Kur'an'dan Hatırlatma

Abone Ol
 İnandığımızı söylemek yerine Kur’an’ın ne dediğini anlayarak onun dediği istikamete yönelmek hidayettir/kurtuluştur. Şeytan bizi, Kur’an adına oluşturulan dindarlığımızla yanıltmasın. Pişmanlığın hiçbir anlamının olmadığını iyi bilinmelidir.
            Allah’ın gösterdiği yanıltmayan tek istikamet
            Eûzü billâhimine’ş-Şeytâni’r-Racîm
“Elif, lâm, râ. Bu, Rabblerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa, yani her şeye galip ve övgüye lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır.” İbrahim 14/1
“Kuşkusuz, bu Kitap'ı biz sana insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa kendi aleyhine sapmış olur. Sen onlar üzerine vekil değilsin.” Zümer 39/41
Dinde hüküm kaynağı Allah olup, rasul/elçi hükümde ortak değildir.
De ki: “Ey göklerin ve yerin yaratıcısı olan, gaybı da, görünen âlemi de bilen Allah’ım! Ayrılığa düştükleri şeyler konusunda kulların arasında sen hükmedersin.” Zümer 39/46
“Allah'tan başka bir hakem mi arıyayım? Oysa O, size Kitabı açıklanmış olarak indirmiştir. Kendilerine Kitap verdiklerimiz, bunun gerçekten Rabbinden hak olarak indirilmiş olduğunu bilmektedirler. Şu halde, sakın kuşkuya kapılanlardan olma.” Enam 6/114
“Nihayet onlar gerçek Mevlâ'ları olan Allah'a götürülürler. Gözünüzü açın! Hüküm yalnız O'nundur. Ve hesap görenlerin en süratlisi de O'dur.” Enam 6/62
“Aralarında Allâh'ın indirdiğiyle hükmet, onların keyiflerine uyma ve onların, Allâh'ın indirdiği şeylerin bir kısmından seni şaşırtmalarından sakın! Eğer dönerlerse bil ki Allâh, bazı günâhları yüzünden onları felâkete uğratmak istiyordur. Zaten insanlardan çoğu, yoldan çıkmışlardır.” Maide 5/49
“Yoksa cahiliye devrinin hükmünü mü arıyorlar? Gerçeği görebilen bir toplum için, Allah'tan daha güzel hüküm veren kim vardır?” Maide 5/50
“Biz bu Kur'ân'da insanlara, öğüt alsınlar diye her türlü örneği verdik.” Zümer 39/27
Müminler her konuda Allah’ı birler ve dua/ibadet/kullukta sadece O’na yönelirler.
“Allah TEK başına anıldığında, âhirete inanmayanların kalpleri nefretle ürperir; O'nun berisindeki, ilahlaştırılmış kişilerle birlikte anıldığında ise hemen müjdelenmiş gibi sevinirler.”  Zümer 39/45
“Yalnız TEK olan Allah'a, davet edildiğinizde, O'nu inkâr etmiştiniz/ediyordunuz. O'na ortak koşulduğunda ise iman ediyorsunuz...” Mü'min 40/12
Dediler ki: "Sen, yalnız TEK olan Allah'a ibadet edelim de atalarımızın kulluk etmekte olduklarını terk edelim diye mi bize geldin? Eğer doğru sözlü isen hadi bizi tehdit ettiğini bize getir." Araf 770
“...Rabbini yalnız Kur'an'da andığın zaman/Kur'an'da TEK olarak O'nu andığın zaman, nefretle geriye dönüp kaçarlar.” İsra 17/46
“Şüphesiz biz sana Kitab'ı hak olarak indirdik. O halde dini yalnız O'na halis kılarak Allah'a ibadet et.” Zümer 39/2
Allah'ın kopmaz sapasağlam ipi varken, çürük ipleri tutunmamak
“Ey inananlar! Allah'tan sakının; herkes yarına ne hazırladığına baksın; Allah'tan sakının, çünkü Allah işlediklerinizden haberdardır.” Haşr 59/18
“Allah'ı unutan ve bu yüzden Allah'ın da onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar yoldan çıkan kimselerdir.” Haşr 59/19
“Hep birlikte Allah'ın ipine Kur'an'a yapışın, fırkalara bölünüp parçalanmayın...” Al-i imran 3/103
 Hiziplik, gruplaşma ve bunun akabinden gelen tefrikanın sebebi, müminler olarak Kur’an’ı hayatının merkezine koyamamadan ve O’ndan gerekli faydayı sağlayamamaktan kaynaklanıyor. Kur’an’ın ne dediği bilinerek hayatımızın merkezinde yerini almalıdır.  
Dosdoğru yol
            “Ben, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a dayanıp güvendim. Hiçbir canlı yoktur ki onun kontrolü Allah'ın elinde olmasın. Hiç kuşkusuz benim RABBİM DOSDOĞRU BİR YOL ÜZERİNDEDİR.” Hud 11/56
 (Ya Rabbi) Bizi dosdoğru yolana kabul eyle.” Fatiha 6)
Kur'an'a sarılanın emeği boşa gitmez...
“Kitab'a, Kur'an'a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru, hakkını vererek kılanlar var ya, işte biz böyle dürüst ve erdemli hareket edenlerin emeklerini zayi etmeyiz.”  Araf 7/170
Kur’an’ı görmezlikten gelmenin sonucu
“Kim Rahman'ın Zikri'ni görmezlikten gelip ondan uzaklaşırsa biz ona bir şeytanı musallat ederiz de o ona can yoldaşı olur.” Zuhruf 43/36
“Şüphesiz bunlar (şeytanlar) onları doğru yoldan alıkoyarlar. Ama onlar hâlâ kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.” Zuhruf 43/37
“Ayetlerimizi görmezlikten gelerek ve bu inanç üzere ölmüşlere gelince, işte Allah’ın, meleklerin ve tüm insanların lâneti onların üzerindedir.” Bakara  2/161
“Allah; onlara dünyada rezilliği tattırdı/tattırır. Ahiretin azabı ise elbette daha büyüktür. Bir bilselerdi!”  Zümer 39/26
“İmanlarından, resulün hak olduğuna tanıklık ettikten ve kendilerine ayan-beyan deliller geldikten sonra küfre sapmış bir topluluğa Allah nasıl rehberlik eder? Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.” Al’i-İmran 3/86
“İşte bunların cezası, Allah'ın meleklerin ve bütün insanların lanetlerinin üzerine olmasıdır.” Al’i-İmran 3/87
16.10.2015
Savaş Ören
Kur’an Evi Derneği Başkanı