30 Mart 2014’te mahalli seçimler var.Şimdiden bütün adaylarımıza başarılar diliyoruz.Diğer ülke halklarına göre duygusal bir toplumuz.Farklılıkları hemen kavgaya,toplumsal gerilimlere dönüştürüyoruz.Bu seçimin huzur içinde yapılmasını ve ülkemiz için de hayırlı olmasını diliyoruz.Bu konuda bütün adaylarımıza büyük bir görev ve sorumluluk düşüyor.Herkesin  sloganı “kim kazanırsa kazansın ama dostluk kazansın,şehrimiz kazansın,ülkemiz kazansın” olmalıdır.

 Belediyecilik,şehirleşme  benim alanım değil.Bu konularda akıl vermek elbette bize düşmez.Ancak bir vatandaş olarak belediyelerden de beklentilerimiz var.

 Belediyeler  yol,su,temizlik vb.yapması gereken asıl görevlerinin yanında,önceki yıllara göre gözle görülür artışlar olsa da  kültür faaliyetlerine biraz daha fazla  önem vermelidir.Üstad Necip Fazıl Kısakürek, 50’li yıllarda çıkardığı “Büyük Doğu”dergisinin birinin kapağına bir asfalt fotoğrafı koymuş ve”bu yollardan kim gidecek” demiştir.Yani yollar kadar hatta ondan daha fazla insana yoğunlaşmak gerektiğini belirtiyor.
 Belediyelerin faaliyetleriyle,özellikle kültür faaliyetleriyle  ilgili olarak dünyadan iki örnek vermek istiyorum.Birincisi İngiltere’nin  Birmingham şehrinden.Birmingham belediyesi,gönüllü kuruluşların da desdeğini alarak şehrin merkezine 10 katlı bir kütüphane yaptırıyor.İçerisinde 400.000 kitap bulunan bu kütüphane çok amaçlı olarak kullanılıyor. İçerisinde kafe,üstü açık amfitiyatro,müzik odası,teras bahçeler yerleştirilmiş,her yaş grubuna yönelik etkinlik alanları,arkadaşlarla biraraya gelip yenilip içilecek,sohbet edilecek bölümleri vb.var.

 İkinci örnek ise Rusya’dan.Petersburg Belediyesi’nin öncülüğüyle Dostoyevski’nin roman kahramanları,Romanların yazıldığı yıllardaki mahalli kıyafetlerle,dünyanın birçok farklı şehrinde defileler düzenlediler.İstanbul Taksim’de de yapıldı ve bir hafta sürdü.Bu faaliyetlerle hem Dostoyevski’nin reklamını yapıyorlar hem de bu yazar aracılığıyla Rus kültürünün yayılmasına katkıda bulunuyorlar.

  Bu kadar üniversite öğrencisinin bulunduğu ve nüfus yoğunluğuna göre oldukça fazla olan kahvehanelerimizin bulunduğu Niğde’mizde kültür faaliyetleri daha da önem kazanıyor.Bu konuda Belediyeye çok iş düşüyor.

  Yine Niğde’nin farklı ilçe ve köylerinden hatta başka şehirlerden özellikle terör ve iş bulma nedeniyle şehrimize gelen insanları kaynaştırmak için de hem belediyelere hem de diğer kurumlara sorumluluk düşüyor.Şayet bunlar yapılmaz ise zamanla etnik kavgaların olması kaçınılmazdır.
 Avrupa sürekli olarak içimize ırkçılığa dayalı olarak fitne ve fesat tohumlarını ekiyor.Kur’an-ı Kerim’de”Mü’minler kardeştir”deniliyor.Peygamberimiz de “Arabın arap olmayana bir üstünlüğü yoktur.Hepiniz Adem’in oğullarısınız ,Adem ise topraktan yaratılmıştır” buyurmuştur. Bu düşüncelerden hareketle birlik beraberliği güçlendirici faaliyetler yapılabilir.Farklı yörelerden gelmiş insanlar farklı organizasyonlarla bir araya getirilebilir.