Bilinmelidir ki, hükümetler değişir, politikalar, sistemler, kanunlar, yönetmelikler değişebilir. Ama Türk devlet geleneği asla değişmez ve değişmemelidir.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ;“Ben Türküm Türk ezansız olmaz, ben Türküm Türk esir olmaz, ben Türküm Türk bayraksız olmaz,  ben Türküm Türk hürriyetsiz olmazdedi ve  onun bu sözleri Baronların hoşuna gitmedi, faili meçhul cinayetin kurbanı oldu.
 Dış güçlerin baskısıyla, bu ülkede bazı rant çevreleri, basın kartelleri, siyasi kirliliğe sebep olan birtakım politikacılar, ülke gerçekleri söz konusu olduğunda “ yel geldi mi derede, sel geldi mi tepelere çıkmaktadır” Oy zamanı gelince hamaset yoluyla duygu sömürüsü yaparak ”mangalda kül bırakmazlar”.
Türkiye üzerine oynanan oyunlar sadece bunlardan ibaret değildir. AB, ABD, BM, Dünya Kiliseler Birliği, Yahudi Baron teşkilatları İstanbul’daki Patrikhaneye maddi yardım yapmakta adeta birbirleriyle yarışmaktadır. Acaba neden? Gayeleri eski Bizans’ı yeniden canlandırmak mıdır?
Karanlık güçler Türkiye üzerinden taviz üstüne tavizler almaya yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Doğu’da Ermeniler, verimsiz Türk arazilerini, boş köyleri iyi para vererek satın almakta, Urfa’da İsrail devleti, Orta Doğunun en büyük kadın doğum hastanesini kurup, doğum yapacak kadınları helikopterle buraya getirip doğum ve kayıt işlemlerinden sonra geri götürmektedir. Yahudiler Güneydoğu Anadolu’nun kendilerine ait olduğunu iddia etmektedir.
Devlete ait kurumlara gelince; Telsim, Türk Telekom Araplara, Kuşadası Limanı, C.Bank İsrail’e, İzmir Limanı Hong Kongluya, Araç muayene işi Alman şirketine, Başak Sigorta, TEB Fransızlara, Avea Lübnan’a, Petkim Ermeni şirketine, Finansbank, Alternatif Bank Yunanistan’a, Oyakbank, Dışbank Hollanda’ya, Denizbank Belçika’ya, MNG Bank Lübnan’a, Yapı Kredi'nin yarısı İtalya'ya. Turkcell Rusya’ya, Garanti'nin yarısı,  TGRT (Fox) Amerikalılara verilmiştir. İşte bu bizim milli duruşumuzdur!
Türkiye’de Bor madeni rezervi Dünya ölçeğinde yüzde 70`ine sahiptir. Uluslararası teröristler Türkiye uyanmadan bu kaynağı ele geçirmeyi planlıyor. Bu bilgi, TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi verilerlilerine dayanmaktadır.
TBMM inden geçirilen Vakıflar yasası Türk milletinin kalbine saplanan hançer gibidir. Görülüyor ki, çıkarılan Vakıflar kanunu, azınlıklara geniş haklar tanımıştır. İstanbul’da ve diğer illerimizde en değerli taşınır-taşınmaz mal ve mülklere bundan böyle Rum Patrikhane Vakıfları sahip olacaklardır. Sırf İstanbul’da 167 vakıf arazisi resmen. Fener Rum Patrikhanesine aktarılmıştır.
Azınlıkları ve Avrupalı dostlarımızı memnun etmek için çıkarılan Vakıflar kanunu Atalarımızın kemiklerini sızlatmış ve bu milletin geleceğine ipotek konmuştur.
Ben her türlü ayrımcılığa karşıyım ama ben bir Türk’üm, Türklüğümle de gurur duyuyorum. “Kişi kavmini sevmekle kınanamaz” diyen bir peygamberin ümmeti olduğu gerçeğini de inkâr etmiyorum. Şahsen, Türk milletine ihanet edenleri de asla af etmiyorum.