Ak Parti Niğde Milletvekili Aday Adayı Av. Fatih Alkan, Niğde’nin yatırımda ve kalkınmada Türkiye çapında 74. sırada yer aldığını ifade ederek; “Neden bugüne kadar yatırım ve dolayısıyla istihdam yapılmadı şehrimizde anlamış değilim” dedi.

Alkan, Niğde’de yatırımın geliştiği takdirde istihdamın da gelişeceğini, bu durumunda işsizliğe çare olacak güzel bir açılım olacağını söyledi.

Grand Otelde basın mensuplarıyla kahvaltıda buluşan Alkan, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

 

GAZETECİLER; Fatih Bey sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

ALKAN; Niğde’nin Uluağaç Köyündenim. Babamın ilk görev yeri olan Ankara’da doğdum. Yine babamın görev yeri, o zamanlar Niğde’nin bir ilçesi olan Aksaray’da İlköğrenimimi tamamlayıp girdiğim Anadolu Liseleri sınavını kazanarak, İstanbul’da bulunan Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'ni bitirdim. Ardından öğrenim hayatıma İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile devam ettim. Gençlik yıllarımın çoğu İstanbul’da geçti, bu yönüyle de bir nevi İstanbullu sayılırım. Fakülteyi bitirdikten sonra askerlik vazifemi yaptım. Babamın ve annemin “yeter oğlum gurbette kaldığın, birazda yanımızda kal” demesi ve mesleğim gereği serbest avukatlığımı 7 yıldır Aksaray’da gerçekleştirmekteyim. Son olarak Aksaray Baro Yönetim Kurulunda Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmakta iken memleketim Niğde için ne yapabilirim düşüncesi ile siyaset yapmaya karar verdiğimizden Ak Parti’den milletvekili aday adayı olmak için Baro Yönetim Kurulu görevimden istifa ettim.

GAZETECİLER; Bildiğimiz kadarıyla İlimizde yakın akrabalarınız oldukça fazla?

ALKAN; Evet, diyebilirim ki tüm akraba çevremiz burada. Dedem rahmetli Rahmi Alkan’ı tanımayan yok gibidir. Kendisi YSE’den(yol su elektrik) emekli olmuştur. Dedem çevresinde iyi bir insan olarak tanınır ve sevilir. Aynı zamanda babaannem de BALOĞLU ailesinin bir ferdidir. Bildiğiniz gibi Baloğlu ailesi Ak Partinin ilimizde kuruluşunda yer alan önemli bir ailedir. Diğer dedem ise aslen Aşlama köyünden olup, uzun yıllar Niğde’de ayakkabıcılık yapan ve halen hayatta olan Abidin Aksoy’dur. Bunun yanında amcalarım eğitim camiasında uzun yıllar hizmet etmiş ve bu camiada sevilen, tanınan kişilerdir. Ayrıca bir amcam da köy hizmetlerinde çalışmış ve uzun yıllar sendikacı olarak hizmet vermiş sevilen, takdir edilen başarılı bir insandır. Gerek baba gerekse anne tarafımdan çok geniş bir aile çevremiz ilimizde farklı görevlerde bulunan tanınan sevilen kişilerdir.

GAZETECİLER Fatih Bey peki neden Ak Parti’den aday adayı oldunuz?

ALKAN; Öncelikle, Ak Parti gücünü halktan ve Hak’tan almaktadır. Anayasada ifadesini bulan gerçek demokrasiyi; yani halkın iktidarını hâkim kılmaya çalıştığı için, çetelerden ve yolsuzluklardan arındırılmış, sosyal bir hukuk devleti anlayışını hakim kılmak için mücadele eden bir parti olduğu için Ak Partiden aday oldum. Ülkede düşünce, İnanç ve ifade özgürlüğünü savunan ve Anadolu insanı için çalışan, gayret eden bir parti olması sebebi ile Adalet ve Kalkınma Partisi’ni tercih ettim. Dürüst ve ilkeli siyaseti izlediği için Ak Parti ve Sayın Genel Başkanımız her zaman halkın kalbinde yerini bulmuştur. Ben de bu değerleri benimsemiş ve bu değerleri memleketim olan Niğde’de uygulamak için, hizmet çıtasını daha yükseğe çıkararak, ülkeme ve hemşerilerime hizmet etmek istediğim için Ak Partiyi tercih ettim.

GAZETECİLER; Öğrencilik yıllarınızda; gerek sivil toplum kuruluşlarında gerekse aktif siyasetin için bulunduğunuzu öğrendik. Hatta Başbakanımızın İstanbul Büyükşehir Başkanlığına seçilmesi sürecinde de aktif siyasi çalışmalarda da bulunmuşsunuz. Sizden bu konuda bilgi alabilir miyiz?

