Makine Mühendisleri Odası (MMO) Sivas İl Başkan Yardımcısı Makine Mühendisi Sebahattin Dağüstü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eksi 35'lere kadar düşen hava sıcaklıklarının araçların çalışmasını engellediğini söyledi.


Dağüstü, araçların donması ve çalışmamasının önüne geçebilmek için kamyon, tır gibi ağır tonajlı taşıtların gece iki saatte bir, otomobillerin ise günde en az iki sefer 10'ar dakika rölantide çalıştırılması gerektiğini belirtti. Vatandaşların soğuk havalarda ağır vasıta araçları çalıştırabilmek için altına ateş yaktığına dikkati çeken Dağüstü, şunları kaydetti:


''Bu işlem hem yağı ısıtmak, hem de mazot filtresindeki donmayı çözmek için uygulanıyor ancak çok sakıncalı bir yöntem. Burada büyük vasıta araçların kapalı garajlarda bulundurulması gerekiyor. Böyle bir imkan yoksa dizele katılan antifrizler kullanılması veya sıcak hava üflemesi yapılması gerekiyor. Donma ve çalışmamasının önüne geçmek için, gece iki saatte bir kalkıp aracı 10 dakika rölantide çalıştırmak gerekiyor. Yine havalı frenli araçlarda hava tanklarının içerisine alkolün katılmasıyla ya da hava kurutucu ve hava kızdırıcı aparatların kullanılmasıyla bu araçlardaki donma tehlikesinin önüne geçilebilir. Otomobil sürücülerinin de günde araçlarını en az iki defa çalıştırmaları donmanın önüne geçecektir. Aküsünün şarj olması, yoğunluğunun düşmemesi açısından da bu işlem önemli. Çünkü soğuk havada akü içerisinde bulunan elektrolit yoğunluğu mutlaka düşer. İstenilen performansı vermez. O nedenle araçların 10 dakika kadar rölantide çalıştırması gerekiyor.''

Aracın park edilme yeri ve şekli de etkiliyor

Ayrıca araçların park edilme yeri ve şeklinin de çalışıp çalışmamasını etkileyen faktörler arasında yer aldığını ifade eden Dağüstü, araçların, rüzgarın esme yönü, güneş görüp görmediği, gibi konular dikkate alınarak park edilmesi gerektiğini vurguladı.

Motorun rüzgara maruz kalmasının, aracın çalışmamasına neden olacağını kaydeden Dağüstü, ''Aracın motorunun güneşi görmesi ısınmayı hızlandırarak hem donmasını engeller, hem de kolay çalışmasını sağlar. Tam kuzeyde kalmış araç, soğuğu iyice çeker donar ve çalışması güç olur. Bu nedenle araçların motorlarının kuzeye değil, güneye dönük şekilde park edilmesi gerekir'' dedi.

Araçların çalışmamasının önemli nedenleri arasında akülerin zayıf olmasının ve marş yapma özelliğini kaybetmesinin de olduğunu belirten Dağüstü, şöyle konuştu:

''Akünün içerisindeki elektrot yoğunluğunun yüksek olması ve akünün tam şarj olması lazım. Vatandaşlar genellikle akü bitince kışın gidip yeni bir akü alıyor. Bu doğru bir yöntem değildir. Akünün eylül-ekim aylarında yenilenmesi gerekiyor. Akünün ömrü de önemli. 4 yılını doldurmuş aküden fazla bir şey beklememek gerekiyor. Aküler kışın değiştirilirse araç çalışırken şarj olma süresi az olduğu için akünün tekrar yoğunluğu düşer, şarj tutma kabiliyeti azalır. O nedenle aküyü kışın değiştirmenin bir faydası yoktur. Kışın sıfır akü bile takılsa yine sabah araçların çalışmadığı görülür. Çünkü kışın araba kullanımı az olduğu için akünün şarj olması da o kadar az olacaktır.''

Dizel araçlarda çalışmayı kolaylaştırmak için içeride havayı kızdıran, ısıtan kızdırma bujiler bulunduğunu hatırlatan Dağüstü, ''Dizel araçlarda kontağı açıp direk marş yapılmıyor. Kızdırma bujilerinin havayı ısıtması beklenir. Kokpitteki uyarı lambası söndükten sonra marşa basılır. Bu işlem iki üç kez tekrarlandıktan sonra hafifçe marşa yapılarak araç çalıştırılmalıdır. Dizellerde bu oldukça önemli. Eğer araç çalışmıyorsa uzun süre marş yapmanın anlamı yok çünkü soğuk şekilde pistonların hareketi motordaki aşınmaları arttırır ve bu da motor için zararlıdır'' diye konuştu.

''Kışın 5-30 tam sentetik yağ kullanın''

Türkiye'deki araçların büyük çoğunluğunun ithal olduğunu belirten Dağüstü, bu araçların üretildiği ülkelerle Türkiye'nin mevsim bantlarının uymadığını söyledi. Motor yağının da aracın donmasında etkili olduğunu kaydeden Dağüstü, kışın akışkanlığı yüksek olan 5-30 tam sentetik yağ kullanılması gerektiğini ifade etti.

İster dizel olsun, ister benzinli olsun araçların motorlarında bulunan belli standartlara göre üretilen yağlar olduğunu anımsatan Dağüstü, ''Bu yağlar 20-50, 10-40, 5-30 numaralandırılır. Soğuk havalarda akışkanlık özelliğini bozmayan yağlar kullanılmalı. Artık kışlar çok çetin geçtiği için 5-30 yağların kullanılması gerekiyor. Ama Türkiye'de genelde 10-40 kullanılır. Doğru yağ seçimi ise 5-30 tam sentetik yağlardır. Bu durumda motordaki aşınmalar da en aza iner'' ifadelerini kullandı.

Dağüstü, kışın donan aracı çalıştırmak için takviye kablolarının kullanılması ve itip ''vurdurarak'' çalıştırma yöntemlerinin de araca ciddi zararlar verdiğini, kesinlikle tercih edilmemesi gerektiğini vurguladı.

''Rölantide çalışan araca gaz vermeyin''

Vatandaşlar tarafından çok sık kullanılan en önemli yanlışların başında rölantide çalışan araca gaz verilmesi olduğunu ifade eden Dağüstü, şunları aktardı:

''Rölantide çalışan araçta bazı vatandaşlarımızın gaz verdiğini görüyoruz. Motora yüksek oranda gaz verilip yüksek devirlere çıkartıldığını görüyoruz. Bu da çok sakıncalı ve tehlikeli bir durum. Çünkü motorun boşta yüksek devirlerde çalıştırılması aşınmaların hızlanmasına sebep olur ve motoru yorar. Çünkü motor soğuktur, ısınmaya çalışan bir motorda yüksek devirlere geçmek mekanik aşınmayı hızlandırır. Bu çok sık yapılan bir şey. 'Çok gaz verirsem motor daha çabuk ısınır' diye yanlış bir düşünce var. Güç üretmeyen motor çabuk ısınmaz. Rölantide bir iki dakika çalıştıktan sonra yürümesi, motorun daha çabuk ısınmasına ve daha kolay randımanlı sıcaklığa erişmesini sağlayacaktır. Sporcular bile koşmaya başlamadan önce kültür fizik hareketleri yaparak kasları açar.''


Editör: TE Bilişim