Tespih çekmek ve tespih kullanmanın bir hastalık olduğunu söyleyen 40 yaşındaki Mustafa Deniz, 18 yıldır tespih işiyle uğraştığını ve tespih çekmenin bir hastalık olduğunu ama iyi bir hastalık olduğunu ifade etti.

Çocukluktan beri tespih işine merakının olduğunu ve 18 yıldır tespih işi yaptığını belirten Deniz; “ Niğde’de ufak bir dükkanımda tespih satışı yapıyorum. Tespih çeşitlerinin yanında gümüş işiyle de uğraşıyorum. Tespih işine çocukluktan beri bir merakım vardı. Benim mesleğim kuyumcu imalatı olmasına rağmen kendi mesleğimi yapmadım ve çocukluktan gelen merakımı ve sevdiğim iş olan tespih işini yapıyorum. İş yerimde tespihlerin tamirini ve satışını yapıyorum. Bu işe aşkla tutunduk. Aşağı yukarı çocukluğumuzdan beri bu mesleğin içerisindeyiz” dedi.

Zabıtadan fırınlara hijyen ve gramaj denetimi Zabıtadan fırınlara hijyen ve gramaj denetimi

Tespih bir tutku değil tamamen bir hastalık olduğunu ifade eden Deniz; “ Tespih tamamen hastalıktır, güzel de bir hastalıktır, herkese tavsiye edeceğim bir hastalıktır. Yıllardır Osmanlı döneminden bugünümüze gelmiş geleneksel bir kültürümüzdür. Tespihleri hastalık olmasının sebebi ürünlerin doğal olması, orijinal olması ve direk strese birebir olması yani doğaya doğadan çıkması ürünlerin, şifa kaynağı olmasıdır.

En çok revaçta olan tespihimiz damla kehribarı. Eski zamanlarda başı ağrıyanlar veya guatr hastalığı olanlar bunu kolye olarak kullanırlarmış. Dükkanımızdaki en pahalı tespihimiz Osmanlı döneminde yapılmış olan bayanların taktığı kolyeden imal edilmiş günümüze kadar gelmiş en eski en değerli tespihtir, fiyatı ise 9 bin TL’dir. Bunları elinize aldığınız zaman zaten size verdiği hissiyat her şeye değer. Tespih bir araba tutkusu gibidir. Nasıl eski model bir arabanın içine oturduğunuz zaman nasıl rahatlıyorsanız, tespih hastası da tespihi eline alınca rahatlama duygusu gelir” dedi.

Editör: TE Bilişim