Hayat, onurlu bir şekilde ölmeye değer,
emperyalistlerle işbirliği yaparak küçülmeye değmez
 
¤ Türk – İslâm Ülküsü isimli eserinin 111. sayfasında Seyyid Ahmet Arvasi :  “Bilhassa iki asırdan beri dünya milletleri, büyük  sermayedârların (kapitalistlerin) gücü ve istismarı  karşısında tarifsiz ıstıraplar duymaktadır. Bugün «uluslararası  şirketler»  adı altında dünyayı pencerelerine alan bu kapitalistler, isterlerse cihan harpleri çıkarabilmekte, isterlerse hükümetler yıkıp , devletleri ve milletleri bölmektedirler. İsterlerse satın aldıkları ve kiraladıkları kadrolarla bir milletin dinini, dilini vicdanını   yakalayabilmektedirler.”
 
¤  Türk – İslâm Ülküsü isimli eserinin 111. sayfasında Seyyid Ahmet Arvasi :  Sermayelerini ve zenginliklerini bir tahakküm (baskı) aracı haline getiren zümreler karşısında, insanlar ne yapacaklarını bilemiyorlar. Kapitalizmin bu zulmü karşısında insanlar, farklı biçimde düşünmeye ve hareket etmeye istidatlıdırlar. Bu, şaşkın halde bulunan kitleleri, istismara hazır olan siyasi ihtirasları düşünürseniz, bu farklı düşünce ve hareketlerden nerelere varılabileceğini ve hattâ varılabildiğini kolayca görmek mümkündür.
 
