¤ AKP yöneticileri Emperyalistlerin isteği üzerine  Ilımlı İslâm çerçevesinde «Yeryüzünde tek din İslâmdır» anlamına gelen âyetin okunmasını camilerden kaldırdılar! Ülkemizde Türkiye merkezli üç din karması «yeni bir din» oluşturulmaya çalışılıyor!
 
¤ Dostluk, kardeşlik, rafa kaldırıldı... Peygâmberimizin «Vatan sevgisi imandandır», «kişi kavmini sevmekle suçlanamaz» sözleri, para ve ABD sevgisine dönüştürüldü. ABD emrediyor ordumuz mahkeme yoluyla yıpratılıyor. İtibarsızlaştırma ve yıpratma operasyonlarıyla, tayin ve terfi düzeni bozularak 34 generalimiz tutuklandı. Her bir silahlı kuvvetler mensubununun da mahkeme yoluyla haklarını araması zorunludur! Genel Kurmay Başkanının himayesindekilere sahip çıkması, bunu yapamıyorsa istifa etmesi gerekir! Ben «pekiyi derece ile mezun olduğum» Yassıada Deniz Yedek Subay Okulu’nda bize öğretilenlerin Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından günümüzde uygulanmadığını esefle görüyorum! Türk Milleti kendini, himayesindekileri, otoritesini ve onurunu koruyamayan bir Türk Silahlı Kuvvetleri görmek istemiyor!
 
 
Günümüzde farklı kardeşlikler ve iğreti dostluklar türetildi.  Bir ellerinde tespih, altlarında post, kendi kendilerini aldatanlar Allah’ın emrettiği düzen dışında bir hayat biçimi oluşturdular. Geçmişi, yapılan iyilikleri, Allah için oluşturulan birlikleri bozmak suretiyle, yaşayışlarına materyalizmin bütün türlerini de katarak hırs kuleleri tesis ettiler. Bazı kişilerin anne ve babalarının ölümlerinin, aile bağlarının çözülmesinde, ilâhi kuralların inkâr edilmesinde bir başlangıç olduğunu görmek zor olmuyor. Biz Türkiye’de sergilenen değişim hareketlerinin hangi kurumları, neleri, kimleri yozlaştırdıklarını gayet belirgin bir şekilde izliyoruz. Para ve makam hırsı, siyasetçilere hoş görünme saplantısı, kapitalizmin kurguladığı sistemlere eleman olma hevesleri İslâmî, insanî ve ahlâkî değerleri alt-üst ediyor... 
 
Dünyaya kazık çakma dürtüsü hassasiyetlerin, dostça ilişkilerin, efendiliklerin, mertliklerin, yiğitliklerin, fedakârlıkların yollarını kapamış; vefasızlıkların, saygısızlıkların, duyarsızlıkların ve  kalleşliklerin önlerini açmıştır.
 
İmam-ı Gazâli : «Allah (C.C.) için bir kimseyi sevmek ve onunla kardeşlik  yapmak dinde üstün  ibadetlerden ve yüksek mertebelerdendir.» diyor. (1)
 
Zekâmızla, onurumuzla oynayan dizi filmlerle, beyin yıkayan yayınlarla yozlaştırıldık
 
 
AKP döneminde Türk dizilerinin Azerbaycan televizyonlarında gösterilmesi yasaklandı.  Sebebi, ahlâka aykırı olduklarından... AKP ile siyasi olarak, sağlık ve sosyal açıdan, eğitim ve inanç bakımından ne  gibi çıkmazlara itildiğimizi belgeleyen milyonlarca olaylarla içiçeyiz.  Aile kurumları çökertildi, eğitim sistemimiz can çekişiyor. Sağlık konusunda duyduklarımız içlerimizi karartıyor. Duygularımız, birlikteliklerimiz, kardeşliklerimiz, dostluklarımız töhmet altında.
 
Allahü Teâlâ İsâ aleyhisselâma vahiy gönderdi : «Eğer göktekilerin ve yerdekilerin ibâdetlerini yapsan, sevdiğini benim için sevmedikçe, düşmanını benim için düşman tutmadıkça, hiç birinin faydası yoktur.»
 
