İnsan için su, aş, güvenlikli bir yaşam yeri önemli olmuş, üretim ile paylaşım sorunlarında başlangıcı ve İnsan çoğaldıkça sorunlaşmış. Sorunlaşmanın sarmalı ise hiç azalmadan süregelmiş.  Yönetenler, yönetenlerin kuralları,  yasalar, yasaklar insanlık tarihinin önemli sayfaları arasında yerini almış. Süreç devam ediyor. Kurallara karşı duranlar, ya da buyruklara kafa tutanlar tarihin her evresinde acımasız baskılara, işkencelere, saldırılara uğramış. Doğru söylediği yok edildikten sonra fark edilenlerden kimileri günümüze değin adları ile yaşayarak gelmişler. Bilge kişilerinde düzene karşı duruşları bir yerde onların ölümsüzlüğünün de yolunu açmış.

İlkesi gerçek bilgelik ve boyunduruk altında yaşamayı kabul etmemek olan Tyanallı Apollon’da  sözünde söylediklerde otoriteye karşı bir duruş var. Diktatörlerin karşısında boyun eğememesi ve özgürlük yanlısı bilge kişisi olarak yaptıkları ile dönemine damga vurmuş.

  Prof. Dr Asım Tanış ve Aytunç Altındal  Tyanallı Appolon ile ilgili  ciddi araştırmaları oldu. Yurt dışında 200 üzerinde adına kitap yazılan Tyanalı Appolon bilgisini herkese dağıtırken ne zenginlerin kapısına koşuyor, ne de güçlülerin koltuğu altına sığınıyordu.Bu duruşu ile toplumda davrnışları ile dikkate alınan kişi oluyordu.

Tyanalı Appolon  gösterdiğine inanılan mucizeler de günümüze değin aktarıla gelendi. İsa ile yaştaş olan Appolon, şiddete karşı idi ve şiddetin kökünü kazımak için mücadele etmişti. Hukuka inanıyordu ve  yasaları güçlendirmesi için çalışmalarda bulunmuştu. Doğa güçlerini tarayarak ve maddeden yararlanarak ortaya koydukları onun toplumda farklı bir konuma da taşımıştı. Öyle ki seli, kasırgayı önlediği, depremleri durdurduğuna inanılır bir duruma ermişti. Efesi veba salgınından kurtardığı, Bizans’a hiç gelmemekle birlikte orayı yılanlardan kurtardığı gibi anlatılarda yer tutuyor. Hatta Roma imparatoru Aureliano yerle bir etmek için kuşatmayı planladığı Tyana’yı (Kemerhisar)tasarlarken de rüyasında Appolon’u görüp onun uyarısı ile bu düşüncesinden vazgeçerek Tyana’yı onarttığı ve yıkmadığı da anlatılandı. Appolon et yemediği ve doğal beslendiği için ilk vejetaryen olduğu da iddialar arasında. Bu gibi konularda  özellikle Prof. Dr Asım Tanış yazdıklarından yararlanmak olası.

Appolon bir özelliği de boyunduruk altında yaşamayı kabul etmemesi. Özgür, yaşadığı çevreyi koruyacak kadar bilinçli, insanlara sorun çözücü olarak bir doktor, mucizeler ile de olağanüstü becerilere sahip bir bilge kişi aynı zamanda  Barış, insan yaşam ve kuralları gibi konularda özlü sözlerinde yol gösterici.

 Tyanalı Appolon  (Nouveau Larousse İlleustre, cilt 1.)’ de yer alan bilgilere göre ‘Meşhur yeni Pytagoricien filozofu olup Kapadokya Tyana Köyü’nde Miladın başlangıcına doğru doğmuştur. Pek genç olarak Pytagora’nın mesleğine sülük etmiş, Küçük Asya’yı Babilonayı dolaştıktan sonra Hindistan’a giderek Brahmanes’in mezhep esaslarını tetkik etmiştir. Her gittiği yerde Pitagoranın ahlak akide ve esaslarının ıslahını ihtar ve tavsiye ederdi. Mürşidinin esaslarını takiben, şarap ve kadınlarından sakınır, sebze ile geçinirdi. Mallarını fukaraya verirdi. İbadethanelerde yaşardı. Fitneleri  yatıştırırdı.İnsanları terbiye ederdi.yalın ayak yürürdü.,saçlarını uzatırdı. Roma İmparatoru Donitien’in tazyik ve katibatını büyük bir cesaretle tahammül ederdi. Appolonias bir Pitagor mektebi tesis ettiği Ephese’de ölmüştür. Şerefine heykeller dikilmiş ve mabetler inşa edilmiştir. Tiyanalı Appolonias’dan ancak 48 mektup kalmıştır.”  Diye tanımlanıyor. Adına 200 üzerinde yazılan kitap olan Tyanallı Appolon ile ilgili Prof. Dr Asım Tanış yazdıklarında seçtiklerimden.

Tyanallı Appolon der ki-“ -Neron’a korkutma gücünü veren Tanrı, bana ondan korkmama gücünü vermiştir….Yasa Sana da Geçerli Olsun! Var olan Yasaları Çiğnemezsen İyi Bir Yasacı Olursun! Ey Yönetici, Çok Kötü Yöneticilerden, Nasıl Yönetilmemesi Gerektiğini Öğrenmişsindir! Bedensel Özgürlük Olmadan Ruhsal Özgürlük Olmaz! Diktatörlere Korkutma Gücünü Veren Tanrı Bana Bu Korkuyu Duymama Gücünü Vermiştir! Yeryüzü Diktatörünse, Saklanarak Yaşamak Değil, Açıkta Ölmek, Daha Soylu Bir Davranıştır! İki Çeşit Diktatörlük Vardır: Neron’un ki Gibi Olan Diktatörlükler, Kişiyi Yargılamaksızın, Ölüme Gönderirler!  Tiberio’nunki Gibi Olan Diktatörlükler İse, Kurbanlarını Mahkemeye, Yargıç Önüne Çıkardıktan Sonra, Ölüme Yollarlar!Bunların İkisi De Uğursuzdur!…