Ömer Fethi Gürer ; Niğde Küçükköy Akıl Tedavi Merkezi Müze Olsun”

 Niğde ile ilgili beş yayınlanmış kitabı bulunan gazeteci yazar Ömer Fethi Gürer Küçük köy sağlık merkezi olarak bilinen tarihi yapının yok olmaması için önlem alınması gerektiğini söyledi. Tarihi yapının Osmanlıların Niğde yönetiminde olduğu dönemde yapıldığını anımsatan Ömer Fethi Gürer şöyle dedi. Koyunlu Kasabası ardında kalan İlusun-Küçüköy’e yıllar sonra tekrar gittim. Yılanlı Kilise adı ile bilinen bir yapı 2002 yılında samanlıktı.  Dönemin valisi Refik Aslan Öztürk yazım üzerine içinin temizlenmesini sağladı ne var ki define avcıları zemine de sütunlara da zarar vermişler. Kilise yanında bahar ile eriyen karlarla akan yağmur suları dereyi doldurmuş. Kuş sesleri su seslerine karışıyor.  Niğde’de Osmanlı döneminde yapılan Kilislerden.  Aziz Nikolaos adına 1834’de yenilenmiş bir Manastır kilisesi olarak kayıtlarda geçmektedir.. Etrafında çepeçevre yılan figürleri dikkat çekiyor. O nedenle yılanlı kilise olarak anılıyor. Birkaç yerde yıkılma olsa da günümüze erebilmiş


Bu kilise yanında suyun değirmeni de akıl hastalarının tedavisi için gidilen yer olduğunu 100 yıl önce Dr. Mehmet Hayri, yazmıştı.‘Ekseri Hıristiyan deliler İlusun karyesindeki kiliseye götürlerek kilise Ve civarında değirmenin yüksekten düşen suyunda duş yaptırılır. Banyodan istihsal edilen fayda (Ayanikola)nın eser-i  keramaeti telakki olunur. bi’t-tabi azize bezr edilen hediyenin takdiminde kusur edilmez.” Tedavi merkezi günümüzde harap. Hıristiyanların akıl hastalarını tedavi için götürdükleri Ilısun köyü Küçük
Köy adı ile anıldığı gibi gerçektende Küçük bir köy ama doğanın uyanışı ile çevresi yeşillere bürününce ayrı bir şirinliğe ermiş. Kilise kesme taştan yapılmıştır. Dikdörtgen planlı. İçten yarım ay, dıştan konik örtülü. Eş üç apsisli. Dış galeri iki bölümlü. Ayrıca diğer kiliselerden farklı Kilise ile aynı Yüksellikte bir yan dehliz dikkat çekici. Giriş kapısı bulunduğu yönde galeriye açılan kareye yakın dikdörtgen üç pencere vardır. İç, İki sıra sütunla, üç salona ayrılmış. Kilise tavanda ve salon duvarlarında üstte yer yer freskler görülmekte.  ‘Kilise suyu ya da kutsal su sayılan bu su çevresinde ağaçlık bir alan vardır. Bahçesi bulunan kilise içi duvarları tahrip olmuştur.  Dış duvarda ise yılan kabartmaları yapılmıştır. Kilisede apsislerde yer alan pencelerde haç kabartması bulunmaktadır. Çan kulesi yıkılmış olmalı.  Ülkemizde  azınlıkların gitmesi ile kiliselerin işlevi kalmadı. O nedenle bu tür yelerin müze olarak düzenlenmesi doğru olur. Örneğin bir sağlık müzesi olarak bu yapı ele alınabilir.”dedi. Ömer Fethi Gürer  doğanın bahar ile bölgeye ayrı bir güzellik kattığına dikkat çekerek Niğde içinde bir mesire alanı olarak bu bölge ilgi merkezi olabilir.Hançerli su başı gibi Küçüköy su başı da yöremizin ayrı güzelliği olarak ilgi çekmeside olasıdır”dedi.








Editör: TE Bilişim