Eğitim emekçilerinin demokrasiye, özgürlüklere, eşitliğe yürüyüşü ile iç içe geçen tarihimiz elbette ki 18 yıldan ibaret değildir. Eğitim Sen’in tarihi Encümen-i Muallim`den TÖS`e TÖB-DER`e, TÜM-DER`e, TÜS-DER`e ulaşan,12 Eylül karanlığını yırtanların tarihidir. 89 Bahar Eylemleri ile yeniden yükselişe geçen kamu emekçileri mücadelesinin öncüsü sendikam Eğitim Sen önceli olan Eğit Sen ve Eğitim İş tir. Tarihi, haklılığın, onurun ve kararlılığın tarihidir. Eğitim Sen’in tarihi bu ülkenin topraklarında yılmadan yorulmadan yoluna devam eden emekçilerin mücadele tarihidir.
Eğitim Sen kamu emekçilerinin örgütlü mücadelesinin, bu ülke de geçmişi, bugünü ve arınıdır. Geçmişte mücadelemizi engellemeye çalışan, bizi kapı kulu olarak gören siyasi iktidarlar tarihin çöplüğündeki yerlerini çoktan aldıklarını gördük. Mücadeleci kimliği ile her türlü baskı ve sömürünün karşısında yer alan eğitim emekçilerinin örgütü Eğitim Sen ise önüne çıkarılan tüm engellemelere, baskılara, gözaltı ve tutuklama kuşatmasına inat, mücadele kararlılığıyla 124 bini aşkın üyesinden aldığı güçle hep ayakta kalmıştır. Bundan sonra da dimdik ayakta kalacağından kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Eğitim Sen’in 18. yaşını kutlarken, emekleriyle, ödedikleri bedellerle bu onurlu tarih yazan arkadaşlarımızı saygıyla ve özlemle anmadan geçemeyeceğim. Bize emanet ettikleri fiili meşru ve mücadeleci sınıf sendikal anlayışın yılmaz bekçileri olmaya yeni direnişlerin ve başarıları tarihimize ekleyeceğimize söz veririz.
Sendikal faaliyetlerimizi suçmuş gibi gösterenlerin hapishanelerinde tutuklu arkadaşlarımıza, baskılarla Eğitim Sen’i bertaraf edeceklerini sananların hevesini kursağında bırakmaya, her şartta ve koşulda Eğitim Sen’li kimliğimizin gereğini yapacağımıza da söz veririz
Sendikam Eğitim Sen faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği ve halkların kardeşliği mücadelesini kararlılıkla sürdürmüş, bundan sonrada sürdürecektir. Eğitim Sen “bizi ezen, bir kenara iten, emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran erkek egemen sistemin çarklarına takılan çakıl taşı olacağız” diyen kadınların mücadelesinin en önemli özneleri arasında olmaya devam edecektir.
Tüm kuşatma ve oluşturulmak istenen faşist ablukayı örgütlü gücüne dayanarak emek ve demokrasiden yana olan herkesin yüreğinde, beyninde, bilincinde yeni, yeni umutlar açmasına vesile olan sendikam Eğitim Sen 18. kuruluş yıldönümünü ülkemizin her yerinde,81 ilde 100 şubesi ve 124 binden fazla üyesi birlikte kutlamaktadır.
Eğitim emekçilerinin ekonomik, sosyal, demokratik ve kültürel haklarını koruma ve geliştirme, özgür-demokratik bir çalışma yaşamının oluşturulması mücadelesi; demokratik ve yaşanılası bir ülke talebiyle her daim alanlar çıkan Eğitim Sen’in mücadelesinin ana eksenini oluşturmaktadır, bu mücadele ekseniyle ülkemize ve kamu emekçilerinin umudu olmaya devam etmektedir.
Çünkü ;
EĞİTİM SEN, demokratik, laik, bilimsel ve anadilinde eğitim mücadelesinin adı, karanlığı güneşi ile aydınlatan bir örgütlülüktür.
EĞİTİM SEN, 4+4+4 eğitim sistemin dayattığı baskıcı ve gerici eğitime karşı bilimin aydınlığını savunmayı şiar edinmiş bir örgütlülüktür.
EĞİTİM SEN, Türkiye kamu emekçileri tarihine grev ve iş bırakmalarıyla, başlattığı protestolarıyla öncü ve önder olmanın adıdır.
EĞİTİM SEN, Tüm dünyada 30 milyondan fazla eğitim ve bilim emekçisinin ortak örgütü olan Eğitim Enternasyonali‘nin (EI) Türkiye‘deki tek üyesi olan sendikadır.
EĞİTİM SEN, kurucu üyesi olduğu Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) omurgasıdır.
Sözün özü, özeti; EĞİTİM SEN, bu ülkenin tüm insanlarının, emekçilerinin insanca bir yaşam mücadelesinin adıdır.
Evet, el etek öpmeden, sırtımızı bir yerlere dayamadan, rüzgâr gücüyle değil rüzgâra karşı durarak, birilerinin arka bahçesi olmadan yükselttiğimiz mücadele bayrağımızı kararlılıkla ve ilk günkü mücadele heyecanıyla ilelebet dalgalanmaya devam edeceğiz.
Yaşasın Eğitim Sen Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz. Nice, nice mücadele dolu 18’liyıllara.