¤  Türk – İslâm Ülküsü isimli eserinin 112. sayfasında Seyyid Ahmet Arvasi :  «Üretim araçlarının mülkiyeti» meselesi, namuslu devlet adamları, fikir adamları, ekonomistler ve siyaset sosyologları için, bugün en önemli konulardan biri olmakta devam etmektedir. Hiçbir namuslu devlet ve fikir adamı, insanları ve milletleri «dünyaperest» veya «partizan» bir zorba sınıfının tahakkümüne, zulmüne ve insafına terketmek istemez.
 Kendi kendimizi aldatmayalım
 Türkiye’nin çevresi çökertiliyor. Türkiye yalnızlaştırılarak tehlikeli bir geleceğe itiliyor. Irak’ın, Lıbya’nın, Filistin’in, Pakistan’ın, Afganistan’ın başına gelenler, önce İran’ın, sonra da Türkiye’nin başına gelecek...
AKP ile emperyalizmin Türk ordusuna savaş açması bugünkü şartların oluşturulması içindi. Yani emperyalist  isteklere cevap verebilen, Türkiye’nin stratejik hassasiyetlerini ikinci veya üçüncü plana atabilecek bir yapılanma için ordumuzun en üst kademelerinde bulunan komutanların tutuklandıklarını görüyoruz.
Emperyalizm nasıl kendi ordusunu, vatanseverlerini AKP’ye dövdürüyorsa, Libya Müslümanları da AKP eliyle dövdürülecek.
Dünya Müslümanları AKP ile Türkiye’nin sürüklendiği bilinmezlikleri yakından izliyor.
Ordusu içten çökertilmiş, güvenliğini sağlayacak kurumları imha edilmiş, insanları birbirine düşürülmüş bir ülkenin işgali yani ele geçirilmesi hiç zor değildir.
 İrademizi kullandığımız ölçüde kişiliğimizi belirleriz.
Bunun için önce hukuk, yargı, milli eğitim, yazılı ve görsel yayınlar ele geçirildi. Gece yarıları yapılan baskınlar halkı sindirmiş, insanlar susarak karanlık geleceğin kapılarını açma yönünde ister istemez destek olmaktadırlar!
Libya kan gölü içerisinde...
T.B.M. Meclisinde bu kanlı manzaraların, acılı sahnelerin, insanlığın sükut ettiğine dair saldırıların genişletilmesi için emperyalizme destek kararı alındı! 
Yani Müslüman’ı Müslüman’a dövdürmeyle ilgili yıllar öncesinde sergilenen projeleri hiç izlediniz mi? Maymunu maymunlara yedirten filmler, hedef seçilen bir doktoru hastalarını çoklaştırarak delirten senaryolar mutlaka irdelenmelidir. Bizi kahvehanelere kapatmak, kitaptan, eğitimden, dinden ve birbirimizden uzaklaştırmak, üstü örtülü, Allah’la, Peygamberle ilişkileri olmayan cemaatleşmelerle bölmek, eğitimi, adaleti yozlaştırmak, kapalı fikirlerin veya alanların içerisine hapsetmek, nefsimizin ya da arzularımızın içerisinde eritmek, kardeşliği, dostluğu, sevgiyi ayaklar altına aldırtmak emperyalizmin bizim üzerimize örttüğü örtülerden sadece bir kaçıdır! Biz Kabe’yi bu yüzden göremiyor, evliyalarla dertleşemiyor, şehitlerle konuşamıyoruz. Kuran’ı bizden koparan unsurlara sımsıkı sarıldıkça, kişiliğimizi, dinimizi, değerlerimizi kaybediyoruz!
Olup bitenlere bakarak, çıkar ilişkilerinizi ve korkularınızı bir kenara bırakmalısınız. Geciktirdiğiniz irdelemeler, zalimlere ve haksızlıklara yaptığınız katkılar ya da destekler olumsuzlukları geliştiriyor... Siz bugüne kadar ki tavırlarıyla AKP yöneticilerini İslam’ın içinde gördüğünüz müddetçe kendinizin İslam dışına sürüklendiğinizi artık bunca olup bitenlere bakarak düşünmek zorundasınız!
Günahlarını süreklileştirenler, kötülüğün yayılmasına da sebep oluyorlar!
Kainat sahipsiz değildir. Teknolojik gelişmeleri kullanarak kendilerini dev aynalarında görenler, koruma ordularıyla kendilerinin korunduklarını zannedenler gözle görülemeyecek kadar küçük bir mikrobun saldırısından kendilerini koruyamazlar.
Türkiye ekonomik olarak, kültürel açıdan, ahlaken, hukuken çökertilmektedir. AKP yöneticileri 8 yılda bir tek fabrika dahi açmamış, aksine Cumhuriyet döneminde kurulan bütün fabrikaları satarak devleti büyük ölçüde fakirleştirmişlerdir. 
Libya’ya yardım için değil, Libya halkına bomba yağdıranlara destek olmak için gidiliyor! 
Irak’ta bir açıklamaya göre bir buçuk, bir başka açıklamaya göre de  üç milyon insanın katledilmesinin dayanağı BOP projesine «eşbaşkan» olan Recep Tayyip Erdoğan bu desteğini dua ile perçimlemiş ve  «Irak'ta savaşan ABD'li kahraman bay ve bayan askerlere, en az  zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz.» şeklinde yakarışta bulunmuştur.
Müslümanları daha rahat ve daha kolay öldürmeleri için «Irak savaşında ABD askerlerine, İncirlik hava üssü kullandırıldı ve buradan 4 bin 990 çıkış gerçekleştirildi.» Irak’ta problemler bitti mi? Irak bölüme tehlikesiyle karşı karşıya ve cinayetler birbirini takip ediyor... 
Demokrasi getireceğiz, halkı kurtaracağız diye girdikleri yerlerde katliamlar ve işgaller yapılıyor... Yağmalamalarla fakir ülkelerin tarihi ve kültürel ya da yer altı zenginlikleri emperyalist ülkelere taşınıyor. Müslümanların diktatörlerin ellerinde çaresiz bırakılmasına da aynı emperyalist güçler sebep olmaktadırlar. AKP ile Türkiye’de gerçekleştirilmekte olan bir baskı rejimi ise ne yazık ki görülememektedir. Haziran seçimlerinde AKP’yi iktidardan uzaklaştırmakla sorunlar önemli ölçüde çözümlenecektir. Avrupa’da kendileriyle bizzat konuştuğum yazar ve sanatçılar  tarafından dahi Türkiye’nin AKP ile uçuruma sürüklendiği ifade edilmektedir. Onlar AKP’li yöneticilerin İslam’dan uzak olduklarını da açıkça söylemektedirler. 
Libya savaşının patronu ABD’dir. Libya’ya yapılan saldırılar dünya hakimiyeti için atılan adımlardan biridir.  Libya’nın petrol ve yer altı zenginliklerini ele geçirme girişimidir. Recep Tayyip Erdoğan bu katliam girişimlerinde rol almakta, BOP eşbaşkanlığı görevini pekiştirme telaşındadır. Dünyanın her yerinde Türkiye’nin de  bölünmesi ve parçalanması konuşuluyor!
Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’yi tehlikeye sürüklemektedir. Haçlı savaşı diye ilan edilen bir savaşa katılmak, buna öncülük yapmak ateşle oynamak demektir.  Türkiye çok boyutlu katkıda bulunacak deniliyor tezkerede! Batı ittifakı içinde Türkiye’nin yerini korumak için bu atılıma girişildiği belirtiliyor!
 
T. B. M. Meclisinde görüşülmeden savaş gemilerinin Libya’ya gönderilmesi ise  mutlaka sorgulanmalıdır. Milletvekilleri ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin üstünde hukuksuz ve izahı olmayan tavırlar sergilenmektedir! AKP yöneticileri suç işlemektedirler.
AKP  gelecekte «yolsuzluklar ve sorunlar partisi» olarak anılacaktır!
Libya’da dünden itibaren her  Müslüman’ın ölümünden  Anayasaya aykırı bir emri «bir gün öncesinden» yerine getiren Türk Silahlı Kuvvetleri ile  «bir gün öncesinden TSK’ya kanunsuz emir veren» AKP yöneticileri ve bugün «bir gün öncesinden TSK’ya kanunsuz emir verildiğini bilerek» tezkereyi onaylayan milletvekilleri sorumlu olacaklardır!
ALLAH «ya Müntekîmü’dür!»
 
Ankara, 24.03.2011
 
 
 
Selam ve sevgilerimle.
 
Üzeyir Lokman ÇAYCI
İç Mimar – Endüstri Tasarımcısı
55, rue Louise Michel
78711 Mantes la Ville
FRANCE
  
------------------------------------------------------------
 
------------------------------------------------------------
 
 Resim : Üzeyir Lokman ÇAYCI