ALKAN; Evet, tabiiki. Lise ve üniversite yıllarım İstanbul’da geçti. Sayın Başbakanımızın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçildiği ve görev yaptığı yıllarda çok aktif faaliyetlerde bulunma fırsatı elde ettim. Fırsat buldukça gençlik kollarında siyasi çalışmalara katıldım. Sayın Başbakanımızın belediye başkanlığına seçilmesinde bizim de katkımız olduğuna inanıyorum. Ayrıca; Üniversite yıllarında okul temsilciliği yaptım. Yine, sayın başbakanımızın oğulları ile ortaokul ve liseyi beraberce okuduk. Bu nedenle sayın genel başkanımızın kendilerinin okulumuza karşı bir veli olarak da ayrıca teveccühü vardı. Zaman zaman okulumuza gelir ziyaret ederdi. Kendilerinden her konuda son derece istifade etmişimdir. Ta o yıllarda örnek aldığım bir lider modeli idi Sayın Başbakan. Çalışkan, dürüst, herkesi kucaklayan, herkes tarafından sevilen birisinin yanında siyaset yapmak diğer adaylar kadar benim için de ayrıca bir şereftir. Böyle bir Genel Başkan ile çalışmayıp da kiminle çalışırsınız size soruyorum.

GAZETECİLER: Peki Sayın Başbakanın seçildiği tarihte sizi etkileyen bir olay var mı?

ALKAN; Tabi ki var. Başbakanımızın Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazandığı günden itibaren geceli gündüzlü 2 hafta İstanbul’a aralıksız yağmur yağmıştı. Adeta Cenabı Hakkın lütfu, İstanbul temizleniyor, barajları doluyordu. Biz daha önceki yönetimi de biliriz, İstanbul’da günlerce alınmayan çöp yığınları olurdu, günlerce su akmadığı olurdu... Seçimi kaybeden o anki belediye başkanı dahi kendi ifadesi ile “Tayyip Beyin yukarda ki ile (Allah ile) arası iyi” şeklinde ifade etmesine sebebiyet vermiştir bu yağışlar. Çünkü o dönemde yağmur yağması için yağmur bombaları atılarak yağmur yağdırılmaya çalışılıyordu. Adeta İstanbul madden ve manen temizleniyordu. Bu hadise çok dikkatimi çekmişti.

GAZETECİLER: Niğde’nin sorunları ve çözüm önerileriniz nelerdir. İsterseniz biraz da bu konuda konuşalım.

ALKAN; Hay hay memnuniyetle. İlimizin en önemli sorunu ekonomik darboğazdır.

Bunu açacak olursak birincisi bilindiği üzere Maalesef ilimiz yatırımda ve kalkınmada Türkiye çapında 74. Sıradadır. Neden bugüne kadar yatırım ve dolayısıyla istihdam yapılmadı şehrimizde anlamış değilim! Bir esnaf şehri olan ilimiz nedense büyüyememiş, küçük bırakılmıştır adeta. Bunun çözümü ise Sayın Başbakanımızın izlediği hareket tarzında yatmaktadır. Sayın başbakan yurt dışı gezilerinde mutlaka iş adamlarını da yanında götürmüş ve iş bağlantıları kurmalarına zemin hazırlamıştır. Ben de müteşebbis insanlarımızı Niğde’ye getirmek istiyorum. Ayrıca birçok zengin Niğdeli işadamı Niğde’ye yatırım yapmıyor. Onların Niğde’ye yatırım yapmaları için ikna edilmeleri ve ziyaret edilmeleri gerektiğine inanıyorum. Niğde’mizin de müteşebbis cesur, girişimci iş adamları vardır. Genç bir kardeşiniz olarak aktif siyaset ve aktif iş bağlantılarını ilimize kazandırabileceğimi düşünüyorum. Şayet ilimizde yatırım geliştirilirse istihdam da gelişecektir muhakkak. Bu da işsizliğe çare olacak güzel bir açılım olacaktır inşallah.

Bir diğer önemli konu ise İlimizin nüfusunun yarısı köylerde yaşamakta ve tarım ve hayvancılıkla geçimini temin etmektedir. Bu nüfusun yarısının gelir kaynağının nereden olduğunu göstermesi açısından çok önemlidir. Özellikle Elma, şeker pancarı, patates, lahana ve meyvecilik Niğde’de ortaya çıkan ürünlerden belli başlı olan gelir kaynaklarıdır. Patates ekilen alanlardaki problemi aşmanın bir yolu da; alternatif ürün ekimi olabilir, bu konuda çiftçimize ve köylümüze eğitim verilmesi halinde bu sorunun aşılması mümkün olacaktır. Bu ve benzeri ürünlerin geleneksel usulle değil de daha profesyonel şekilde yapılması halinde tarımdan gelen gelir kat be kat artacaktır. Bu gün yüzölçümü çok küçük olan ülkelerden Hollanda ve İsrail Dünya’da tarımda isminden söz ettiren ülkelerdendir. Biz neden böyle olmayalım? Bununla birlikte; alternatif tarım alanları ve ürünleri oluşturmak da Niğde’nin ufkunu açacak yeni çözüm önerileri sunacak projelerimden biridir.

