KESK’e bağlı Sağlık Emekçileri Sendikas (SES) Niğde İl Temsilcisi Yılmaz Yıldız, konfederasyonlarının almış olduğu Grev kararı üzerine bir basın açıklaması yaptı.

 

SES Niğde Temsilcisi Yılmaz Yıldız açıklamasında şu görüşlere yer verdi.

 

AKP Hükümeti, 4 milyonu aşkın kamu emekçisinin ve emeklinin beklediği maaş zammı teklifi nihayet açıkladı. Geçtiğimiz pazartesi günü açıklanan teklife göre AKP hükümeti kamu emekçilerine ve emeklilerine 2012 için yüzde 3+3, 2013 yılı için ise yüzde 2+3 maaş zammı reva görmüştür. Hükümetin teklifi sadece komik bile sayılamayacak yüzdelik artışlardan ibarettir. Hükümet günlerdir komisyon toplantılarında gündeme getirdiğimiz ekonomik, sosyal ve özlük sorunlara ilişkin olarak hiçbir teklif sunulmamıştır. Sendikaların sunduğu yüzlerce talep görmezden gelinmiştir.Hükümetin teklif diye sunduğu rakamlar her şeyden önce yıllardır ülkenin dört bir yanında fedakârca çalışan kamu emekçilerine karşı yapılmış büyük bir saygısızlıktır.

 

Devletin resmi rakamları bile 2012 yılının sadece ilk üç ayının enflasyonunun %3.9 olduğunu gösterirken, bu teklifle kamu emekçileri ve emekliler ile açıkça alay edilmiştir. Daha geçen ay sermeye kesimine bir kalemde milyarlarca liralık teşvik paketi sunan AKP hükümeti sıra kamu emekçilerine gelince teklif diye “sadaka” gibi maaş zamları önermiştir. Ciddiyetten yoksun bu teklif sermayeye karşı bonkör olan hükümetin kamu emekçilerine ne kadar cimri olduğunu bir kez daha göstermiştir. Nisan ayında yapılan zamlarla devletin resmi rakamlarına göre enflasyon son 3,5 yılın rekorunu kırarak % 11’in üzerine çıkmıştır. Doğalgaza, elektriğe, akaryakıta bir yıl içerisinde toplamda % 30’u aşan zamlar yapılırken sadece gıda ürünlerine bir yıl içerisinde %13’ü aşan zamlar yapılmıştır. Bu rakamlar devletin resmi rakamlarıdır. Sokakta, pazarda, hayatın her alanında karşılaştığımız gerçek enflasyonun devletin bu resmi rakamlarının çok üzerinde olduğu açıktır.

 

İçinde bulunduğumuz ay ile birlikte 5 aydır maaş zammı almayan kamu emekçilerinin ve emeklilerinin kendileriyle açıkça dalga geçen, emeklerini aşağılayan bu teklifi kabul etmesi mümkün değildir.

 

Bilindiği üzere KESK olarak bir süredir toplu sözleşme sürecine ilişkin kamu emekçilerinin asgari taleplerini içeren bir imza kampanyası çalışması yürütüyoruz. Topladığımız her imza kamu emekçilerinin gerçek iradesini yansıtmaktadır. Altında imzamız olan bu metinlerle hükümeti ciddiyetten yoksun teklifini derhal geri çekmeye çağırıyoruz. Biz; Çalışma yaşamını ilgilendiren bütün konuların görüşüleceği, her sendikanın kendi üyeleri adına toplu sözleşme imzalayacağı ve anayasal hakkımız olan grevi teminat altına alan bir düzenleme istiyoruz.

 

2012 yılı için en düşük kamu emekçisi maaşının 2.145 TL’ye yükseltilmesini, bu çerçevede tüm kamu emekçilerinin maaşlarına %30 zam yapılmasını istiyoruz.  Kamuda sözleşmeli, taşeron v.b. isimler altında,  farklı statülerdeki güvencesiz çalışmaya son verilmesini ve tüm çalışanların iş güvencesine kavuşturulmasını talep ediyoruz.

 

Her ne ad altında olursa olsun kamu çalışanlarının aldığı tüm ek ödemelerin emekli aylığına yansıtılmasını, maaşlarının vergi dilimi artışından etkilenmemesini istiyoruz. Ek ödemeleri düzenleyen 666 Sayılı KHK ile yaratılan ücret adaletsizliği ve mağduriyetlerin giderilerek gerçekten eşit işe eşit ücretin ödenmesini, kadın kamu emekçilerine; başta görevde yükselme ve ünvan değişikliklerinde olmak üzere çalışma yaşamında uygulanan negatif ayrımcılığa, baskı ve şiddete son verilmesini talep ediyoruz. Hükümetin sendikalar ve üyeleri üzerinde çeşitli yöntemlerle uyguladığı baskıların son bulmasını, özgür örgütlenme ortamının sağlanmasını istiyoruz.

 

Bu talepler sadece KESK’in değil tüm kamu emekçilerinin talepleridir. Sendikaların, asgari bu taleplerimizi içermeyen herhangi bir toplu sözleşmeyi bizim adımıza imzalamasını kabul etmeyeceğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz.

Biz Kamu emekçileri olarak bugüne kadar fazlasıyla fedakârlıkta bulunduk. Ancak karşılığında açlık sınırında yaşam mücadelesini sürdürmeye terk edildik. Her fırsatta ekonomik büyüme rakamları ile övünen hükümetten fedakârlık istemiyoruz. Bu büyümeye en çok katkısı olan kamu emekçileri olarak alın terimizin, emeğimizin karşılığını istiyoruz.

 

Diğer taraftan biz kamu emekçileri ve sendikalar olarak ortak bir tutum geliştirmediğimiz sürece hükümetin daha önceki dönemlerde olduğu gibi bizlere sefalet ücreti dayatmaktan, her şeyi “tek taraflı belirleyen” olmaktan vazgeçmeyeceği açıktır.

 

Bu nedenle bugün, bir iki saatlik iş bırakma eylemleriyle, basın açıklamalarıyla ya da mitinglerle bizimle dalga geçen teklifleri geri püskürtmemiz mümkün değildir. Bugün aileleri ile birlikte sayısı 20 milyonu bulan kamu emekçilerinin ve emeklilerin insanca bir yaşam özlemine cevap vermek için mücadeleyi yükseltme günüdür.

Bütün konfederasyonları, sendika üyesi olsun olmasın tüm kamu emekçilerini toplusözleşme taleplerine sahip çıkmaya, kendileri ile dalga geçen hükümete en güçlü yanıtı vermek için, 23 Mayıs 2012 tarihinde grev hakkımızı kullanmaya davet ediyoruz.

 

 

 

Editör: TE Bilişim