Borun Sesi Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve NGC Başkanı Alpaslan Düzgün yazdı. 

SATILIKLAR, SATILANLAR, SATIN ALANLAR


 Satılık olayı yüz yıllar önce Lidyalıların parayı bulması ile başladı. Bunda önceki dönemde alış verişler takas usulü ile olurken bu dönemden sonra paranın bulunması ile alış verişler takas yöntemi ile değil, para ile yapılmaya başlandı.


Satın alma işi geçen her yüz yılda bir derece daha değişerek artık parayla satıl alma devri de sona erdi ve çıkar menfaat uğruna hem de para kullanılmadan alım satımlar başladı. Son günlerde öyle durumlarla, öyle kişilerle karşılaşıyorum ki kimileri satın almaya çalışıyor, kimileri kendisini satmaya…

Haliyle merak ediyorum ve geçiyorum bilgisayarımın başına, googleye satmak nedir diye yazıyorum işte çıkan sonuç. Satmak; “Bir değer karşılığında bir malı alıcıya vermek, Kendinde olmayan bir şeyi var gibi göstermek, taslamak, Bir kimse, kendini veya başkasını olduğundan daha önemli, yetkili ve değerli göstermek,  Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek” Sanırım yazıma en çok uyacak anlamı ise “Bir çıkar karşılığında bir şeyi gözden çıkarmak, feda etmek” anlamı tam oturuyor.

Artık günümüzde gazetelere, radyolara ve televizyonlara “satılık adam var” ilanı verecek duruma geldik; satılıklar yüzünden… Kimileri dönerli koltukları için satışa çıkıyor, kimileri para pul için, kimileri ise mevki makam uğruna değerlerini, düşünceleri ve geleceklerini satıyorlar. Bu tip insanları gördükçe midem bulansa, bu tip kişilerden tiksinsem de bu tip kişilerin sayıları her geçen gün bir az daha artıyor. İşin en üzücü yanı ise, satılıklara neden kendini, düşünceni, değerini, inancını, geleceğini, fikrini, zikrini, satıyorsun dediğimde, gayet rahat ve geniş bir tavırla “yok öyle bir şey, ne satması ben hala eski benim. Eskidende sağcıydım, yine sağcıyım, eskinden de solcuydum yine solcuyum” diyecek kadarda zavallı oluyorlar. Kim bu kişiler dediğinizde ise çok uzağa gitmenize gerek yok, hemen yanınıza, sağınıza, solunuza bakın. İlla ki bir satılan insan bulacaksınızdır. 

Satılanlar kadar satın almak isteyenlerde yok değil. Vermiş olduğu vaatler, çıkarlar uğruna insanları satın almak isteyenler ise en az satılıklar kadar revaçta. Kimileri parti ile satın almaya çalışıyor, kimileri inanç, kimileri para ile satın almaya çalışıyor, kimileri mevki makamla… Üzülüyorum, şu tertemiz dünyamızda, beyni, düşüncesi, fikri, yapısı, kalitesi düşük insanların kendilerini bir çıkar karşılığında satmalarına üzülüyorum… ne diyelim satan ve satılanlar bu işten memnun oldukça, sırf mevki makam için kendilerini sattıkça, sırf çıkarları uğruna  o dik duran başlarını deve kuşu gibi kuma gömmelerine rağmen çıkıp ta çok iyi bir şey yapmışçasına meydanlarda gezdikçe, daha çok insan satılır bu dünyada… Vay memleket vay…! Ne hale geldik. Yazık kendini satanlara ve yazık insanları çıkarları doğrultusunda satın alan ve almaya çalışan zihniyete…..


Satılmamak dilek ve temennisi ile….



Editör: TE Bilişim