Niğde’ nin büyüyüp gelişmesi için neler yapılabilir diye bir soru sorulsa benim tek bir cevabım olurdu. “İNSANLAR HADDİNİ BİLECEK” 
 
Öyle ki bu cevabı verenlerin sayısının artmasıyla doğru orantılı olarak da tüyümüzü kıpırdatmamıza gerek olmadan şehrimiz büyürdü. 
 
Kötü yönetilmişiz. Öyle nutuk atmaya, nara atmaya ahkam kesmeye falan gerek yok. 
 
İmam efendi eşliğinde siyasetçisinin, idarecisinin yağmur duasına çıkar gibi ellerini havaya kaldırıp açılışı yapılan berber dükkanının, kuruyemişçi dükkanının, giyim mağazasının, köftecinin işlerinin iyi gitmesi için Allah’ a dua etmesiyle olmuyor bu işler beyler. (Ortada dua falan da yok da hani görüntü olsun) Allah açılışı yapılan dükkanın işlerini iyi etsin de diğerlerinin canımı çıkarsın. Memlekette iş yok, güç yok, nüfus yok, para yok pul yok millet ne yapacağını şaşırmış elleri havaya kaldırınca köfteci üç kuruşa beş köfte satacak var mı öyle yağma. 
 
Beleş  meyve suyu  kutusuna pipeti sokup içmeye bayılıyoruz, dibine kadar çekiyoruz aman zayi olmasın. Memlekette meyva suyu kutusu gibi büzülüyor sonra.. 
 
Esnaf yazık dikmiş gözünü  üç beş öğrenciye eh o da olmasa tam kasaba. Artık al sabunu ver  entariyi.  
 
Bir de köylü var. Hele bir de patates para etse… Patatesin para etmesi için hep beraber eller havaya kaldırılsa hani. Kimsenin aklına gelmiyor galiba. . 
 
Allah aşkına imam efendi eşliğinde memleketin nerde siyasetçisi idarecisi bir sürü  başkanı    (her yer başkan millet birbirine habire başkanım diye hitap ediyor) hep beraber ellerini havaya kaldırıp Allah’a dua etse yarabbi şu patates bir para etse diye. Belki işe yarar
 
Garibim köylü patatesini ekerken ne bilsin bir şehir onun gözünün içine bakar. O tedaş  borcunu ödemenin peşinde koskoca(!) bir şehir de patatesin para etmesinin peşinde. Peki patatesin para etmesi için bu güne kadar ne yapıldı? Kimsenin böyle bir derdi oldu mu? Bu patates agani naganigili diyen kim çıktı. Hani benimkisi latife.
 
Bu işe akıl erdirecekler bir çuval beleş patates gelse de yesek modunda.
Elalem dinamit patlatıp açılış yapar bizde de kurbanın kanı milletin ağzına yüzüne sürülür.  
 
Memleketin makus talihi değişmeyecekmiş. Değişmez tabi.  
Mantık fabrikanın kapısından daha girer girmez orada bulunan elektronik kantara çıkıp kaç kilo olduğunu öğrenmek. Yoksa sanayi sanayici falan hava. 
‘’Anaaa makinaya bak la vaşşş’’  İşte bizi özetleyen cümle bu 
 
Makinaya bak.. Yani o makinanın nasıl yapıldığına yönelik hayranlık ifadesinin cümle olmuş  hali. Adamlar yapmış hadisesi. 
 
Yapar tabi. Onlar da disiplin var. Bilgi birikimi var. Habire üretiyor ve geliştiriyor. Ama her şeyden önce İnsanlar hadlerini biliyor. 
 
Biz de siyasetin orasına burasına biraz bulaşmış birine hadi seni başbakan yapıyoruz dense sevinçten havalara uçar. Ben bu işe layıkmıyım koskoca ülke o kadar insan, ermeni meselesi, Kıbrıs Ortadoğu vız gelir tırıs gider…
 
Onlar ne ki?!  
 
Şu kadar şehirli o kadar köylü arkamda ben bu işi kimseye yedirmem…
 
Yedirilmeyecek iş bu siyaset.. İyi canım kimsenin bişi yiyip içtiği yok zaten sayenizde. Al yanına 5-10 adam gövde gösterisi yap “ Biz Allah rızası için hizmete talibiz, hizmet için varız, tek rüyamız halka hizmet“ gibi içi boş komik laflar et. Partilerin yönetimine doldur adamlarını, yaz akrabalarını da delege. İşe yarayacak insanları tukaka yap, kavga çıkar küstür. Sonra memleket gelişecek büyüyecek… n.h büyür


02/04/2010