Tarım kenti olan ilimizde Üniversitemiz bünyesinde bir Ziraat fakültesinin olmaması büyük bir eksikliktir. İnşallah bu eksiği gidermek, bunun yanı sıra diğer bölüm ve fakülteler kazandırmak için elimden gelen gayreti göstereceğim.

 Artık çiftçimiz ihracat yapılabilecek ürünler yetiştirsin istiyoruz. İş adamlarımız, bunları Avrupa’da, Asya’da, Afrika’da pazarlasın istiyorum. Bu manada Mersin Limanının ilimize çok yakın olması yurt dışına açılma noktasında değerlendirilebilir.

Bununla birlikte Niğde’miz çok eski bir yerleşim alanıdır. İnsanlık tarihi ile yaşıt olan bu ilimizdeki yerleşim, ilimizin tarihi mirasını da ön plana çıkartmaktadır. Bu manada yakın bir zamanda ilimize gelen Turizm ve Kültür Bakanı’nın ilimize teşriflerini önemsiyorum. Bu güne kadar Niğde’miz, turizm sektöründen hak ettiği payı alamamıştır. Bildiğiniz gibi Gümüşler ’de bulunan manastır tarihi bir mirastır. Ulukışla İlçemizdeki tarihi Mehmet Paşa Kervansarayı, yine İl Merkezinde bulunan tarihi camii, medrese, kale ve müze, Çamardı İlçesinde bulunan ören yeri, Bor ilçemizde bulunan tarihi Roma havuzu, su kemerleri ve diğer eserler, Altunhisar’da bulunan tarihi kilise ve kale, Çiftlik ilçemizde bulunan kayadan yerleşim yerleri ilimizin turizm geliri açısından önem arz etmektedir.

Yine Çiftehan Kaplıcaları, Sağlık turizmi yönünden önemlidir. Aladağlar ve Bolkar dağlarında hem kış sporları, hem de dağcılık ve avcılık sporların yapılabileceği Cenabı Hakkın lütfu olan turistik mekanlardır.  Bu manada Niğde’de turizm geliştirilebilir. Genel merkezimiz ve ilimizin teveccühü ile seçilerek aday olmam halinde bu konulara önem vereceğimizi belirtmek isterim. Bu manada Niğde Belediyesi’nin Niğde’nin etkin tanıtımı noktasındaki hassasiyetlerini ve gayretlerini de tebrik etmek istiyorum.

Bir de Niğde’de sosyal hayat çok önemli, özellikle öğrenci şehridir Niğde. Yıllardan beri ilimizin profesyonel ligde temsil eden bir Futbol takımı yok, bunu büyük bir eksiklik olarak görüyorum. Bu anlamda sportif faaliyetlerin daha yoğun bir biçimde yapılacağı yeni kompleksler kurmak ve spor kulüplerine destek olmak durumundayız. Gençlerimiz için semt sahalarının kurulmasını çok önemsiyorum. Sosyal kültürel faaliyetlerin yapılabileceği ortamlar hazırlamak, kültür merkezleri açmak önem verdiğim konular arasındadır.

Gerek Yüksek öğretimde gerekse Orta öğretimde öğrencilerimizin kalabilecekleri Yurt yapımına öncelik ve önem vermek durumundayız. Köyden kasabadan gelen çocuklarımız barınma konusunda büyük sorunlar yaşadığını biliyorum. Bunun bir an önce çözüme kavuşturulması için yeni ve modern yurtlar yaptırmak gerekmektedir, bu konu sözde kalmayacak uygulamaya geçecektir.

Değinmeden geçemeyeceğim bir konuda; Niğde Adliye binasının ve Devlet Hastanesinin artık bina olarak yetersiz kalması konularıdır. Bu alanda yarım kalan projeleri bir an evvel takibini yapıp bitirmek projelerim arasında yer almaktadır.

GAZETECİLER: Son olarak söylemek istediklerinizi öğrenebilir miyiz?

ALKAN; “Niğde önceden Bakan çıkartan bir memleketti. Neden şimdi çıkartamıyor? Biz istiyoruz ki artık Niğde’den bakan çıkmalı. Bakan düzeyinde hükümette temsil edilmeliyiz. Çünkü Niğde’ye yapılacak çok hizmet var. Bu manada partimizin ve halkımızın vekil olarak görmek istediği kişilerin genç, dürüst, seviyeli, mütevazi, aktif ve donanımlı olması Niğde’nin kazanımlarla dolu bir 4 yılı hatta 40 yılı olacaktır. Bu seçimlerin ilimiz, ülkemiz ve hepimiz için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum. Her aday benim kardeşimdir, her kardeşimin en az benim kadar bu işe layık olduğuna inanıyorum. Ben partimin bir neferiyim, geçmişte olduğum gibi; her zaman ve her kademede çalışmaya hazırım. Her şey Niğde’mizin ve hemşerilerimizin refah ve huzuru için, daha yaşanabilir bir kent olması için olsun inşallah.”

Editör: TE Bilişim