Niğde Defterdarlığı, Kira Beyan Sistemine ulaşamayan vatandaşlar için "Yardım Masası" hizmeti sunacak. 



Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün uzman personeli, Kardelen Alışveriş Merkezinde kurulan yardım masasında, kira beyan sistemine ulaşamayan veya bu sistemi kullanamayan mükelleflere, gayrimenkul sermaye iradı beyannamesi vermeleri konusunda yardımcı olacak. 


Konut Ve İşyeri Kira Gelirlerinin Beyanı


Gelir Vergisi Kanununda belirtilen mal ve hakların kiraya verilmesi karşılığında elde edilen gelirler “gayrimenkul sermaye iradı” olarak ifade edilmektedir ve belli koşullarda gelir vergisine tabi tutulmaktadır. Gayrimenkul sermaye iradının mükellefi, kira gelirine konu mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyedleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri ile kiralanmış bir mal veya hakkın kiraya verilmesi durumunda kiracılarıdır.

GİRİŞ
Bu rehber, 2011 yılında, sahip oldukları mal ve hakları kiraya verenlere;
kira gelirine konu mal ve haklar, vergiden istisna kira tutarı, beyan edilen
kira gelirlerinden indirilecek giderler, kira ödemelerinde vergi kesintisi ve
ödenmesi gereken verginin hesaplanması konularında genel bilgiler sunmak
amacıyla hazırlanmıştır.
Rehberde, konut ve işyeri kira gelirinin hangi hallerde beyan edileceğine
ve kira gelirlerinin diğer gelir unsurları ile bir arada elde edilmesi halinde
beyan edilmesi gereken tutarın tespitine ilişkin örnekli açıklamalar da yer
almaktadır.

1. KİRA GELİRİ
Gelir Vergisi Kanununda belirtilen mal ve hakların kiraya verilmesi
karşılığında elde edilen gelirler “gayrimenkul sermaye iradı” olarak ifade
edilmektedir ve belli koşullarda gelir vergisine tabi tutulmaktadır.
Gayrimenkul sermaye iradının mükellefi, kira gelirine konu mal ve
hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyedleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri
ile kiralanmış bir mal veya hakkın kiraya verilmesi durumunda kiracılarıdır.

2. KİRA GELİRİNE KONU MAL VE HAKLAR
Kira gelirine konu mal ve haklar, Gelir Vergisi Kanununun 70 inci
maddesinde tanımlanmıştır. Bunlar;
 Arazi, bina, maden suları, memba suları, madenler, taş ocakları, kum ve
çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların
mütemmim cüzileri ve teferruatı,
 Voli mahalleri ve dalyanlar,
 Gayrimenkullerin, ayrı olarak kiraya verilen mütemmim cüzileri ve
teferruatı ile bilumum tesisatı, demirbaş eşyası ve döşemeleri,
 Gayrimenkul olarak tescil edilen haklar,
 Arama, işletme ve imtiyaz hakları ve ruhsatları, ihtira beratı, alameti
farika, marka, ticaret unvanı, her türlü teknik resim, desen, model, plan ile
sinema ve televizyon filmleri, ses ve görüntü bantları, sanayi ve ticaret ve
bilim alanlarında elde edilmiş bir tecrübeye ait bilgilerle gizli bir formül
veya bir imalat usulü üzerindeki kullanma hakkı veya kullanma imtiyazı
gibi haklar,
İhtira beratının mucitleri veya kanunî mirasçıları ile telif haklarının
müellifleri veya bunların kanuni mirasçıları tarafından
kiralanmasından doğan kazançlar, serbest meslek kazancıdır.
 Telif hakları,
 Gemi ve gemi payları ile bilumum motorlu tahmil ve tahliye vasıtaları,
 Motorlu nakil ve cer vasıtaları, her türlü motorlu araç, makine ve tesisat
ile bunların eklentileri
olarak ifade edilmektedir.
Yukarıda yazılı mallar ve haklar, ticarî veya zirai bir işletmeye dahil
bulunduğu takdirde bunların iratları ticarî veya zirai kazancın tespitine
ilişkin hükümlere göre hesaplanır.
Tüccarlara ait olsa dahi, işletmeye dahil bulunmayan gayrimenkullerle
hakların kiraya verilmesinden elde edilen gelir de gayrimenkul sermaye iradı
kabul edilir. Vakfın gelirinden hizmet karşılığı olmayarak alınan hisseler ile zirai
faaliyete bilfiil iştirak etmeksizin sadece üründen pay alan arazi sahiplerinin
gelirleri de gayrimenkul sermaye iradı kabul edilir.

