TÜYAP İstanbul Kitap Fuarında konuşacak isimler belli oldu. Ünlü sinema oyuncusu hemşerimiz Timuçin Esen, Ünlü Yazar Hemşerimizi Oktay Akbal, Çankaya Belediye Başkanı Hemşerimiz Bülent Tanık, İstanbul Yıldız Üniversitesi Öğretim Görevlisi hemşerimiz Yazar Hikmet Altınkaynak, Niğde Üniverisitesi öğretim görevlisi Lokman Zor, Prof.Dr. İlter Uzel, Prof.Dr. Canan Efendigil, yazar Yüksel Pazarkaya ve Niğde Kapadokya’nın Başkenti Yazarı Gazeteci Ömer Fethi Gürer panelde konuşma yapacakları açıklandı.
Çankaya Belediyesi-Niğde Platformu Düzenlenen Niğdeli Ebubekir Hazım Tepeyran Roman ödülü bu yıl 18 Kasım 2012 tarihinde İstanbul TÜYAP Kitap Fuarında düzenlenen etkinlikle verileceği açıklandı. Osmanlı döneminde vali ve nazır olarak görev yapan, cumhuriyet döneminde vali ve milletvekili olarak mecliste bulunan ve ilk köy romancısı olarak bilinen Niğdeli Ebubekir Hazım Tepeyran adına ilk ödül geçtiğimiz yıl Adnan Binyazar’a verilmişti. Bu yılda başvurular üzerinde incelemelerine devam eden seçici heyetin saptayacağı roman TÜYAP kitap fuarındaki etkinlikte açıklanacağı duyruldu.
Ödül düzenleme ve Niğde Platformu başkanı yazar Hikmet Altınkaynak Ebubekir Hazım Tepeyran Roman ödülünün romancılığımızı destekleyen bir girişimden öte köy romancılığının da ülkemizdeki ilk örneklerinden olan Küçük Paşa gibi eserlerin varlığını da ortaya koymak olduğunu söyledi.
Yazar Hikmet Altınkaynak 18 KASIM 2012 PAZAR TÜYAP HEYBELİADA SALONUnda düzenlenecek ödül törenin Saat: 17.00 - 18.00 arasında olacağını ve herkese açık bu etkinliğe tüm Niğdelilerinde davetli olduğunu belirtti.
"Edebiyatın Nabzı ve Tepeyran Roman Ödülü" adı ile yapılacak etkinlikte Hikmet Altınkaynak sunuş konuşması sonrası Tepeyran torunu Oktay Akbal, Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık ‘Açılış konuşmasını yapacakları ve ödül kazanan roman ve yazarı yanı sıra sanatçı ‘Timuçin Esen ‘ Benim için Niğde ve sanat’ Yazar Ömer Fethi Gürer ‘Niğde’nin edebiyatçıları anlatacağı açıklandı. Niğde Üniversitesinden Lokman Zor ‘Niğde’den bakınca edebiyatın nabzı nasıl atıyor?’konusunu gündeme taşıyacağını da belirtildi. Ayrıca etkinlikte Prof. Dr. Canan Efendigil Karatay’ın ‘ Geçti Bor’un Pazarı’ şiirini, Yüksel Pazarkaya ‘Avrupa’dan bakınca edebiyatın nabzı nasıl atıyor? Konusunu, Prof. Dr. İlter UZEL ‘Benim için Bor ‘ konulu konuşmalarını yapacaklarını da yapacakları açıklandı.
EBUBEKİR HAZIM TEPEYRAN
1864 yılında Niğde’nin Yenice Mahallesi’nde doğdu. Halk arasında Tepeviran semti olarak bilinen mahalleden dolayı Tepeyran soyadına almıştır.1879 yılında Rüştiye’den mezun oldu, 1893 yılında ise Edirne valisi Abdurrahman Paşa’nın vali yardımcılığı görevini yürüttü. II. Abdülhamit döneminde kendisine “Bala” rütbesi ve ikinci rütbeden “Osmanlı Nişanı” verilerek Musul valiliğine atandı. Başarılarından dolayı “Selâm-i Şahane” (Padişahın selamı) ile ödüllendirildi. Ancak ordu müşürinin jurnal niteliğindeki bir yazısı üzerine 1901’de “Şura-yı Devlet” âzalığı ile İstanbul’a çağrıldı.
1903 yılında Manastır valiliğine atandı. Valiliği sırasında gösterdiği başarıdan dolayı birinci rütbeden “Osmanî ve Mescidî” nişanları ile ödüllendirilmiştir.
1906 yılında Bağdat valiliğine giderken, kendisine “Murassa Osmanî Nişanı” verildi. 1908’de önce Sivas, sonra Ankara valiliğine atandı. Bir yıl sonra da İstanbul Şehreminliğine getirildi.
1910’da Hicaz, 1911’de Beyrut valisi oldu. Beyrut’un İtalyan zırhları tarafından ani bombardıman edilmesi üzerine sıkı yönetim ilan ederek çıkan kargaşalıkları derhal bastırdı. Bu başarısından dolayı Paris’teki Kâinat Tarihi Akademisi tarafından şeref üyeliğine seçildi. 1913 yılında ikinci kez Beyrut valiliğine ataması yapıldı. 1914’de ise “Şura-yı Devlet Mülkiye ve Maarif” dairesi başkanlığına getirildi.
Aralık 1918’de Bursa valisi oldu. Valiliği sırasında Bursa’da artan eşkıyalık olaylarının bastırılmasında gösterdiği başarıdan dolayı Kocaeli ve Balıkesir livaları emniyet ve asayişinin sağlanması görevleri kendisine verildi.
14 Şubat 1920’de Dahiliye Nazırı olarak göreve başlayan Hazım Bey, 8 Mart 1920’de kurulan Salih Paşa Kabinesi’nde yerini korudu.
Bursa valiliği ve Dâhiliye Nazırlığı sırasında milli kuvvetleri desteklediği ve “Kuva-yı Milliye” namıyla müteşekkil Cemiyet-i Bağıye’nin muharrik ve müşevviklerinden ve Yıldız Sarayı Hümayunu yağmegerlerinden olduğu iddiasıyla 24 Mayıs 1920 tarihinde tutuklandı. 8 ay hapis yaptı. Nemrut Mustafa’nın başkanlığındaki bir numaralı divani harbi örfi’de yargılandıktan sonra idama mahkûm edildi ise de padişah Vahdettin cezasını küreğe çevirdi.
21 Ekim 1921 tarihinde Damat Ferit Paşa hükümetinin görevden ayrılıp yerine Tevfik Paşa yeniden sadrazam olunca, Divan-ı Harbi Örfi’ler tarafından verilen hükümlerin temyiz edilmesiyle ilgili kararname çıkartıldı, bu hükümden yararlanan Hazım Bey beraat etti. 18 Kasım 1920’de 9 ay hapis kaldığı Sultanahmet Cezaevi’nden tahliye oldu. 31 Mayıs 1921’de ikinci kez Sivas valiliği görevine atandı. 13 Ağustos 1921 yılında da Trabzon valisi oldu.
Emekli olduktan sonra Niğde II. dönem ve daha sonra VI. ve VII. dönemlerde Niğde milletvekili oldu. 5 Haziran 1947’de 89 yaşında iken vefat etti. Atatürk’ün Samsun’a çıkışından Cumhuriyet’in ilanına kadar Atatürk’ün yanında yer aldı.