Sonrasında konuşan Vali Âlim Barut, “ İnsanlık geçmişten geleceğe uzanan bir köprüdür. Dolayısıyla teknoloji değişse bile insan ve ihtiyaçları aynı kalıyor. Müzeler insan ihtiyaçlarının geçmişte nasıl çözümlendiğine ilişkin çok güzel bir hafıza kaydı” dedi.
Konuşmasının devamında Vali Barut, “ Şu anda Topkapı Müzesi’ndeki İznik çinilerinde bir domates kırmızısı ve turkuaz vardır. Şu anda bunun nasıl yapıldığını bilmiyoruz, öyle bir teknik kullanılmış, öyle güzel bir renk ortaya çıkmış ki yüzyıldır renk skalasındaki yeri değişmiyor, güneşten, ışıktan etkilenmiyor. Müzeler sadece antik eserlerin sergilendiği yer değil insanlığın hafıza defteri” dedi.
Niğde'nin tarihi eserlerle dolu bir kent olduğunu belirten Vali Barut, tarlasını sürerken traktörünün pulluğuna takılan "Fırtına Tanrısı" adlı steli müzeye kazandıran çiftçiyi altın ile ödüllendirdi.
Abdullah Arı adlı çiftçi, Aralık 2012'de Niğde'nin Bor ilçesi Bağdüz Mahallesi Kayı yolu mevkisinde tarlasını sürerken pulluğuna takılan kabartmalı kaya parçası, milattan önce 8. yüzyıl dönemine ait 2 bin 800 yıllık olduğu tahmin edilen "Fırtına Tanrısı Tarhunzas (Teşup)" stelini Müze Müdürlüğüne teslim etmişti.
Her an, her zaman, her yerde Bizans, Hitit, Roma ve Selçuklu dönemine ait eserlerle karşılaşılabileceğini ifade eden Vali Barut, “ Bu nedenle vatandaşlarımızın hassasiyet göstermesi lazım. Eserlerin en güzel yerde muhafaza edilerek geleceğe kazandırılacak yer müzemizdir. Hassasiyetinden ve örnek davranışından dolayı kendisine teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Program kapsamımda 'Geçmişten Günümüze' adlı Niğde'den çıkarılan tarihi eserlerin yer aldığı fotoğraf sergisi gezildi.