3. KİRA GELİRİNİN ELDE EDİLMESİ
Kira gelirinde gelirin elde edilmesi, tahsil esasına bağlanmıştır. Tahsil
esasına göre kira gelirinin vergilendirilmesi için nakden veya ayni olarak
tahsil edilmiş olması gerekmektedir.
3.1. Kira Bedelinin Nakden Tahsil Edilmesi
Kira bedelinin nakden tahsil edilmesi, kiranın Türk parası veya yabancı
para ile ödenmesini ifade eder. Alınan çek bedelleri de nakden tahsilat
sayılır.

 Mükellefler tarafından o yıla veya geçmiş yıllara ait olarak tahsil edilen
kira bedelleri, tahsil edildiği yılın hasılatı sayılır.
Örneğin; 2008, 2009 ve 2010 yılları kira gelirleri topluca 2011 yılında
tahsil edilirse, 2011 yılının geliri olarak dikkate alınacaktır.

 Gelecek yıllara ait olup, peşin tahsil edilen kira bedelleri, ödemenin
yapıldığı yılın değil, gelirin ilgili olduğu yılın hasılatı olarak kabul
edilir.

Örneğin; 2011, 2012 ve 2013 yılları kira gelirleri topluca 2011 yılında
tahsil edilirse, her yıla ait kira bedeli ilgili yılda beyan edilecektir.
Döviz cinsinden kiraya verme işlemlerinde tahsilatın yapıldığı tarihteki
T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınarak gayri safi hasılat
belirlenir.
3.2. Kira Bedelinin Ayni Olarak Tahsil Edilmesi
Kiranın ayni olarak alınması halinde, tahsil edilen kiralar Vergi Usul
Kanunu hükümlerine göre emsal bedeli ile paraya çevrilir.
3.3. Kiraya İlişkin Tahsilat ve Ödemelerin Belgelendirilmesi
Kira geliri elde edenler ile kiracıların;
- Konutlarda her bir konut için 500 TL ve üzerinde kira geliri elde
edilmesi halinde,
- İşyerlerinde ise, miktar sınırlaması olmaksızın
kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya
posta idareleri tarafından düzenlenen belgelerle tevsik etmesi zorunluluğu
bulunmaktadır.
Banka, benzeri finans kurumları veya posta idareleri aracı kılınmak
suretiyle, para yatırma veya havale, çek veya kredi kartı gibi araçlar
kullanılmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya
hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinde, bu belgeler tevsik edici belge
kabul edilecektir. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve
tahsilatlar da aynı kapsamdadır.
Söz konusu zorunluluklara uymayanlara kesilecek ceza, Vergi Usul
Kanununun mükerrer 355 inci maddesinin o yıl için belirlenen özel
usulsüzlük cezası miktarından az olmamak üzere her bir işlem için bu işleme
konu tutarın % 5’idir.

4. KİRA BEDELİNİN HİÇ OLMAMASI VEYA DÜŞÜK
OLMASI
Kira bedelinin hiç olmaması veya düşük olması halinde, “emsal kira
bedeli” esas alınır. Buna göre;
 Gayrimenkulün bedelsiz olarak başkalarının kullanımına bırakılması,
 Kiraya verilen gayrimenkulün kira bedelinin emsal kira bedelinden düşük
olması
hallerinde emsal kira bedeli esası uygulanacaktır.
Kiraya verilen bina ve arazilerde emsal kira bedeli, varsa yetkili özel
makamlarca veya mahkemelerce saptanmış kira bedelidir. O bina ya da arazi
için kira takdiri veya tespiti yapılmamışsa emsal kira bedeli, emlak vergisi
değerinin % 5’idir.
Bina veya arazi dışında kalan mal ve haklarda emsal kira bedeli, bunların
maliyet bedelinin %10’udur. Bu bedel bilinmiyorsa, Vergi Usul Kanununun
servetlerin değerlemesi hakkındaki hükümlerine göre belli edilen değerlerinin
% 10’udur.
Örnek: Ayhan DEMİRCAN, 2011 yılında emlak vergisi değeri
120.000 TL olan bir apartman dairesini bedelsiz olarak arkadaşının
kullanımına bırakmıştır.
Bu durumda, kira geliri elde edilmediği halde, emsal kira bedeli
hesaplanması ve buna göre bulunacak tutar kadar kira geliri elde edilmiş
sayılması gerekmektedir.
Emsal Kira Bedeli: 120.000 x % 5= 6.000 TL olacaktır. Bu tutar, beyan
edilmesi gereken gelir olarak dikkate alınacaktır.
Aşağıda belirtilen hallerde ise emsal kira bedeli esası uygulanmaz:
 Boş kalan gayrimenkullerin korunması amacıyla bedelsiz olarak
başkalarının ikametine bırakılması,
 Binaların mal sahiplerinin çocuklarının, anne ve babalarının veya
kardeşlerinin ikametine tahsis edilmesi (Ancak, bu kimselerin her birinin
ikametine birden fazla konut tahsis edilmişse bu konutların yalnız birisi
hakkında emsal kira bedeli hesaplanmaz),

