Türk Ocaklarının 102. Kuruluş Yıldönümü nedeni ile Türk Ocakları Niğde Şubesi Yönetimi “ Kamuoyuna Sesleniş” başlıklı bir basın açıklaması yaptı.


Yapılan açıklamada; 102 Yıl önce, devletimizin ve milletimizin içinde bulunduğu vahim durum karşısında millî duygu ve şuur sahibi 190 Tıbbiyeli gencin, Türk milliyetçisi büyüklerine müracaatı sonunda alevleri tütmeye başlayan bu kutsal Ocak, aslında Türklüğün tarihin derinliklerinden geleceğe taşıdığı değerler temelinde kurulmuş ve milletimizin cihan-şumül iddialarının fikir mektebi olmuştur.


Tarih ve millet şuuru sahibi olmadan milletin kaderine hükmedilemeyeceğini idrak edemeyenler Türk Ocağının değerini de takdir edemezler. Türk Ocakları olarak Türkiye’nin birkaç yıldır içinden geçtiği hassas ve tehlikeli süreçte aklıselim çizgisinden sapmadan, milletimizin değerlerini esas alan bir duruş sergiledik. Ne yazık ki bugün gelinen noktada, millî değerlerimiz gündelik siyasî çıkarlar için alabildiğine istismar edilmekte, çözüm süreci adı altında ülkemizin ve milletimizin birliğini bozacak adımlar atılmakta, yolsuzluk-paralel devlet çatışması ekseninde ise demokratik hukuk devleti, mülk’ün temeli olan adalet tahrip edilmektedir.

Genel Merkez ve 80 şubesi, 20.000’i aşkın üyesi ve milyonlarca gönüldaşı ile Türk Ocakları olarak; tarihinin en kritik dönemeçlerinden birini yaşayan Türkiye’nin geleceği açısından aşağıdaki hususları kamuoyunun dikkatine arz ediyoruz:

1-Siyasî ortamı kutuplaştıran ve Türk milletini etnik ve mezhebî temelde ayrıştıran söylem, dil ve üslup acilen terk edilmelidir.

2-Devlet kavramını, devlet kurumlarını, hukuku ve demokrasiyi tahrip eden çatışmalara son verilmeli; millî irade, hukukun üstünlüğü ve adalet temelinde büyük ve geniş bir mutabakat sağlanmalıdır.


3-Birey hak ve özgürlüklerini esas alan, katılımcı demokrasi geliştirilmeli, ancak demokratikleşme adı altında, aslında demokrasiyle uzaktan yakından alakası olmayan, etnik temelli bir ayrışmanın önünü açacak düzenlemelere kesinlikle geçit verilmemelidir. Bu bağlamda, “demokratik özerklik”  maskesi altında ülkenin belirli yerlerinin totaliter bir rejime teslim edilmesi sonucunu doğuracak adımlar derhal durdurulmalıdır.


4-Etnik meselelerin silahların gölgesinde çözülemeyeceği, milleti etnik unsurlara ayrıştırarak ulaşılacak şeyin çözüm değil çözülme olduğu apaçık bir gerçektir. Dolayısıyla sözde çözüm sürecinin Türkiye’yi sürüklediği derin ayrışmaya karşı ortak geçmiş, ortak gelecek tasavvuru ve demokratik hukuk devleti temelinde,  yeni bir yaklaşım geliştirilmelidir.


5-Türkiye’nin tarihinden getirdiği ve uluslararası konjonktürün elverişli ortamı sayesinde geliştirdiği itibarını bir iki yılda heba eden, İslam dünyasının gerçeklerini anlayamayan yanlış dış siyaset tercihleri terk edilmeli, Türk dünyası ile Balkanlar ve Ortadoğu’yu dengeleyen millî bir dış politika takip edilmelidir.

Türk Ocakları olarak, her türlü tefrika, bölücülük ve ayırımcılığa karşı haykırıyoruz:

BİZ HEP BİRLİKTE TÜRK MİLLETİYİZ.

TÜRK OCAKLARI NİĞDE ŞUBESİ


Editör: TE Bilişim