<span style="font-family: Arial; "><span style="font-size: 12px; "> <font style="font-size: 16px; line-height: 24px; text-align: left; ">Ömrü kongrelerde geçmiş biri olarak, CHP Kurultayını canlı-canlı izlerken televizyoncuların çalışmalarına kahkahalarla güldüm…<br /> <br /> Başbakan Erdoğan karşısında “süt dökmüş kediye” dönen ve “evet efendim”<br /> “siz bilirsiniz efendimden” başka bir tavır izleyemeyen kahraman basınımız,<br /> adeta aslan kesilmişti…<br /> <br /> Futbol sahalarında adam bıçaklanırsa, oyuncular birbirine tekme-tokat girişiyorsa elbette siyasi parti kongrelerinde itiş-kakış, kavga dövüş her zaman olacaktır. Fakat Türk Basını, 10 yıllık AKP İktidarında kongre değil, AKP Genel Başkanına “yağ çekme” toplantıları izlediği için kongre nasıl olur unutmuşlar, hepsi paslanmışlar…<br /> <br /> Haber kanallarından biri canlı yayına konuk almış, adamcağızı sıkıştırıyor;<br /> “Efendim, muhalifler yeterli imza olmadığını söylüyorlar, ne diyorsunuz bakim, hımmm”<br /> CHP’li yönetici tüm kibarlığıyla; “Hiç olur mu efendim, bizim delegemiz nereye basacağını bilmez mi hiç ?..” <br /> Televizyon programcısı hemen araya girer; “Neyi nereye basacak, yoksa muhaliflerin oteli mi basılacak?...” <br /> Adamcağız; “Yok efendim, ne otel basması, imzasını demek istedim ben!..”<br /> Tam bu anda salonun bir yerinde itiş-kakış başlar. TV Programcısı, yayındaki konuğunu bırakır ve canlı yayında; “İşte beklenen oldu Sayın Seyirciler, salon karıştı, ben buradan havada bir pet şişe gördüm, Apo( muhabir) koş çabuk, ne olduğunu anla ve hemen gel” diye Apo’yu gönderir ve devam eder;<br /> “Korkulan buydu sayın seyirciler, havayı aktarıyorum şimdi ortam çok elektrikli, gergin bir bekleyiş var, hah Apo geldi, neler oluyor Apo, kavga nasıl başlamış, yaralı var mı?..”<br /> Apo; “Ne kavgası be abla, bir kadın delegenin ayağına basmışlar, kavga- mavga yok…”<br /> Programcı; “Peki o pet şişe neymiş, niye atmışlar”, Apo; “ Yaşlı bir delege ilacını içecekmiş, gençlerden su istemiş abla, yani kavga yok, boşuna gittik oraya…”<br /> <br /> Diğer kanalda da bir CHP’li yönetici vardır. Programı yöneten usta televizyoncu, konuğuna soruyor;<br /> “Deniz Bey ve Önder Bey niçin katılmıyorlar, bunu bir ayrılığın ilk adımı olarak görebilir miyiz, ne dersiniz, CHP bölünür mü, yeni bir parti mi geliyor?...”<br /> CHP’li yönetici; “Ne bölünmesi, ne partisi hanımefendi, bu parti içi bir mücadeledir, olur böyle şeyler.” O anda giriş kapısında bir gürültü olur, yönetmen hemen seslenir; “Şule Hanım, lütfen koşun durumu anlayıp hemen bize bildirin” der. Şule Hanımın gitmesi ile gelmesi bir olur; “Bir şey yok, delegenin biri gaz kaçırmış, onu protesto ediyorlar” diye konuşur !.. <br /> Programcı; “Zaten kongre öncesinden de burnumuza pis kokular geliyordu, olacak olacak mutlaka kavga olacak!…” <br /> <br /> Televizyoncular haklı, kongre dediğin AKP’deki gibi olur. Kongreye kimlerin katılacağı, kimlerin hangi kademelere aday olacağı ve kaç oy alacağı baştan bellidir. Sultan Reis ne derse o olur. Herkesin kafası rahattır. Konuşmak serbesttir ama sadece Sultan Reisi methetmek için…<br /> <br /> “Rusya’da adam kafayı çekmiş, zil zurna sarhoş. Hükümete küfür edip duruyormuş. Polis adamın tepesinde bitivermiş; “Hükümete küfür etmek yasaktır, suç işledin yürü bakalım” demiş.<br /> Sarhoş adam; “Polis yoldaş, ben Amerikan hükümetine küfrediyorum, o da suç mu” diye sorar.<br /> Polis; “Bana baksana sen, ben 25 yıllık Polisim, hangi hükümete küfredilir, ben iyi bilirim, yürü bakalım” der…<br /> <br /> Ben de yılların siyasetçiyim, hangi partide “Parti İçi demokrasi” ne ölçüde var, çok iyi bilirim.<br /> En fazla parti içi demokrasi AKP’de vardır. AKP’de kimse yük çekmez, herkes hürdür, düşünmezler bile, onların yerine Sultan Reis düşünür, bütün yük Sultan Reis’in omuzlarındadır. Herkesin rahat etmesi için hep o tek başına çalışır. <br /> Kim Milletvekili olacak, kim hangi il’e sepetlenecek, kimler parti yönetimine girecek, kimler Bakan olacak, kimler kapının önüne konacak, bürokraside kim nereye gelecek hepsine o karar verir. Bundan daha fazla özgürlük ve demokrasi olabilir mi? Bu yüzden AKP’de aykırı ses değil, aykırı nefes bile alınmaz…<br /> <br /> Tilkiye sormuşlar; “Tavuğu pişmiş mi seversin, çiğ mi seversin” diye, gülmekten söyleyemeyeceğim demiş !...<br /> <br /> Şimdi lütfen gülmeden söyler misiniz, en fazla parti içi demokrasi hangi partide varmış?... Bilene, gemicik ile iki kişilik seyahat ve birer pırlanta yüzük !...<br /> (Unutmayın gülmek yok…)<br /> </font></span></span><span style="font-family: Verdana; "><font style="font-size: 16px; line-height: 24px; text-align: left; "> <br /> RİFAT SERDAROĞLU yazdı...<br /> </font></span><font face="Arial, sans-serif" style="font-size: 16px; line-height: 24px; text-align: left; "><font size="2"> <br /> <br /> <br type="_moz" /> </font></font>