 Mal sahibi ile birlikte akrabaların da aynı evde veya dairede oturması,
 Genel bütçeye dahil daireler ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri ve
belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan kiralamalar.

5. KİRA GELİRLERİNDE İSTİSNA UYGULAMASI
Konut kira geliri elde eden kişilerin, yıllık olarak tespit edilen istisna
tutarının (2011 yılı için istisna tutarı 2.800 TL) altında kira geliri elde etmesi
halinde vergi dairesinde mükellefiyet kaydı açtırmasına ve beyanname
vermesine gerek bulunmamaktadır.
İstisna tutarının üzerinde konut kira geliri elde edilmesi halinde ise
yıllık beyanname ile beyan edilen kira gelirinden istisna tutarının düşülmesi
gerekmektedir.
İstisna uygulaması sadece konut olarak kiraya verilen
gayrimenkullerden elde edilen gelirler için söz konusudur.
Örneğin, konut ve işyeri kira gelirinin birlikte elde edilip beyan edilmesi
halinde, istisna sadece konut kira gelirine uygulanır. İşyeri kira gelirine
istisna uygulanmaz. (Bakınız Örnek 4)
Kira gelirinin yanında ticari, zirai veya mesleki kazancını beyan
etmek zorunda olanlar, 2.800 TL’lik istisnadan yararlanamazlar.
 Bir konuta birden fazla kişinin ortak olması halinde, bu konuttan elde
edilen kira gelirlerinin vergilendirilmesinde, her bir ortak için (2011 yılı
için) 2.800 TL’lik istisna ayrı ayrı uygulanacaktır.
 Mirasın paylaşılmamış olması halinde, her bir mirasçı istisnadan ayrı ayrı
yararlanacaktır.
Bir mükellefin birden fazla konuttan
kira geliri elde etmesi halinde, istisna kira gelirleri toplamına
bir defa uygulanacaktır. (Bakınız Örnek 10)

6. KİRA GELİRİNİN TESPİTİNDE İNDİRİLECEK GİDERLER
Kira gelirinin vergilendirilmesinde, elde edilen gelirin safi tutarı iki farklı
şekilde tespit edilebilmektedir.
 Götürü Gider Yöntemi (Hakları kiraya verenler hariç)
 Gerçek Gider Yöntemi
Götürü veya gerçek gider yönteminin seçimi, taşınmaz malların tümü
için yapılır. Bunlardan bir kısmı için gerçek gider, diğer kısmı için götürü
gider yöntemi seçilemez.
Götürü gider yöntemini seçen mükellefler, iki yıl geçmedikçe gerçek
gider yöntemine dönemezler.
6.1. Götürü Gider Yönteminde Gider İndirimi
Götürü gider yöntemini seçen mükellefler, kira gelirlerinden istisna
tutarını düştükten sonra kalan tutarın % 25’i oranındaki götürü gideri gerçek
giderlere karşılık olmak üzere indirebilirler. Hakları kiraya verenler, götürü
gider yöntemini uygulayamazlar.
6.2. Gerçek Gider Yönteminde İndirilecek Giderler
Gerçek gider yönteminin seçilmesi durumunda, brüt kira geliri tutarından
aşağıdaki giderlerin gerçek tutarları indirilebilir.
 Kiraya veren tarafından kiraya verilen gayrimenkul için ödenen
aydınlatma, ısıtma, su ve asansör giderleri,
 Kiraya verilen malların idaresi için yapılan ve gayrimenkulün önemi ile
orantılı olan idare giderleri,
 Kiraya verilen mal ve haklara ait sigorta giderleri,
 Kiraya verilen mal ve haklar dolayısıyla yapılan ve bunlara harcanan
borçların faiz giderleri,
 Konut olarak kiraya verilen bir adet gayrimenkulün iktisap yılından
itibaren 5 yıl süre ile iktisap bedelinin % 5’i (İktisap bedelinin % 5’i
tutarındaki bu indirim, sadece ilgili gayrimenkule ait hasılata uygulanacak,
indirilmeyen kısım gider fazlalığı sayılmayacaktır. 2007 yılından
önce iktisap edilen konutlar için indirimden yararlanılması mümkün
bulunmamaktadır.)

