Niğde bir çok konuda bulunmaz değerlere sahip olmasına rağmen nedense ilgisizlikle karşı karşıya kalan bir il durumundadır.


 Haber - Yorum : Fatma TAN

Biraz hafızamızı yenileyelim ve geçmişte Bor-Badak petrolü ile ilgili neler olduğuna bir göz atalım istedik.

 

2005 yılından beri Konya –Niğde Neojen Havzası’nda yapılan “Stratigrafik Amaçlı” sondajlı araştırmalar sırasında 24 Mayıs 2007 tarihinde Badak petrol sahası keşfedildi.

 

Maden Teknik Arama (MTA) tarafından yapılan araştırmalarda Bor Badak köyü yakınında açılan kuyularda 800-1000 metreler arasında rastlanan tuzlu bir zon keşfedilmişti. Bu zon petrol için bir örtü oluşturduğu düşünülmüş ve iki metre kalınlığında olduğu tespit edilmişti. 24 Mayıs 2007 tarihinde bu zona girilmiş ve kuyudan alınan ve petrol içeren karot örnekleri yüzeye çıkarıldığında gözenek ve çatlakları dolduran petrolün dışarıya aktığı gözlemlenmişti.

Türkiye için yeni bir petrol havzası niteliği kazanması muhtemel olan Bor-Badak çevresi ve proje kapsamındaki Tuz Gölü’nden –Bolkar Dağları’nın kuzeyine ve güneyde orta Toros’lara kadar uzanan bölgede araştırmalar devam etmekteydi.

 

Gelelim asıl meseleye; bu yılın Temmuz ayında yapılan bazı açıklamalarda Bor-Badak’ta keşfedilen kaya gazı gündeme getirildi. 2007 yılında zamanın Niğde Valisi Sebahattin Öztürk Petrol sahasında incelemelerde bulunmuş; Niğde’ye ve Türkiye’ye hayırlı olsun demişti.

 

Peki, ne oldu da bu rezerv bir anda yok oldu veya yetersiz oldu?

 

Araştırdık ve sizinle paylaşmak istedik; Konya-Ereğli ve Niğde-Bor havzasında, 8 milyar ton petrollü şeyl (petrol türetebilen kaya) potansiyel kaynak rezervi bulundu. Araştırmacılar, ısıtıldığında petrol ve doğal gaz üretilebilen kayalardan 2,6 milyar varil ile 8,3 milyar varil arasında petrol çıkarılabileceğini hesapladı. Bunun parasal değeri ise 218 milyar 121 milyon 419 bin dolar ile 687 milyar 191 milyon 374 bin dolar arasında değişiyor. Bu kayaların verimliliği hala araştırılıyor.

 

ENGELLEMELER VAR MI?

 

Ayrıca, Ereğli-Bor havzasının şeyl gaz konusunda liderliği elinde bulunduran ABD-Wyoming havzasına çok benzer özellikler taşıdığı belirlendi. Tüm dünya rezervinin 3′te 2′sine sahip ABD’de, 1 ton petrollü şeyl kayasından 60 litre petrol elde edilebileceğini belirten uzmanlar, Ereğli-Bor havzasındaki bu yeni bulguların netleştirilmesinin ülke için acil araştırılması gereken bir konu olduğunu belirtiyorlar.

 

Türkiye’de petrollü şeyl rezervi Bor-Ereğli havzasında keşfedilenle birlikte 1.64 milyar tondan 9.64 milyar tona çıktı. Bu artışla Türkiye; ABD, Avustralya, Ürdün, İsrail ve Fas’tan sonra yer alan 6’ıncı ülke oldu.

 

Geçtiğimiz günlerde bir açıklama yapan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Kimya, Metal ve Maden Sektör Kurulu Başkanı Cevat Kır ''Türkiye'nin 2023 yılı hedeflerine ulaşmasında en önemli itici güç yeraltı kaynaklarımızdır. Yer altında yatan madenlerimiz yeryüzüne çıkartılmalıdır. Hedefimiz madenlerimizin çıkarılmasını teşvik etmektir'' dedi. 

 

Türkiye'nin kaya gazı potansiyeli hakkında da bilgi veren Kır, dünyada petrol ve doğalgazın alternatifi olarak gündeme gelen kaya gazının Türkiye'deki rezervinin 9,6 milyar tona ulaştığının belirtildiğini bildirerek; ''Konya - Ereğli ve Niğde - Bor havzasında 8 milyar ton petrol şeyli rezervi belirlenmiş. Türkiye'nin her yıl 57 milyar dolar enerjiye, doğalgaza vermiş olduğu parayı hesaplarsak, bunun büyük bir kısmı, yüzde 70 oranı sanayide ve elektrik üretiminde kullanılırken, yüzde 10'luk kısmı evsel yakıtlarda kullanılmaya başlanmıştır. Oysa ülkemizin doğalgaza alternatif kaya gazı petrol seyri bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden birisidir. Araştırmacılar; ısıtıldığında petrol ve doğalgaz üretebilen kayalardan 2,6 milyar varil ile 8,3 milyar varil arasında çıkabileceğini hesaplamıştır. Bunun parasal değeri ise 218 milyar 121 milyon 419 bin dolar ile 687 milyar 191 milyon 374 bin dolar arasındadır. Cari açık, Türkiye gibi doğalgaz ithalatçısı olan ülkelerin üzerinde baskı oluşturmuştur. Bu ülkelerin doğalgazının yurt dışı tedarikçilerinden alıyorlar. Kaya gazının artan üretimi Türkiye gibi uzun vadeli kontratlarını petrole endeksleyen ülkelere karşı büyük avantaj sağlayacaktır'' diyerek Niğde-Bor Badak havzasında bulunan şeyllerin önemine işaret etmişti.

 

Ereğli-Bor Havzası’ndan elde edilen veriler doğrultusunda petrollü şeyllerin petrol ürettiği görülmüş ve analizler sonucunda 8 milyar ton petrollü şeyl kaynağı tespit edilmişti. Peki, ne oldu da bu şeyller petrol üretemez oldu?

 

BOR’DA ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR

 

Bir anda maliyetli ve yetersiz denilerek sondajların küçültülmesi kararı alındı?

 

Halen devam etmekte olan çalışmalarda, petrol ve sıcak su çıkartılıyor mu?

 

Madem kaynak yok o halde 2-3 km de bir sondaj atılması ne anlama geliyor?

 

Bor Badak-Altay Köyü ve Seslikaya köylerinde deneme amaçlı kurulan 3 adet güneş paneli gelecek için umut vaat ediyor mu?

 

Bu paneller istenilen randımanda olursa Bor ve çevre köyleri bir enerji merkezi haline gelir mi?

 

MTA bu konuda neden sessiz kalıyor ve kamuoyunu bilgilendirmiyor?

 

Edindiğimiz bilgiler kıyamet kopartacak nitelikte ama…

 

Biz sorumlu habercilik anlayışı içerisinde bu soruları soruyor ve yetkililerin kamuoyunu bilgilendirmesi gerektiği kanaatini taşıyoruz.

 

Editör: TE Bilişim