SES Niğde Temsilcisi Yılmaz Yıldız ; Tüm halkımızı 13 Aralık'ta Ankara'da yapacağımız Bütçe Mitingi'ne Çağırıyoruz!

SES Niğde İl Temsilcisi Yılmaz Yıldız, Bütçe görüşmeleri sırasında  13 Aralık 2014 günü Ankara’da miting yapacak.

Yılmaz Yıldız Ankara’da yapılacak miting ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Niğde İl Temsilcisi Yıldız açıklamasında ;
2015 yılı için yüzde 3'lük zam dayatılmaktadır. Bunun adı el koymadır, soygundur! En iyimser araştırmalar bile son 11 yıl içinde kamu emekçilerinin maaşlarında %23'lük bir kayıp yaşandığını ortaya koyarken, AKP-Memur Sen tarafından yapılan 2014 yılı satış sözleşmesinden kaynaklı olarak kamu emekçilerinin zararı büyürken %3+3'lük zam demek, emekçilerle alay etmek, emeklerini aşağılamak demektir!

Kendilerine hanları, hamamları, sarayları layık görenler açlık sınırının altında yaşayan asgari ücretliye günlük 1 liralık zammı yeterli görmektedir.  Büyüme oranları ile övünenler, ekonomik büyüme yaşanırken alın teri döktükleri halde aç kalanlara, iş cinayetlerinde ölenlere, sakat kalanlara insanca yaşamayı layık görmemektedir. Cumhurbaşkanlığı bütçesi ikiye katlanırken asgari ücretli milli gelirdeki artıştan pay alamamakta, yoksulluğa mahkûm edilmektedir. Bizim talebimiz sarayların değil ekmeğimizi, aşımızın büyümesidir.

En son Ermenek'te yaşanan iş cinayeti sonucu kaybettiğimiz işçi kardeşimizin babası Recep amcanın delikli ayakkabısı hepimizin gerçekliğidir. İşçi sağlığı ve güvenliğini maliyet olarak gören, taşeronlaştırma ve sendikasızlaştırmayla işçileri ölüme terk eden bu düzen işçilerin yoksulluğundan, işlerin kanından beslenmektedir.

Yıllardır halkın ödediği her kuruş vergi bir yandan sermayenin, rantçıların, yandaşların cebine aktarılırken, diğer bir yandan demokratik hakları ve özgürlükleri için mücadele edenler, kendilerinden alınan vergilerin tazyikli su, TOMA, biber gazı, cop, gözaltı, tutuklama ve zam olarak kendilerine geri döndüğüne şahit olmaktadır.

Savunma ve güvenlik bütçesindeki artışın yarısından fazlasının tek başına Emniyet Genel Müdürlüğü bütçesinde yapılmış olması, Türkiye'nin bir süredir gerek yasal düzenlemelerle, gerekse pratik olarak "polis devleti” olma yolunda hızla ilerlediğinin kanıtıdır.

Eşitsizliği, adaletsizliği, sömürüyü arttıran bu saldırılara karşı emeğimizin gerçek değerini alana kadar mücadele edeceğiz.

Bu kapsamda "Emekten Yana Halk İçin Bir Bütçe!” talebimizi en geniş emekçi kesimlerle, toplumun tüm ezilen kesimleriyle ortaklaştırarak 13 Aralık'ta Ankara'da merkezi bir miting gerçekleştireceğiz. Taleplerimizi burada bir kez daha tekrar ediyoruz;

-Bütçe, gelir dağılımını daha da bozucu değil, gelir dağılımındaki adaletsizliği giderici bir işleve sahip olmalıdır.

-Bütçenin hazırlanmasında demokratik süreçler işlemeli, sendikalar, demokratik kitle örgütleri bütçe hazırlık süreçlerinde yer almalıdır. Halkın bütçe öncelikleri konusunda kararlara katılımını sağlayacak mekanizmalar geliştirilmelidir.

-Bütçenin hazırlanmasına toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile mücadele esas alınmalı, kadınların ekonomik kaynaklara, kamusal hizmetlere, eğitime, sağlığa ve sosyal koruma haklarına adil ve eşit bir şekilde erişimi sağlanmalıdır.

-Silahlanma, şiddet ve savaş politikalarına dayanan bütçe anlayışından vazgeçilmelidir.

-Kamu harcamaları işsizliği, yoksulluğu, gelir dağılımı adaletsizliklerini giderici olmalıdır, bütçe bu yönde şekillendirilmelidir.

-Kamu hizmetlerinin eşit, ücretsiz, nitelikli ve herkese ulaşılabilir olması sağlanmalıdır.

-Kamu emekçilerinin AKP-Memur Sen Satış Sözleşmesinden kaynaklanan maaşlarındaki kayıplar derhal telafi edilmelidir

-Emeklilikteki sefalet ücretine son verilmeli, ek ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır.

-Asgari ücret, işçinin ailesi ile birlikte tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde, insan onuruna yakışan bir düzeyde ve demokratik yöntemlerle tespit edilmelidir.

-Emekçiler ve küçük esnaf üzerindeki vergi yükü azaltılmalı, sermaye üzerindeki vergi yükü artırılmalıdır.

-Gelir dağılımında adaletsizliği pekiştiren dolaylı vergiler tamamen kaldırılmalı, ortaya çıkacak kaynak ihtiyacı sermaye ve servetten alınacak vergilerle karşılanmalıdır.

-Kamu emekçilerinin başta ücretleri olmak üzere bütün hakları özgür toplu pazarlık süreciyle belirlenmeli; siyasi iktidar, KESK ile derhal yeniden toplusözleşme masasına oturmalıdır.

-Eğitime ve sağlığa ayrılan pay toplumsal ihtiyaçlar çerçevesinde yeniden belirlenerek artırılmalıdır.

-Kamuda istihdam eksikliği; kadrolu, iş güvenceli çalışma üzerinden ihtiyaç çerçevesinde derhal giderilmelidir.

-Kamuda reform adı altında gündeme getirilen emek karşıtı yasalar geri çekilmeli, sosyal devleti ve demokratikleşmeyi güçlendiren, emekçilerin haklarını geliştirici yeni bir reform için, sendikaların ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla çalışmalar başlatılmalıdır.

-Vergide adalet sağlanmalı, işçilerin, kamu emekçilerinin vergi dilimi artışından etkilenmemesi için gerekli düzenleme yapılmalıdır.

Kendilerine saray, han, hamam, milyonlarca emekçiye günlük 1 lira zammı reva görenlere; ekmeklerimizi küçültürken saraylarını büyütenlere; yağmacılara, talancılara, halka hizmet etmeyi değil sermayeye uşak olmayı tercih edenlere karşı, paranın, yolsuzluk ve adaletsizliğin saltanatına karşı çıkan tüm halkımızı 13 Aralık'ta Ankara'da yapacağımız mitinge davet ediyoruz"dedi. 

 

Editör: TE Bilişim