İktisap bedelinin % 5’i tutarındaki bu indirim, sadece konut olarak
kiraya verilen bir adet gayrimenkul için uygulanacaktır.
İşyeri olarak kiraya verilen gayrimenkuller
% 5’lik gider indiriminden yararlanamayacaktır.
 Kiraya verilen mal ve haklar için ödenen vergi, resim, harç ve şerefiyelerle
kiraya veren tarafından belediyelere ödenen harcamalara katılma
payları,
 Amortismanlar,
 Kiraya veren tarafından kiraya verilen gayrimenkul için yapılan onarım
giderleri ile bakım ve idame giderleri,
 Kira ile tuttukları mal ve hakları kiraya verenlerin ödedikleri kiralar ve
diğer gerçek giderler,
 Sahibi bulundukları konutları kiraya verenlerin kira ile oturdukları konut
veya lojmanların kira bedeli,
Türkiye’de yerleşik olmayan mükelleflerin (Çalışma veya oturma izni
alarak altı aydan daha fazla bir süredir yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları
dahil), yabancı ülkelerde ödedikleri kira bedelleri Türkiye’de elde ettikleri
kira gelirinden gider olarak indirim konusu yapılamaz.
 Kiraya verilen mal ve haklarla ilgili olarak sözleşmeye, kanuna veya ilama
istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar.
Gerçek gider yöntemini seçen mükelleflerin, yaptıkları giderlerle ilgili
belgeleri 5 yıl süresince saklamaları ve vergi dairesince istendiğinde ibraz
etmeleri gerekmektedir.
6.2.1. Gerçek Gider Yönteminde İstisnadan Yararlanılması Halinde İndirilecek
Giderin Hesaplanması
Gerçek gider yönteminin seçilmesi ve konut kira gelirlerine uygulanan
istisnadan yararlanılması durumunda, gerçek gider tutarının istisnaya isabet
eden kısmı, gayri safi hasılattan indirilemeyecektir.
Vergiye tabi hasılata isabet eden indirilebilecek gider kısmı aşağıdaki
formül kullanılarak hesaplanabilir.

İndirilebilecek Gider = Toplam Gider x Vergiye Tabi Hasılat*
Toplam Hasılat
(*) Vergiye Tabi Hasılat = Toplam Hasılat - Mesken Kira Geliri İstisnası
Örnek: Nurettin YILMAZ, sahibi olduğu konutu 2011 yılında kiraya
vermiş olup, 9.000 TL kira geliri elde etmiştir. Başka geliri bulunmayan
ödevli gayrimenkulü ile ilgili olarak, 2.000 TL harcama yapmış olup, gerçek
gider yöntemini seçmiştir.
Ödevlinin gerçek gider olarak indirebileceği tutar, 2.000 TL tutarındaki
toplam giderin vergiye tabi hasılata isabet eden kısmı kadar olacaktır.
Vergiye Tabi Hasılat = 9.000 – 2.800 = 6.200 TL
İndirilebilecek Gider = (2.000 x 6.200) / 9.000 = 1.378 TL

7. ZARAR DOĞMASI HALİ
Gayrimenkul sermaye iradına konu olan sermayenin kendisinde meydana
gelen eksilmeler zarar sayılmaz ve iradın gayri safi miktarının tespitinde gider
olarak kabul edilmezler.
Gayrimenkul sermaye iradının safi tutarının hesabında giderlerin fazlalığı
dolayısıyla doğan zararlar, beş yılı geçmemek üzere gelecek yıllarda elde
edilen kira gelirlerinden gider olarak düşülebilir. Bu durumun iki istisnası
vardır:
 Sahibi bulundukları konutları kiraya verenlerin kira ile oturdukları
konut veya lojmanların kira bedellerini indirim konusu yapmaları
durumunda bir zarar doğması halinde, bu zararın gelecek yıllarda elde
edilen gayrimenkul sermaye iradından indirim konusu yapılması söz
konusu değildir.
 Konut olarak kiraya verilen bir adet gayrimenkule ait hasılattan indirim
konusu yapılan iktisap bedelinin % 5’i oranındaki tutarın indirilemeyen
kısmı gider fazlalığı olarak dikkate alınamaz.

