Kesk dönem sözcüsü ve Eğitim Sen Niğde İl Temsilcisi Göksel Rıza Özkan, bir basın açıklaması yaptı.
 
Özkan açıklamasında ;
       “   Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, okul ve çevresinde güvenliğin sağlanması ve şiddetin önüne geçilmesi amacıyla, her okulda bir müdür yardımcısını “irtibat görevlisi” olarak belirlendiğini açıklamıştır.  
 
        Bakan  Çubukçu açıklamasında, okullar ve çevresinde güvenliğin sağlanması amacıyla 2007 yılından itibaren her yıl olduğu gibi 2010–2011 eğitim-öğretim yılında da 385 okulda 199 emniyet irtibat görevlisi, 15 emniyet “krize müdahale ekibi” ve araçlı 126 emniyet ekibi görev yaptığını, ayrıca her okulun bir müdür yardımcısı irtibat görevlisi olarak belirlendiğini ve bu kişilerin emniyet görevlileri ile karşılıklı iletişim bilgileri paylaşımı yaptığını açıklamıştır.  
 
        Eğitim Sen daha önce gündeme gelen ve okullarda yaşanan şiddet olaylarına önlem olarak Bakanlık tartışma yaratan “her okula bir sivil polis” uygulamasını daha önce eleştirmiş ve çekincelerini kamuoyu ile paylaşmıştır. Özellikle ortaöğretimde son yıllarda giderek tırmanan şiddet olaylarına çözüm olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın gündeme getirdiği okul güvenliği protokolünün doğal bir sonucu olan bu uygulama, okullarda yaşanan şiddeti “güvenlik” gerekçesiyle “polisiye” tedbirlerle çözmekten başka bir anlam taşımamaktadır. 
 
         Geçmişte yaşanan örnekler dikkate alındığında, sivil polislerin ve tıpkı bir “istihbarat görevlisi” gibi görev yapacak öğretmenlerin sadece şiddeti engellemek için okullarda görevlendirilmeyeceği kolayca anlaşılabilir. Okullar, öğrenciler, öğretmenler ve diğer eğitim emekçileri hakkında “istihbarat toplama” ve onları “sürekli gözetim altında” tutmaya hizmet edecek böylesi bir uygulama pedagojik açıdan sorunludur. Okul ortamlarında bu tür uygulamaların hayata geçirilmek istenmesi, öğrencilerin, öğretmenlerin ve diğer eğitim emekçilerinin psikolojik olarak olumsuz etkilenmesine neden olacaktır.  
 
        Yıllardır okullarda şiddet kol geziyorken, Milli Eğitim Bakanlığı sorunu çözmek yerine suçu öğrencilere atması kabul edilemez. Şiddet sosyo-ekonomik nedenlerin ortaya çıkardığı bir olgudur. Dolayısıyla çözümü, uygulanan sosyal-ekonomik politikaların yarattığı olumsuzlukları ortadan kaldırmaktan geçmektedir. Şiddeti doğuran nedenleri ortaya çıkarıp, bu nedenlerin üzerine gitmedikçe bu soruna kalıcı çözüm üretmek mümkün değildir.  
 
        Okul içinde sivil ya da resmi polis ya da ‘istihbarat toplayacak öğretmen’ uygulaması asla kabul edilemez. Okullarda hukukun, demokrasinin yerine polisi egemen kılmak, ülkede de hukuk devleti yerine polis devletini savunanların anti demokratik zihniyetidir. Bu nedenle bu uygulamadan derhal vazgeçilmelidir. MEB okullarda şiddetin sonuçları ile uğraşmayı bırakmalı, şiddeti doğuran nedenleri ortadan kaldırmak için somut adımlar atmalıdır.” Dedi.
 
Editör: TE Bilişim