği üretimine üzülerek son verildi. Şirket açısından ortaya çıkan tüm olumsuzluklara rağmen "Koyunlu Halı" üretimine OSB'de bulunan 2. kampüsünde 120 çalışanı ile devam ediyor.

Türkiye'de birçok ilin kendine özel markaları vardır. Bir fıstık resmi görsek aklımıza Antep gelir. Koyunlu Halı da Niğde'nin çok önemli ve çok özel bir markasıdır. Şehirlerin markalaşmak için zaman ve para harcarken öncelikle ellerindeki markalara sahip çıkılması gerekir. BİRKO yaklaşık 3 yıldır yaşadığı birçok olumsuzluklar nedeniyle her geçen gün küçüldü. Şirketin tekrar eski günlerine dönmesi için kaynak arayışlarına başlandı. 2 yılda 2 kez sermaye artırımı yolu ile 26 milyon TL ortaklardan yeni kaynak girişi sağlan.

Atıl vaziyetteki Pamuk İpliği Tesisleri'nin bulunduğu ana kampüsteki 450 dönümlük kendi tapulu arazisi Niğde O.S.B. oluru ve Bakanlığın onayı ile 2016 yılında O.S.B. statüsünden çıkarıl. Ancak bundan sonra BİRKO'yu yeniden eski günlerine kavuşturmak için önemli bir konunun çözüme kavuşması gerekecekti.

Şirket; O.S.B. statüsünden çıkarılan bu arazi üzerinde yapılacak imar değişikliği ile ticari, turizm, eğitim, sağlık, spor ve konut alanlarıyla Niğde iline yeni yaşam alanları oluşturmak istiyor. BİRKO'yu yeniden eski günlerine taşımak istiyor. Halı fabrikasında 120 değil daha fazla işçi çalıştırmak istiyor. Aynı zamanda da tökezleyen Niğde ekonomisine "can suyu" olmak istiyor.

Şirket; Bu arazi üzerinde yaklaşık bin kişiye yakın insanın direk yâ da dolaylı yoldan istihdam edileceği yatırımları yapacak.Buralar da yine Niğde liler çalışacak, elde edilecek kazançlar ve kaynakları yine Niğde için kullanılacak. Şu anda aktif durumdaki halı fabrikası büyütülecek daha fazla üretim ve işçi istihdam edecek. İyi düşünmek gerekir; bin kişiye iş bulmak demek, en az bin aileye "ekmek kapısı" demek. Bu bin ailenin alış veriş yaptığı esnafı da düşünürsek; rakam 5 bin aileyi bulur... Bu işsizlikte 5 bin aileye "can suyu" vermek, Niğde ekonomisini "havalandırmak" demek.

Ancak yukarıda da söz ettiğimiz gibi yine aynı zihniyet buna da karşı çıkıyorlar. Aynen Mercedes - Benz Kamyon Fabrikası'nın Niğde'de yapılmasını önledikleri gibi, BİRKO'nun bu yatırımını önlemeye çalışıyorlar. Hem de ekilmeyen tarlaları, satılamayan depolarda çürüyen patatesleri görmezden gelerek.

Sayın Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan, işsizlikle mücadele konusunda bir hayli kararlı. Adeta bir "işsizlik seferberliği" için "kolları sıvadı". Kendisini hemen hemen her konuda desteklen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "işsizlik" konusunda ne kadar "hassas" davrandığını da yakından bilenlerdenim. Niğde'linin "ekmeğine taş koyan", onların patates tarlalarında "boğaz tokluğu"na çalışmalarına göz yumanlar, gelin bu "ayak oyunları"ndan vaz geçin BİRKO ve Niğde'nin bir an önce önünü açın!..

Editör: TE Bilişim