8. KİRA ÖDEMELERİNDE VERGİ KESİNTİSİ
Gayrimenkul sermaye iradına konu olan mal ve hakları kiralayan Gelir
Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde sayılan kişi, kurum ve kuruluşlar,
kira ödemeleri üzerinden gelir vergisi kesintisi (tevkifat) yapmak
zorundadırlar.
Kiracı olan bu kişi ve kuruluşlar, yaptıkları kira ödemelerinin brüt tutarı
üzerinden % 20 oranında gelir vergisi kesintisi yapmak zorundadırlar.
Bu vergi kesintisi, gelecek aylara veya yıllara ait olmak üzere peşin
ödenen kira bedeli üzerinden de yapılacaktır. Örneğin; 3 aylık veya 1 yıllık
işyeri kirası peşin tahsil edildiğinde, bu durumda peşin tahsil edilen kiranın
tamamı vergi kesintisine tabi tutulacaktır.
Kiracı olan basit usulde vergiye tabi ise, ödemelerden vergi kesintisi
yapma yükümlülüğü bulunmadığından, kira ödemesi üzerinden vergi
kesintisi yapılmayacaktır.
Kiraya verilen gayrimenkulün hem konut hem de işyeri olarak kullanılması
halinde ise; kiralanan yerin tamamı veya bir kısmı işyeri olarak kullanıldığı
sürece, kira bedelinin tamamı vergi kesintisine tabi olacaktır.

9. KİRA GELİRİNİN BEYANI
Beyana tabi geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından ibaret olan
mükelleflerden;
 Bir takvim yılı içinde elde ettiği konut kira geliri, istisna tutarını
(2011 yılı için 2.800 TL) aşanlar,
 İşyeri kira gelirleri üzerinden vergi kesintisi yapılanlardan, kira
gelirlerinin brüt tutarı beyanname verme sınırını (2011 yılı için 23.000 TL)
aşanlar, (Bakınız Örnek: 7)
(Beyanname verme sınırı olan 23.000 TL’nin aşılıp aşılmadığının
tespitinde, gelir vergisi kesintisine tabi brüt kira gelirleri ile konut kira
gelirinin gelir vergisinden istisna edilen tutarı aşan kısmı birlikte dikkate
alınacaktır.)

 Bir takvim yılı içinde mal ve hakların kiralanmasından elde edilen
gelirlerden kesinti ve istisna uygulamasına konu olmayan ve tutarı
beyanname verme sınırını (2011 yılı için 1.170 TL) aşanlar (Bakınız
Örnek: 8)
yıllık beyanname vereceklerdir.
Vergi kesintisine ve istisna uygulamasına konu olmayan kira gelirlerinde
(Örneğin, basit usuldeki mükellefe kiraya verilen işyerinden elde edilen kira
gelirlerinde olduğu gibi) beyanname vermede esas olan 1.170 TL’lik tutar
bir istisna olmayıp, beyanname verme sınırıdır. Bu tutarı aşan bir kira geliri
olduğunda tamamı beyan edilecektir.
Aile bireylerinin her birinin sahip oldukları mal ve haklardan elde ettikleri
kira gelirleri için kendi adlarına ayrı ayrı beyanname vermeleri gerekmektedir.
Beyanname, geliri elde eden aile bireyi adına düzenlenerek imzalanacaktır.
Küçük ve kısıtlıların mükellef olması durumunda bunlar adına verilecek
olan yıllık gelir vergisi beyannamesi veli, vasi veya kayyum tarafından
imzalanır.
Mal ve haklara hisseli olarak sahip olunması halinde, her ortağın sadece
kendi hissesine karşılık gelen kira gelirlerini beyan etmesi gerekmektedir.
(Bakınız Örnek: 5)

