Selim GÖKEL / Yazdı

Dün gece Kale çevresinde boşaltılmış bir ev yandı.

Geçtiğimiz hafta Kale Çevresini dolaştım. Tarihi niteliği olduğu için yıkılmayan ayakta tutulan binaları gezdim, fotoğrafladım. Daha öncede gezmiş ve fotoğraflamıştım. Aradaki farkı gördüm…

Binalar boşaltılmış ancak her geçen gün dökülüyor, yıkılıyor olduğunu fark ettim. Bu konuda haber yapacaktım…

Kafamdaki manşet bile hazırdı.

Niğde,  Müdür Kadrosu Alma Merkezi
Niğde, Müdür Kadrosu Alma Merkezi
İçeriği Görüntüle

“Yapamıyorsunuz, bari var olanı koruyun!” Şeklindeydi.

Kale Projesi şahsen çok önemsediğim bir projeydi. Destek verdik. Olumsuz gelişmelere site olarak hiç prim vermedik. Hatalar olduğunu biliyorduk, bizlere de veriler, talepler geliyordu. Ancak teraziye koyuyor yapılması gerektiği daha çok ağır bastığı için sırtımızdan tüfek atılmasına da izin vermiyorduk.

Bayram öncesi bölgeyi bir kez daha gezdim. Yıkılmayan tarihi eser niteliği olan binaların ne kadar dökülmüş, mezbelelik haline dönüşmüş olduğunu fark ettim.

Tamam hızlıca yapamıyoruz ama neden var olanı koruyamıyoruz. O bölgeyi koruyamıyoruz. Giriş çıkışı kontrol altına alamıyoruz. Bekçi, güvenlik görevlisi atamak çok mu zor. Burayı korumak hangi kurumun işi…

Niğde’de ayakta kalabilmiş tarihi binaları yok sayın, kaleyi de oradan kaldırın… Niğde diye bir yer kalmaz. Betondan ibaret bir şehir görürsünüz.

Tarih yanıyor, kültür yanıyor, Niğde yanıyor… Üzülüyoruz.

Aynı üzüntüyü, Bor İlçesinde eski kerpiç evler yıkıldığında da hissetmiştik.

Whatsapp Image 2025 06 16 At 00.31.31

Whatsapp Image 2025 06 16 At 00.31.34