Şeker-İş Sendikası Bor Şube Başkanı Hasan Hüseyin Gümüşbaş, Şeker İş Genel Başkanı İsa Gök’ün, Türkiye’de özellikle çikolata ve şeker ürünlerinin tamamına yakınında nişasta bazlı şeker kullanıldığına dikkat çektiğini belirterek, “Çocuklarımız büyük tehlike altında. Çocuklarınızı NBŞ’li ürünlerden uzak tutun” dedi. 

Şeker-İş Sendikası Bor Şube Başkanı Hasan Hüseyin Gümüşbaş, Şeker İş Genel Başkanı İsa Gök’ün, nişasta bazlı şeker kullanımı konusunda yaptığı açıklamaya dikkat çekti.  Gök’ün açıklamasında tatlandırıcıların insan vücuduna verdiği ciddi zararların yapılan araştırmalarda kanıtlandığını dile getirdiğini belirten Gümüşbaş, Gök’ün Türkiye’de özellikle çikolata ve şeker ürünlerinin tamamına yakınında kısa adı NBŞ olan nişasta bazlı şeker kullanıldığına vurgu yaptığını söyleyerek, “Yüzlerce üründe bu mısırdan elde edilen şeker kullanılıyor. Çocuklarımız büyük tehlike altında” dedi.
 
Şeker-İş Sendikası Bor Şube Başkanı Hasan Hüseyin Gümüşbaş, obezite, alzheimer, kalp, astım, baş ağrısı ve kansere kadar birçok hastalığın nedeni olabilecek nişasta bazlı şeker (NBŞ) konusunda aileleri uyardı.
Halk sağlığını tehdit eden tatlandırıcıların yetişen yeni nesil çocukların geleceğini körelttiği yönünde uyarıda bulunan Gümüşbaş, başta aspartam olmak üzere nişasta bazlı şeker ve çoğunluğunu çocukların tükettiği şekerleme, bisküvi, çikolatalar ile  pek çok gıda ürününde kullanılan NBŞ’lere kansere davetiye çıkardığı vurgusunu yaptı.
Kimsenin “Ben mısır şurubu tüketmiyorum” dememesi gerektiğini söyleyen Gümüşbaş, koladan, meyve suyuna, çikolatadan, dondurmaya kısacası yüzlerde üründe bu mısırdan elde edilen şekerin kullanıldığa dikkat çekerek, “Yüzlerce üründe bu mısırdan elde edilen şeker kullanılıyor. Çocuklarımız büyük tehlike altında” diye konuştu.
 
“NBŞ’li ürün kullanımında artış var”
Tüm dünya ülkelerinde sağlığa zararlı gerekçesiyle yasaklanan tatlandırıcıların her yıl yüzde 50 oranında kota artışıyla Türkiye’ye sokulduğunu belirten Gümüşbaş, “Siklamat adı altındaki yapay tatlandırıcıların ise kanser yapıcı etkisi bilimsel olarak kanıtlandığından Amerika ve İngiltere başta olmak üzere çok sayıda ülkede kullanımı yasak. AB müktesebatına göre uyum çerçevesinde Türkiye bu gidişle çok yakın zamanda bir tatlandırıcı istilasına uğrayacak. Türkiye'de çikolatadan, meşrubata kadar hemen her üründe nişasta bazlı şeker kullanımı gün geçtikçe artış göstermektedir. Bu tatlandırıcıların kullanılmasının artmasına bağlı olarak bazı hastalıklar da daha sık görülecek. Uzmanlar önümüzdeki yıllarda yapay tatlandırıcı kaynaklı hastalıkların ortaya çıkacağı uyarısını yapmaktadır. Şeker-İş Sendikası olarak NBŞ’lerin şeker pancarına alternatif olamayacağını defalarca kamuoyuna anlatmaya çalıştık. Buna rağmen, bugün ülkemizde bir taraftan şeker fabrikaları özelleştirilmeye çalışılırken bir taraftan da GDO’lu ürün ithalatına izin verilmektedir.” dedi.
 
“Pastanelerde üretilen tatlılara dikkat!”
Türkiye’de 407 bin ton civarında tatlandırıcı tüketildiğine vurgu yapan Şeker-İş Sendikası Bor Şube Başkanı Gümüşbaş, kola fabrikaları, meşrubat, pek çok reçel ve helva fabrikalarının nişasta bazlı şeker kullandığını kaydetti. Ülkemizde pek çok pastanenin de aynı şekilde ürettikleri tatlılarda daha ucuz ama daha sağlıksız tatlandırıcılar kullandığının altını çizen Gümüşbaş, “Dış ülkelere baktığımızda tatlandırıcılar, nişasta bazlı şekerler kanserojen olduğu için yasaklanmıştır. Ülkemizde de yüzde 10'luk kısmına müsaade ediliyordu. Bakanlar Kurulu kararıyla bu rakam yüzde 15'e çıkarıldı. Avrupa’da kişi başına 1.5 kg tatlandırıcı düşerken ülkemizde 6 kg düşmektedir. AB tarımının lokomotifi konumunda olan Fransa, Hollanda ve İngiltere de NBŞ üretilmezken Almanya da bu oran pancar şekerinin yüzde 1.9 kadardır. Yaklaşık 300 milyon nüfuslu olan AB 15 ülkelerine bakıldığında NBŞ üretimi 300 bin ton civarında iken, 70 milyon nüfuslu Türkiye’de bu rakam 406 bin ton civarındadır. Şeker pancarı dururken GDO’lu mısırdan şeker üretimi halk sağlığını daha da olumsuz etkileyecektir.”diye konuştu.
 
 “Ürünlerin üzerine sigaradaki gibi ‘sağlığa zararlıdır’ yazılmalı”
Avrupa Birliği’nde Gıda Ürünleri ile ilgili Genel Düzenlemeler Gıda Ürünlerinin Etiketlenmesi ile ilgili Düzenlemeler Gıda ürünlerinin etiketlenmesi, sunulması ve reklamının yapılması ile ilgili genel şartların 2000/13/EC Konsey Direktifi ile düzenlendiğini hatırlatan Gümüşbaş, şöyle devam etti:
Bu koşullar sadece ürünün ulaştığı son birim olan tüketiciye satılan gıda ürünleri için değil, restoran, hastane ve büyük yiyecek içecek tedarikçilerine satılan ürünler için de geçerlidir. Bu yönergeye göre ürünün içindeki malzemeler-genetik yapısı değiştirilmiş gıda ürünleri, ambalaj gazları, tatlandırıcılar, aspartam, kinin, kafein, meyan kökü, phytosterol, için etikette özel bir ibare gerekmektedir. Ülkemizde de bu yönde sıkı bir denetimin yapılması, hatta ürünlerin üzerine mutlaka sigara örneğinde olduğu gibi ‘sağlığa zararlıdır, obezite yapar, kansere yol açar, v.s.’ ibareleri yazılmalıdır.”
 
Editör: TE Bilişim