Niğde’de 54 yaşındaki emekli İsmail Aslan, 40 yıldır kâğıt ve metal para koleksiyonunu yapıyor. Koleksiyonunda 1934’lü yıllardan günümüze kadar para bulunan Aslan, şimdilerde ise eksik olan paralarını tamamlamaya çalışıyor.

Niğde merkezde bulunan evinde eşi Ayşegül Aslan ile birlikte yaşayan İsmail Aslan, “ ben Astsubaylıktan emekliyim. 14 yaşında bir yakınımız tarafından bu para koleksiyonu işine başladım. 14 yaşımdan bu yana eski paraları toplayıp koleksiyon yapıyorum. Yıllarca hem çalışıp, hem de eski metal ve kağıt para topladım. Yıllar geçtikçe de para koleksiyonum çok zenginleşti ve büyüdü. Şimdi elimde yüzlerce eski metal ve kağıt para var. Emeklerim boşa gitmedi, önemli bir birikime sahip oldum. Para koleksiyonum da şimdilerde eksik olan paraları tamamlamaya çalışıyorum şu korona virüs nedeniyle evde çıkmadığım için” dedi.

Çocukluktaki hevesinin daha devam ettiğini belirten Aslan; “Çocukken birkaç tane toplamaya başladım ve şimdi koleksiyonumda madeni para olarak 100’ü geçkin madeni para var. Ayrıca kâğıt para olarak ise 50’ye yakın var. Ankara Kızılay’da gezerken orada koleksiyoncular vardı alamazdım çünkü paramız yoktu. Heves ettim çalıştım harçlıklarımı biriktirip aldım. Bizden sorası kuşakları örnek olması için topluyorum. Bizden sonraki kuşaklar görsünler incelesinler. Osmanlı döneminden paralar var, Türkiye Cumhuriyetinin 1.2.3.4 ve 5’inci emisyonları var ama ben onları alamıyorum çünkü çok pahalı. Bende gücümün yettiği kadar biriktirebildiğim kadar biriktirmeye devam edeceğim. Koleksiyonculuk bir derya buna paralarda yetişmez ömürde yetmez. Bizde gücümüzün ve paramızın yettiği kadarını alıp koleksiyonuma koyuyorum. Bunlar bizim torunlarımıza kalacak, yani bir şekilde tarih aktarımı yapıyoruz diyebiliriz” dedi.

Eski paraların, kuruşların, delikli paraların, hepsinin ayrı ayrı hatıraları olduğunu belirten Aslan, “, koleksiyonuma eski paralar katmak için araştırmalar yapmaya devam ediyorum. Topladığım paralar, millet olarak bizlerin, yokluklarına, fakirliklerimize, sıkıntılarımıza, darbelerimize ve hatta çocukluk dönemlerimize şahitlik etti. Elime çocukluk günlerimde babamın verdiği metal paralar geçtiğinde o günlerime geri dönüyorum. Eski paralarla uğraşırken, zamanın nasıl geçtiğini de anlamıyorum. Paralarımı satıp para kazanayım diye bir düşüncemde yok ” diye konuştu.

Koleksiyonda 1934 yıllardan kalma paranın olduğun belirten Aslan; “ elimde Osmanlıdan kalma paraların yanı sıra 1934 yıllardan kalma paralarda var. Ayrıca seri olarak olanlarda var. Mesela 25 kuruş 1959’dan 1977’ye kadar, 1 liramız ise 1959 yılından 1980 arası seri olarak var. Yani 1934 yılının 100 kuruşu var. Tabii eksiklerimde var onları tasvip edip tamamlamaya çalışıyorum. Benim gibi her emeklinin mutlaka ilgileneceği bir şeyler olmalı. Emekli oldum diye evin bir köşesinde oturmak, kahvehaneleri doldurmak bizim işimiz olmamalı” şeklinde konuştu.

Editör: TE Bilişim