İlimiz yerel basınında, “Niğde Lobisi” oluşturulması ile ilgili yazıları dikkatle okuyorum. Böyle bir ihtiyacın duyulması ve açıkça ifadesi bir samimiyet ve işe sahip çıkma arzusunun sonucudur.
 
Ortada bir gerçek var, bu gerçek de ilimizin birçok alanda komşu illerin yararlandığı birçok hizmet ve destekten yararlanamamasıdır.
 
Birkaç sektörde örnek vermeye çalışalım.
 
Turizm sektöründe, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Eylem Planı 2007-2013 belgesinin 29. sayfasında KAPADOKYA Kültür Turizm Gelişim Bölgesi illeri sayılmıştır. Aksaray, Kayseri, Kırşehir ve Nevşehir illerini kapsamaktadır. Ne acıdır ki bu listede Kapadokya’nın başkenti diye adlandırılan Niğde yoktur. Bu kapsama alınmamamız turizm yatırım, destek ve teşvikleri dışında kalmamıza sebep olmuştur ve olmaya devam etmektedir.
 
Yine Eylem Planı’nın 12-14. sayfalarında ifadesini bulan “Ulaşım ve Altyapı Stratejisi” bölümü gereği ve belgenin 27. sayfasında “2023 yılı hedefleri” isimli bölümde de havaalanı ve demiryolunun bağlantıları ile güçlendirilmesi hedeflenmektedir denilmektedir. Buna göre Kapadokya Gelişim Bölgesi dışında bırakılan Niğde, ulaşım sektörü açısından da komşu iller yanında eli boş kalmaktadır. Ulaşımı olmayan yörede hiçbir sektörün gelişim şansı yoktur.
 
Bu sebeple; bu sektörde ve ulaşım sektöründe darboğazdan çıkış için ivedilikle KAPADOKYA TURİZM GELİŞİM BÖLGESİ’NE girmemiz elzemdir.
 
Gelelim Tarım sektörü yatırımlarına ve desteklerine.
 
İPARD, yani Avrupa Birliği fonlarından tarım ve tarıma dayalı sanayiyi destekleme fonu dışında bırakıldık. Yine Aksaray, Nevşehir illeri bu kapsamda iken ilimiz nedense bu kapsama alınmamıştır.
 
Mera Hayvancılığı Destekleme Projesine alınan iller arasında yine ilimiz yoktur.
 
Son olarak da; Cumhurbaşkanlığı İkinci 100 Günlük İcraat Programı ile (13 Aralık 2018) Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (OSB) kurulması için yer seçimi kesinleştirilmesi görevi verilen Adana, İzmir ve Aydın illeri listesinde de biz yokuz.
 
Yirmi yıldır ilimizde yararlanılmadan sınırlarımızı terk eden ECEMİŞ suyu ve projesi ile ilgili 100 günlük icraat programında ben ECEMİŞ adına rastlamadım, varsa mutlu oluruz.
 
Enerji sektörü olarak; 2015 yılından itibaren kâğıt üzerinde var görünen Niğde-Bor Güneş Enerji İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (YEKA) konusunda da iptal edilen ihalenin yeniden ilanı ile ilgili bir gelişme ben duymadım.
 
Kısacası, bu sektörlerle ilgili etkili LOBİ çalışması ve işlerin takibi zarureti ortadadır. Bu açılardan bakılınca LOBİ talebinin çok doğru bir talep ve tespit olduğu görülmektedir ve kutlamak gerekir.
 
Bu talebe gönülden katılıyorum. Çünkü görülen gerçek bu konuda büyük bir eksiğimizin olduğudur.
 
Burada mühim olan bu lobinin nasıl sağlanacağı ve nasıl işleyeceğidir. Bunun doğru yöntemi nedir?
 
Bu tespit doğru yapılıp işletilmezse yine büyük zaman ve yatırım kaybedilir. Problemimiz açıkça ortadadır. Sektör sektör, bakanlık bakanlık yapılması gerekenler bellidir. Bu sebeple işler esas alınarak her sektör ayrı ayrı ele alınmalıdır.
 
Tarım konusu ile öncelikle Ziraat Odaları doğal olarak Lobimiz merkezine oturmalı ve işi sahiplenmelidir.
 
Tarıma dayalı sanayi konusunda ise Ziraat Odalarımız ve Sanayi Odalarımızın birlikte Lobi işinin merkezine oturması ve sahiplenmesi doğru olanıdır.
 
Turizm ve Ulaşım Sektörleri ise tüm sektörlerimizi, toplumun tümünü ilgilendirmektedir.
 
Odalarımız, meslek kuruluşlarımız, esnaf oda ve birliklerimizin bu lobi çalışmasının öncelikle birlikte merkezinde olmaları başarı için şattır ve onların anayasal hak, yetki ve görevidir.
 
Anayasamızın bu kuruluşlarla ilgili 135. maddesindeki düzenlenmesi onların genel menfaatlere uygun gelişmesini sağlamak amacıyla onlara bu anayasal gücü vermiştir ve onları Kamu Kurumu Niteliğinde Meslek Kuruluşu ifadesi ile nitelendirmiştir.
 
Anayasamızın 172. ve 173. maddelerinde de tüketiciler ile esnaf ve sanatkârların korunması ile ilgili hükümler onlara da kendi menfaatleri ile ilgili koruyucu ve destekleyici tedbirleri Devlet alır hükmü ile koruma altına almıştır.
 
Kısacası bu konularda asli görevin, sektörlerimizin oda ve meslek kuruluşlarına kendi gelişimleri ve menfaatleri için ellerini taşın altına güçlü olarak koymalarının şart olduğu gerçeğini göstermektedir.
 
Anayasa bu gücü onlara vermiştir. Gayret gösteren, lobisini iyi yapan veya yaptıran, menfaatini iyi gözeten kollayan hizmeti, yatırımı alır. Çünkü devletin yatırım imkânları ve bütçesi kısıtlıdır, azdır. Kendi hakkını zamanında iyi takip edenler veya ettirenler öncelik alır. Bu kural da doğanın değişmez bir kuralıdır.
 
Huzurlu bayramlar ve başarı dileklerimi sunarım.
 
Akın GÖNEN
Devlet E. Bakanı
17 ve 20. Dönem Niğde Milletvekili
31.05.2019