10. YILLIK BEYANNAMEYE DAHİL EDİLEN GELİRLERDEN YAPILACAK İNDİRİMLER
Yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlere ilişkin indirimler Gelir
Vergisi Kanunu ile diğer kanunlarda belirtilmiştir. Gelir vergisi matrahının
tespitinde gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden aşağıda
belirtilen indirimlerin yapılabilmesi için yıllık beyanname ile bildirilecek bir
gelirin bulunması ve yapılacak indirimlerin ilgili mevzuatta belirtilen şartları
taşıması gerekmektedir.
Buna göre indirim konusu yapılabilecek hususlar şunlardır:
1- Şahıs sigorta şirketlerine ödenen primler ile bireysel emeklilik sistemine
ödenen katkı payları,
2- Eğitim ve sağlık harcamaları,
3- Bağış ve yardımlar,
4- Sponsorluk harcamaları,
5- Doğal afetler ile ilgili ayni ve nakdi bağışlar,
6- Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve
yardımlar,
7- İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansına yapılan bağış, yardım
ve sponsorluk harcamaları,
8- Diğer kanunlara göre tamamı indirilecek bağış ve yardımlar.

10.1. Şahıs Sigorta Şirketlerine Ödenen Primler ile Bireysel Emeklilik
Sistemine Ödenen Katkı Payları
Yıllık beyanname veren mükellefler, vergi matrahlarının tespitinde
bireysel emeklilik sistemine ödedikleri kendisine, eşine ve küçük çocuklarına
ait katkı payının beyan edilen gelirin % 10’una kadar olan kısmını gelir
vergisi matrahlarının tespitinde indirim konusu yapabileceklerdir. Bireysel
emeklilik dışında kalan şahıs sigortaları için ödenen primlerin ise beyan
edilen gelirin % 5’ine kadar olan kısmı matrahın tespitinde indirim konusu
yapılacaktır. İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplamasında beyan edilen
gelir olarak beyana tabi geliri sadece gayrimenkul sermaye iradından ibaret
olan mükellefler için yıllık gelir vergisi beyannamesinin safi irat satırında yer
alan tutar esas alınacaktır.
Bireysel emeklilik sistemi ile diğer şahıs sigortaları için ödenen katkı payı
ve primlerin birlikte olması halinde matrahtan indirim konusu yapılabilecek
tutar beyan edilen gelirin % 10’u ile sınırlı olacaktır. Bu durumda şahıs sigorta
primleri için % 5 oranındaki sınır ayrıca aranacaktır. Diğer taraftan, indirim
konusu yapılacak prim, aidat ve katkı paylarının toplamı, asgari ücretin yıllık
brüt tutarını aşamaz (2011 yılı gelirlerine ilişkin olarak kullanılacak olan
asgari ücretin yıllık brüt tutarı 9.801 TL’dir).
10.2. Eğitim ve Sağlık Harcamaları
Aşağıda belirtilen şekilde yapılan eğitim ve sağlık harcamaları beyan
edilen gelirin % 10’unu aşmaması şartıyla yıllık beyanname ile bildirilecek
gelirlerden indirilir.
 Eğitim ve sağlık harcamaları Türkiye’de yapılmalıdır.
 Gelir veya kurumlar vergisi mükellefi olan gerçek veya tüzel kişilerden
alınacak belgelerle tevsik edilmelidir.

 Söz konusu harcamalar mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına
ilişkin olmalıdır.
İndirim konusu yapılacak tutarın hesaplanmasında beyan edilen gelir
olarak, yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl
zararları toplamından önceki tutar esas alınacaktır.
10.3. Bağış ve Yardımlar
10.3.1. Sınırlı İndirilecekler
Gelir vergisi mükellefleri, genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel
idareleri, belediyeler, köyler ile kamu yararına çalışan dernekler ve Bakanlar
Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara yıllık toplamı beyan edilecek
gelirin % 5’ini (Kalkınmada öncelikli yöreler için % 10’unu) aşmamak üzere,
makbuz karşılığında yaptıkları bağış ve yardımları yıllık beyanname ile
bildirilecek gelirlerinden indirim konusu yapabilirler.
10.3.2. Sınırsız İndirilecekler
a) Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve
köylere bağışlanan okul, sağlık tesisi ve 100 yatak kapasitesinden az olmamak
üzere öğrenci yurdu (Kalkınmada öncelikli yörelerde 50 yatak kapasiteli)
ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi, bakım ve rehabilitasyon
merkezi inşası dolayısıyla yapılan harcamalar veya bu tesislerin inşası için
bu kuruluşlara yapılan her türlü bağış ve yardımlar ile mevcut tesislerin
faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için yapılan her türlü nakdi ve ayni bağış
ve yardımların tamamı beyan edilen gelirden indirilebilecektir.
Okul, sağlık tesisi ve öğrenci yurdu yapımı veya bu tesislerin faaliyetlerine
devam edebilmeleri için yapılan bağış ve yardımların (harcamaların)
herhangi bir sınırlamaya tabi olmaksızın vergi matrahının tespitinde dikkate
alınabilmesi için bu bağış ve yardımların genel bütçeye dahil daireler, özel
bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler, köylere yapılması
gerekmektedir.
b) Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek
ve vakıflara Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde
bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin maliyet
bedellerinin tamamı beyan edilecek gelirden indirilebilecektir.

c) Genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler, köyler,
kamu yararına çalışan dernekler, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan
vakıflar ve bilimsel araştırma faaliyetinde bulunan kurum ve kuruluşlar
tarafından yapılan ya da Kültür ve Turizm Bakanlığınca desteklenen veya
desteklenmesi uygun görülen çalışmalara ilişkin harcamalar ile bu amaçla
yapılan her türlü bağış ve yardımların tamamı beyan edilen gelirden indirim
konusu yapılabilecektir.
10.4. Sponsorluk Harcamaları
3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve
Görevleri Hakkında Kanun ile 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu
Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamında yapılan sponsorluk
harcamalarının;
 Amatör spor dalları için tamamı,
 Profesyonel spor dalları için % 50’si
yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlerden indirim konusu
yapılabilecektir.
10.5. Doğal Afetler ile İlgili Ayni ve Nakdi Bağışlar
Bakanlar Kurulunca yardım kararı alınan doğal afetler dolayısıyla
Başbakanlık aracılığıyla makbuz karşılığı yapılan ayni veya nakdi bağışların
tamamı indirim konusu yapılabilecektir.
10.6. Türkiye Kızılay Derneğine Makbuz Karşılığı Yapılan Nakdi Bağış ve
Yardımlar
İktisadi işletmeleri hariç, Türkiye Kızılay Derneğine makbuz karşılığı
yapılan nakdi bağış ve yardımların tamamı indirim konusu yapılabilecektir.
10.7. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansına Yapılan Bağış,
Yardım ve Sponsorluk Harcamaları
5706 sayılı İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Hakkında Kanun
uyarınca kurulan Ajansa yapılan her türlü ayni ve nakdi bağış ve yardımlar ile
sponsorluk harcamalarının tamamı gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek
gelirlerden indirilebilecektir.
10.8. Diğer Kanunlara Göre Tamamı İndirilecek Bağış ve Yardımlar
a) Umumi hayata müessir afetler dolayısıyla alınacak tedbirlerle yapılacak
yardımlara ilişkin 7269 sayılı Kanuna göre oluşturulan fona yapılan nakdi
bağışların tümü ile milli yardım komiteleri veya mahalli yardım komitelerine
makbuz karşılığı yapılan ayni/nakdi bağışlar,
b) Yüksek Öğretim Kanununa göre üniversitelere ve Yüksek Teknoloji
Enstitüsüne makbuz karşılığı yapılan nakdi ve ayni bağışlar ile vakıf
üniversitelerine yapılan bağış ve yardımlar,
c) Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununa göre yapılan
bağış ve yardımlar,
d) Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumunun Kuruluşu
Hakkındaki Kanuna göre yapılan nakdi bağışlar,
e) Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanununa göre yapılan
ayni ve nakdi bağışlar,
f) Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Kanununa göre yapılan
ayni/nakdi bağışlar,
g) Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı Kanununa göre yapılan
ayni/nakdi bağışlar,
h) Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanununa göre
yapılan ayni/nakdi bağışlar,
i) İlköğretim ve Eğitim Kanununun 76 ncı maddesine göre ilköğretim
kurumlarına yapılan nakdi bağışların
tamamı indirilebilecektir.
Bağış ve yardımın nakden yapılmaması halinde,
bağışlanan veya yardımın konusunu teşkil eden mal veya hakkın
varsa mukayyet değeri, yoksa Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre
Takdir Komisyonunca tespit edilecek değeri esas alınır.


Editör: TE Bilişim