Timur Özkan açıklamasında;
Öncelikle Niğde Üniversitesi Ulukışla Meslek Yüksek okulu öğrencilerinin Kayseri yakınlarında feci bir kaza geçirmesi sonucu 12 öğrencinin yaşamını yitirdiğini bir çoğunun ise ağır yaralı olduğunu büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz.Acımız gerçekten çok derin.Yaşamını yitiren öğrencilere Allahtan rahmet yaralılara acil şifalar diliyoruz.Başta yaşamını yitiren öğrencilerimizin aileleri olmak üzere Tüm Niğde Üniversitesi Camiasına başsağlığı dileriz.
TUZ KOKTU,AKP HÜKÜMETİ DERHAL İSTİFA ETMELİDİR.
Eğitim-İş olarak uzun süredir AKP siyasetinin yolsuzluk batağına saplandığını, çok da uzak olmayan bir zaman dilimi içerisinde çeşitli menfaat çatışmalarının etkisiyle sürecin AKP’yi paramparça edeceğini ifade ediyorduk.
Geçmişte elele vererek devlete paralel bir yapılanma kuran AKP ve cemaat bugün iktidar kavgasına tutuşmuştur.Cemaatı kast ederek”ne istedilerse verdik” diyen iktidar sözcüleri şimdi yine cemaatı kast ederek,devlet içine sızandış destekli çetelerden, paralel devletten söz eder olmuşlardır.Yargı ve Emniyet içinde gerçekten çeteler olduğuna inanıyorsanız Ergenekon;Balyoz, ve benzeri davalarda tutsak edilenler bir gün bile beklemeden derhal serbest bırakılmalıdır.Bizler bu davalarda ki hukuksuzlukları haykırdık ça,bu davalar vatanseverlere karşı yapılan bir operasyondur dedikçe ,başta başbakan olmak üzere tüm iktidar temsilcileri yargı bağımsız,yargı,emniyet görevini yapıyor şarkıları söylüyorlardı.Biz o zamanda hukuk bir gün herkese gerekecek demiştik ,yanılmadığımız açıkça ortaya çıktı
Bu gün yaşananların sebebi ne olursa olsun, ortada çok büyük bir pisliğin olduğuna en küçük kuşku yok. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını savunma iddiası, tüyü bitmemiş yetimin hakkının gasbı iddialarının altında kalmıştır. Hükümetin dört bakanının adı rüşvet, imar yolsuzluğu, kara para aklama, usulsüz vatandaşlık işlemleri gibi akıllara durgunluk verecek suçlamalara karışmıştır. Bir bakana verilen rüşvetin görüntü kayıtlarının savcıların elinde olduğu ifade edilmektedir.
Kısa süre önce Başbakan Başdanışmanının kardeşinin bulaştığı yolsuzlukla sarsılan AKP ve çevresi, cumhuriyet tarihinde bir benzerine daha rastlanmayacak ölçüde vahim iddialar içeren tablodan “adli süreci bekleyeceğiz” değerlendirmesiyle sıyrılamaz. Soruşturmayı yürüten savcı ve emniyet mensuplarına karşı operasyon ile olayın üzerini örtmeye çalışmak AKP’yi çok daha karanlık bir aşamaya taşıyacaktır.
Bugüne kadar ortaya atılan yolsuzluk iddialarının üstünü örtmeye çalışan, kendine karşı olan tüm muhalif kesimleri yasaklarla, baskılarla, ülkeyi açık cezaevine çevirerek bastırmaya çalışan siyasal iktidar, artık yolun sonuna gelmiştir. Sayıştay raporlarını gizleyen, bu raporları TBMM’den kaçıran AKP iktidarının artık bu kokuşmuşluğu örtmeye çalışması nafiledir.
Doğrudan Bakan çocuklarının gözaltına alındığı bu rüşvet ve yolsuzluk operasyonun ardından, Hükümetin bir bütün olarak derhal istifasını sunması kaçınılmaz hale gelmiştir.
