Niğde Ömer Halisdemir meydanında bir araya gelen Niğde Genç Bireyler Derneği  canice katledilen Leyla ve Eylül ‘ü anarak çocuk istismarcılarına karşı gereğinin yapılması talebiyle basın açıklamasında bulundular.

Çocuk dediğin sokakta top oynar, evcilik oynar ama evlendirilemez ,çocuk doğuramaz ve istismar edilemez diyen genç bireyler dernek başkanı Ömer Kıymazer; ’’ Sözlerimize Rahmetli Usta Neşat ERTAŞ’ın Yazımı Kışa Çevirdin Karlar Yağdı Başa Leyla'm Viran Oldu Evim Yurdum Ne Söylesem Boşa Leyla'm  Dörtlüğü ile başlamak istedim.  Kim derdi ki efsane bir aşk için yazılmış bu dörtlük günümüzde bir çocuğun cinsel istismarına sitem olacak. Geldiğimiz nokta apaçık ortada değil mi sizce? Çocukluk; Hepimizin bir dönem olarak yaşadığı ve sadece doğum ile yetişkinlik arasındaki bir dönem olmasının ötesinde bir anlama sahiptir. Çünkü çocukluk dönemindeki yaşantılar bireyin ileriki yaşlardaki yaşantısını büyük ölçüde etkilemektedir.  Her türlü risklere karşı savunmasız durumda bulunan çocukların korunması, sağlıklı olarak büyümeleri, kız ve erkek ayrımı yapılmadan eğitim almaları günümüz toplumlarının en önemli sorunlarından biri olmuştur” dedi.

Kıymazer; “Bu risklerden biri olan çocuk istismarı; Çocuklara yönelik bir yetişkin, grup, toplum, devlet veya başka bir çocuk tarafından, bedensel, duygusal, zihinsel ve sosyal gelişimini olumsuz etkileyecek kasıtlı bir davranış bir uygulama olarak tanımlanmaktadır. Öyle ki çocuklardaki ruhsal, zihinsel ve bedensel hastalıkların ve ölümlerin en önemli sebeplerinden biri olarak ortaya çıkmaktadır.  İstismara uğrayan çocuklar genellikle korkutulur ve sindirilir. Bundan dolayı birçok çocuk sesini çıkarmaz ve yaşadıklarını gizler. Bununla birlikte gelenekler örfler, feodal ilişkiler, ekonomik ilişkiler, toplumsal statülerin de baskısıyla birçok olay açığa çıkarılmadan üzeri örtülür. Bu durum istismarın toplumdaki devamını sağlar. Unutulmamalıdır ki istismar sadece cinsel istismar değildir” diye konuştu.

Okullarda kalabalık sınıflar, disiplin yöntemleri ve bazı eğitimcilerin kişilik ve ruhsal yapısı ile ilgili sorunları örnek gösterebiliriz diyen Kıymazer; “ “Çocuk ihmali de, istismarı da geleceğimize yapılmış bir saldırıdır. Küçük yüreklerin taşıyamayacağı kadar ağır bir yüktür. Çocukken yaşadığımız travmalar yetişkin olduğumuzda ortaya çıkan davranış bozukluklarıdır. Masumiyeti bir çocuğun bakışlarında bulabilirdik eskiden, şimdi o gözlere bakamıyoruz bile. Gülmeyi çocuklar icat etti bizler tüketiyoruz. Koruyamadığımız her çocuk bizim suçumuzdur. Göstermelik kurulan komisyonlar, kapatılan dosyalar, iyi hal indirimleri ve boş laflar istemiyoruz artık. 9-10 yaşındaki çocuklara evlenebilir fetvaları, bir kereden bir şey olmaz söylemleri ve 12 yaşı çocuk olma sınırı kabul eden demeçleri sapık zihniyetler söylemiştir. Çocuk gelin yoktur. Bu iki kelime yan yana bile insan olanı rahatsız eder. Çocuk saflığın ifadesidir, tecavüz gibi iğrenç bir olayın içinde olamaz. Olsa olsa sapık insan, hasta ruh, susan toplum, göz yuman ahlak, çanak tutan sistem vardır! Bizler her şeyden önce çocukları için endişe duyan anneler, babalar, abiler ve ablalarız” diye konuştu.

Kıymazer; “Genç Bireyler Derneği olarak her çocuğun birer “Genç Birey” olmasında öncü, toplumun kanayan en derin yarasına ilaç olmasına da gönüllüyüz.  Bu doğrultuda devletimizden, hükümetimizden, muhalefet partileri, Aile ve Sosyal Bakanlığı, İç İşleri Bakanlığı, Adalet bakanlığı başta olmak üzere tüm ilgili makamlardan çocuk istismarlarının son bulması için gerekli çalışmaları yapmalarını, yeni yasa ve düzenlemelerle cezaların ağırlaştırılmasını, bu işi yapan kişi ve kişilerin iyi halden yararlanmamaları, dün Özgecan’ ların, bugün Eylül ve Leylaların başına gelen bu iğrenç olayın, yarın başka çocukların başına gelmemesi adına gerekli çalışmaları yapmaya davet ediyor, bu tür olayların son bulmasına adına üzerimize düşen göreve hazır olduğumuzu da belirtmek istiyoruz. Son olarak belirtmek isteriz ki; Çocuk dediğin sokakta oynar top oynar evcilik oynar ama evlendirilemez çocuk doğuramaz ve istismar edilemez” şeklinde konuştu.

 
Editör: TE Bilişim