Ülkemiz AKP^’ye kadar Atatürk Türkiyesi’ydi, artık Tayyip’in Türkiye’si var.
12 Eylül 2010 sonrasında yargı Tayyibanlaşmıştır.
Ne zamanki 160 blok oy kullanılacak şekilde titizlikle seçilen yargıçlar toplu olarak Yargıtay’a atandı, o gün o kurum temel işlevini yitirmiştir.
Buradan hareketle Balyoz davası bağlamında verilen kararlara şaşırmamak gerekiyor; zira verilen karar, hukuki değil siyasidir.
Balyoz ve Ergenekon davaları Türkiye’yi üniter ve laik yörüngeden çıkarmak adına hedeflenen dönüştürme projesinde hukukla ambalajlanmış sindirme operasyonlarıdır ve yeni Yargıtay bu operasyonların paketçisidir.
Düzmece olduğu tescilli olan digital veriler ışığında böyle bir kararın verilmesi, TSK’yı teslim alma ve rejimin temel reflekslerini köreltme adınadır ve hadise tamamen zihniyet ya da dönem yargılanmasıdır.
Sindirme bitince -ki bitti- bu isimlerin Apo ve PKK katilleri ile takas edileceklerini aylar öncesinde yazmıştık ki Yargıtay’ın bu genel onama kararı ile onun önü açılıyor.
NOT: Muharrem İnce 3 Ekim tarihli yazıma binaen aradı ve Bülent Arınç’ın dillendirdiği kendisi hakkındaki davanın düştüğünü söyledi.
***
Nefret suçlarına yeni bir RTÜK!
Nefret suçlarıyla ilgili olarak bağımsız bir kurul hedefleniyor.
Buna göre,önce o kurul beyanın nefret suçu olup olmadığına karar verecek, sonra konu yargıya gidecek!
Kurul üyelerini ise Tayyip Erdoğan belirleyecek.
Yani neyin nefret suçu olup olmadığını, yargıdan önce Tayyip’in adamları süzgeçten geçirecek ki bu, RTÜK misali yeni bir siyasi yapılanmadır.
Evet, tıpkı RTÜK’ün Ufuk Söylemez’in “badem bıyıklı” ifadesi sebebiyle Ulusal Kanal’a ceza kesmesi misali, Nefret Suçları Komisyonu da “badem bıyıklı” benzeri ifadeleri nefret suçu görecek.
Hedeflenen, yandaşları söve özgürlüğü, muhaliflere ise imada bulunma ve benzetme yapma yasağıdır.
***
Belediye okulları ile Kürtçe eğitim başlıyor!
Müjdeyi (!) Selahattin Demirtaş verdi.
Söylediği şu:
“Kendi bölgemizde özel okullar açıp ders kitapları basacağız ve anadilimizle (Kürtçe) eğitim yapacağız..”
KAynağı nereden mi bulacaklar?
76 milyonun verdiği vergiden, yani devletten!
Nasıl mı olacak?
PKK pardon BDP’li Belediyeler değişik ambalajlarla okullar açacak ya da ihale verdiği firma veya şahıslara özel okullar açtıracak.
Olmadı, PKK’nın eroin paraları ne güne duruyor, özel okul yapımına aktarılacak!
Hatırlayın, Yahudiler devlet kurmadan önce Filistin’de toprak satın aldılar ya benzer şekilde PKK kendi eğitim sistemini kendi kuracak ki bunu bizzat Eşbaşkan Selahhattin Demirtaş açıklıyor.
Bütün bunlara rağmen hala “Bağımsız Kürdistan” olamaz diyenleri, söyleyin nasıl vasıflandırmak gerekiyor?