Ramazan, oruç tutulan aya verilen addır. Lügat anlamı ise “ yanmak” demektir. Bu ayda hakkıyla oruç tutup, günahlarına tövbe edenlerin, günahları yanar, yok olur. Yüce Allah (cc) Kuran-ı Kerimi’nde “ Ey iman edenler, oruç ibadeti sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı, takı korunasınız” diye buyurmaktadır. Bu nedenle Ramazan on bir ayın sultanıdır
Oruç, İslam’ın beş temel şartından biridir. Bu ay bereketli ve faziletlidir.
Oruç, insana sabrı telkin eder, merhamet duygularını artırır, açlığın ne anlama geldiğini hatırlatır ve muhtaçlara karşı oruçlunun bakış açısı değişir.
Hz. Muhammet (SAV); “Kim yalan söylemeyi, yalanla iş yapmayı bırakmazsa yüce Allah o kimsenin yemesini, içmesini terk etmesine önem vermez”  buyurmaktadır. Özellikle riya ile kul hakkı yiyenlerin vay haline!
Bir gönül adamı İslam-ı anlatırken;“Müspet ilimin derinliklerine inildikçe, İslam’ın gerçek hüviyeti ortaya çıkar” demektedir.
İslam, akıl ve mantık dinidir. İnsanlığın hayrına hizmet eder. İnsanların zararına olan her şeyi yasaklar.
Oruç’un beden, ruh, İrade ve düşünce sağlığına dair faydaları vardır;
Ramazan ayı, sağlığımız için bir tatil ayıdır. On bir ay durmadan çalışan mideler bu ayda rektifiye edilmektedir. Sigara, içki ve kumar gibi zararlı maddelerin terk edilmesine de fırsat doğmaktadır.
Bir kimse aşırı zayıf, kansız, tüberküloz, yüksek tansiyon, kalp hastalığı, felç, ülser, böbrek, şeker rahatsızlığı geçiriyorsa, orucunu tutmaya bilirler, yâda doktor kontrolünde tutabilirler.
Orucunu tutamayacak durumda olanlar, bunun karşılığında fakirlere, ücret ödemek suretiyle bu ibadeti yerine getirirler. Böylece sosyal bir problemin çözümüne de yardımcı olurlar. Orucunu tutamayan kişi yoksulsa, Yüce Allah’a dua etmek suretiyle bu borcundan kurtulur.
Ramazan, özellikle karşılıklı sevgi gösterilerinin sunulmasına vesile olmakta ve bunun beraberinde. kişilerin hırs ve kıskançlıklarını yok etmektedir.
Ramazanda insan, kendisini kontrol altına alır. “Tok açın halinden ne anlar” Peygamberimiz (SAV) “komşusu açken kendi tok yatan bizden değildir” buyurmaktadır.
Oruçlu insan, mis gibi yiyecekler karşısında, aşırı isteklerine set çekmesini bilir ve irade dirayetinin zaferini görür
Oruçlu bir kimse, akşamüzeri, açlığın doruk noktasında, birçok aç ve sefil insanların çektiği acıyı, evine ve çocuklarına bir lokma ekmek götüremeyenlerin halini hisseder ve ona yardım elini uzatmayı arzu eder.
Oruçlu insan, hoş görülü olur, ruhen olgunlaşır ve hiçbir zaman gösterişe yer vermez ve fakirlere yardımcı olur. Aylarca arayıp sormadığı akraba, eş ve dostunu bu mübarek günün getirdiği zengin sofralara konuk eder
Ramazanda yoksulu gözetip, oruçluya iftar verenin günahları af olur.
Ramazanda Cennetin kapıları sonuna kadar açılır ve Cehennemin kapıları kapanır. Çünkü Kuran-ı Kerim bu ayda indirildi.
Ramazanın birinci günü Cenabı Allah insanlara rahmet eder. Bu ayda oruçlunun ağız kokusu, misk kokusundan daha güzeldir. Melekler her gece ve gündüz oruç tutanların af edilmesi için dua ederler İlahi emirde; “Eğer İnsanoğlu Ramazan ayındaki sevapları bilseydi, bütün senenin Ramazan olmasını isterdi ” Yüce Allah Ramazanın her gecesinde üç kez;” Benden bir şey isteyen var mıdır?  İstediğini vereyim. Tövbe eden var mıdır? Tövbesini kabul edeyim “ buyurmaktadır.
Oruçlu insan, “eline, beline, diline sahip olması” gerekir Bu ayda iftar yemeğini özlemle beklemenin heyecanını, teravih namazının huşu ile kılmanın mutluluğunu ifade edebilmek el betteki kolay değildir.
Özet olarak ramazanda huzur, mutluluk, sevgi, saygı ve hoşgörü vardır. Bu vesile ile okurlarımın Ramazanlarını, en içten dileklerimle tebrik eder, bu mübarek ayın vatanımıza, milletimize, hayırlar getirmesini dilerim.