Allahü Teâlâ Dâvud aleyhisselâma vahiy gönderdi : «Ya Dâvud, niçin insanlardan kaçıyor, yalnız oturuyorsun?» «Ya Rabbî, senin sevgin, insanları hatırlamayı kalbimden sildi, hepsinden kaçar oldum», dedi.  Allahü Teâlâ «Ey Dâvud, uyanık ol! Kendine dostlar, kardeşler ara. Din uğrunda sana yardımcı olmayanlardan da uzak ol, çünkü kalbini karartır ve şükürden  uzak tutarlar», buyurdu.
 
İmam-ı Mücâhid ise : «Allah için sevişenler, birbirlerinin yüzüne gülünce, ikisinin de günahları ağaçtan yaprak dökülür gibi dökülür.» demektedir.
İmam-ı Gazâli bir kişi birini «makam ve kıyafeti için severse, Allah için sevmiş olmaz», diyor. (2)
 
İmam-ı Gazâli arkadaşlığın dayanaklarını ve kurallarını ise :  «Akılsızla arkadaşlıkta hiçbir fayda yoktur. Sonunda kırgınlığa, dargınlığa ve yalnızlığa sebep olur.» «Kötü ahlâklı olandan zarar gelir. Fena huyu kımıldanınca senin hakkını çekinmeden, pervasızca çiğneyebilir.» «Salihlerden olmayan, günah işlemeye devam eden, Allahü Teâlâ’dan korkmaz, bu sebeple güven duyulmaz.»
 
Cenab-ı Allah Kehf Sûresi, 28. Âyet ile kullarına : Bizi anlamaktan gafil bıraktıklarımıza ve nefsine uyanlara itaat etmeyiniz» hitabında bulunmaktadır.
 
Ca’fer-i Sâdık (R.A.) ise  beş kimse ile arkadaşlık etmeyin, demektedir :
1)     Yalancı : Ona karşı uyanık ol, seni her zaman aldatabilir.
2)     Ahmak : Sana iyilik etmek istese de, anlamadan kötülük yapar.
3)     Bahil (hasis, cimri) : En çok lâzım olduğu zaman bırakıp gider.
4)     Korkak : İhtiyacın düştüğü zaman kaçar.
5)     Fâsık (günahkâr) : Seni bir lokmaya, hattâ daha az bir menfaate satar. (3)
 
Peygamberimizin (S.A.) güzel sözlerine bakarak bugünkü birlikteliklerin, arkadaşlıkların,  kardeşliklerin, dostlukların derecelerini ve seviyelerini irdelemek zor olmaz  :  «İki kardeş birbirini yıkayan iki el gibidir», «Bir kimse ile bir müddet arkadaşlık edene, muhakkak, arkadaşının hakkını gözetip gözetmediği sorulur», «Birbiri ile arkadaşlık eden iki kişinin, Allah indinde en sevgilisi, diğerini kendinden çok sevendir», «Bir Müslüman’la üç günden fazla darılmak helâl değildir», «Yaşlılara, büyüklere hürmet etmeyen, çocuklara acımayan bizden değildir», «Bir Müslüman’ın üzüntüsüne üzülmeyen, bizden, değildir», «Kendisi oturup, karşısındaki insanların ayakta durmasını isteyen, Cehennemdeki yerini hazırlasın!» «Kalp doğu olmayınca, imân doğru ve müstakîm olmaz. Dil doğru olmayınca, kalp de doğru olmaz», «Bir kimse, ilmi olmadan bir kimseye muhalefet ederse, susuncaya kadar Allahü Teâlâ’nın gazabında olur», «Fâsık hakkında bildiklerinizi söyleyiniz, insanlar ondan sakınsınlar», «Size en fenânızı haber vereyim. Aranızda söz taşıyanlar, aranızı bozanlar ve insanları birbirine düşürenlerdir».                                               
 
Musa Aleyhisselâm, «Ya Rabbî, seni nerede arayayım?», deyince Allahü Teâlâ : «Kalbi kırık olanların yanında ara», buyurdu.
 
Ebu Hureyre’nin (R.A.) yanına biri geldi ve «Seninle dost ve kardeş olmak istiyorum» dedi. O «Kardeşliğin hakkını biliyor musun?» diye sordu. Adam «Hayır» dedi. «Kendi altın ve gümüşünü benim saymayı daha çok sevmendir» deyince, «Henüz o makama çıkmadım», dedi. «Öyleyse vazgeç, bu senin işin değildir», dedi.
 
Mesrûk ile Hayseme arasında  kardeşlik vardı. İkisi de borçlu idi. Biri, diğeri bilmeden onun borcunu veriyor, diğeri de öbüründen habersiz onun borcunu ödüyordu. (4)
 
A’raf Sûresi, 79. Âyet : «Lâkin, nasihat edenleri sevmezler» buyurmaktadır. Bu âyet yalancılar hakkındadır. Nasihat edeni sevmeyende, kibir ve kendini beğenme, dinden kuvvetli olmuştur. (5)
İmam-ı Gazâli’nin «Allah için olan dostluğun mânâsı birliktir.  Birlikte, beraberlikte ise tekellüf (zahmet verici şeyler, zoraki hareket, gösteriş) olmaz.» ifadesi bu konudaki bir başka kuralı ortaya koymaktadır.
 
Kin, hışmın çocuğudur ve bundan sekiz âfet meydana gelir ve her biri dinin helâkine sebep olur :
1)     Hased, o kimsenin iyiliğine üzülmek ve üzülmesine sevinmektir.
2)     Gürültü çıkarır, ona bir belâ gelmesini ister ve bunu izhar eder.
3)     Onunla konuşmaz, selâm vermez ve selâmını almaz.
4)     Ona, hakaret  ve aşağılık gözüyle bakar.
5)     Gıybet, yalan, fuhuş sözler söyler; gizli şeylerini duyurup ona dil uzatır.
6)     Onunla alay eder ve eğlenir.
7)     Hakkını vermekte kusur eder, sıla-i rahim yapmaz, ondan aldığını vermez ve ondan helâllık dilemez.
8)     Her fırsatta onu döver ve üzer. Başkası dövse veya üzse mani olmaz, hattâ beğenir. (6)
 
«Ey iman edenler! Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden dininizi alay ve oyun konusu edilenleri ve kâfirleri dost edinmeyin. Allah’tan korkun, eğer mü’minler iseniz. (7)
 
«Ey iman edenler! Kendisinde artık alış – veriş, dostluk ve iltimas bulunmayan gün (kıyamet) gelmeden önce, size verdiğimiz azıklardan hayır yapın (zekât verin). Gerçekleri inkâr edenler elbette zâlimlerdir. (8)
 
«Hep birlikte Allah’ın ipine (İslâm’a, Kuran’a) sılmsıkı yapışın, parçalanmayın. Allah’ın size olan nimetlerini hatırlayın : Hani siz birbirinize düşman  kişiler idiniz de O, gönüllerinizi birleştirmiş ve O’nun nimeti sayesinde kardeş kimseler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklar ki doğru yolu bulasınız.» (9)
 
Ankara, 27.06.2011
 
 
° Kimyâ-yı Saadet, Beşinci asıl,  İmam-ı Gazâli, Sayfa 261 (1)
° Kimyâ-yı Saadet, Beşinci asıl,  İmam-ı Gazâli, Sayfa 262 (2)
° Kimyâ-yı Saadet, Beşinci asıl,  İmam-ı Gazâli, Sayfa 267 (3)
° Kimyâ-yı Saadet, Beşinci asıl,  İmam-ı Gazâli, Sayfa 269 (4)
° Kimyâ-yı Saadet, Beşinci asıl,  İmam-ı Gazâli, Sayfa 272 (5)
° Kimyâ-yı Saadet, Beşinci asıl,  İmam-ı Gazâli, Sayfa 272 (6)
° Maide Süresi, 57. Âyet   (7)
° Bakara Sûresi, 254. Âyet   (8)
° Âl-i Imrân Sûresi, 103. Âyet (9)
 
 
Selam ve sevgilerimle.
 
Üzeyir Lokman ÇAYCI

İç Mimar – Endüstri Tasarımcısı

55, rue Louise Michel

78711 Mantes la Ville

FRANCE
 
 
------------------------------------------------------------
 
------------------------------------------------------------
 
 
Resim :  Üzeyir Lokman ÇAYCI
 











- - - - -