KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu;  “Sadece Doğrudan Ekim yöntemi ile yılda 900 milyon metreküp su yani 3 Mavi Tünel daha kazanılacak ve verim artacak.”

 

Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Babaoğlu, kuru tarımın yaygın olduğu KOP Bölgesi’nde ‘Doğrudan Ekim’ uygulamasına geçiş yapılması için alan bazlı destekleme programlarına ihtiyaç olduğunu belirterek, sadece ‘Doğrudan Ekim Sistemi’nin özel bir destekleme programı ile Konya, Karaman, Aksaray ve Niğde’den oluşan KOP Bölgesi genelinde yaygınlaştırılması durumunda yıllık yaklaşık 900 milyon metreküp su tasarrufuna ulaşılabileceğine ve bitkisel üretime verimin de artacağına dikkat çekti. Yağışı yetersiz olan bölgelerde bu sistemin çok önemli olduğunu vurgulayan Babaoğlu, yönteme geçilmesi ile birlikte hem toprakların kurtulacağına hem de su kaynaklarının daha sürdürülebilir olacağına vurgu yaptı.

 

Tarımın yeni tasarruf modeli olan “Münavebe’de Doğrudan Ekim Sistemi”ni yerinde incelemek için Cihanbeyli ilçesinde bir tarlayı ziyaret eden KOP İdaresi Başkanı Babaoğlu, Konya Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı ve Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Tahıllar ve Yemeklik Baklagiller Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Prof. Dr. Bayram Sade, Endüstri Bitkileri Ana Bilim Dalı Başkanı aynı zamanda Bio-Yakıtlar Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü ve Türkiye Aspir Derneği Başkanı Prof. Dr. Fikret Akın Erdem, Tarla Bitkileri Bölümü Tahıllar ve Yemeklik Baklagiller Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, Bitki Koruma Bölümü öğretim üyesi Prof Dr. Nuh Poyraz, Tarım Makineleri Bölümü, Tarım Makineleri Ana Bilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Öğüt, Bitki Besleme Bölümü Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Zengin, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Şahin, Konya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Seyfettin Baydar, Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitü Müdürü Fatih Özdemir, Konya Büyükşehir Belediyesi Tarım Şube Müdürü Raşit Turan, Ulusal Hububat Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yılmazkart, Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Celil Çalış, , Tarım Kredi Kooperatifleri Konya Bölge Müdürü İsmail Ezgin ile birlikte saha incelemesi yaptı.

 

“Yıllık Su Tasarrufu 3 Mavi Tünel’e eşit”

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın çok dar kapsamda uyguladığı ve bir takım desteklemeler içeren Çevre Amaçlı Tarım Arazilerini Koruma (ÇATAK) Programının revize edilerek KOP Bölgesi’ne has yeni bir uygulama ile yaygınlaştırılması için KOP Eylem Planı'nda bir program önerildiğini ifade eden Başkan Babaoğlu, ‘Münavebe’de Doğrudan Ekim’ modelinin istenilen seviyede yaygınlaştırılması halinde yıllık 300 milyon metreküp su taşıyacak olan Mavi Tünel projesinin 3 katı bir tasarrufu beraberinde getireceğine belirterek; “KOP İlleri için yıllık toplam 700 milyon TL civarında tarımsal destekleme yapılmaktadır. Bu desteklerin yaklaşık 185 milyon TL'si mazot, gübre ve toprak analiz desteğidir. Bunun yerine model olarak KOP gibi kurak bölgelerde başlatılacak ve mevcut desteklemeleri de dikkate alacak şekilde geliştirilecek tek bir doğrudan ekim destekleme programı düşünülebilir” dedi.

 

“Münavebe’de Doğrudan Ekim”le daha tasarruflu rekabetçi bir üretim sağlanarak Bölge geneline yaygınlaştırılmasıyla yıllık 745 milyon TL ekstra kazanç elde edilebileceğine vurgu yapan Babaoğlu, “Bu sistemle maddi olarak değeri ölçülemeyecek yer altı ve yerüstü su kaynaklarının kaybı azalacak, sürdürülebilirlik sağlanmış olacak, toprakların organik maddesi ve verimliliği artacak, su tutma kapasiteleri artacaktır. Bu nedenle Bölge'de ‘Doğrudan Ekim’ yapılacak alanlarda dekar başına destek verilerek model bir programın başlatılması bu bölge için gerekli hatta zaruridir” diye konuştu.

 

“Nadas yerine Münavebe’de Doğrudan Ekim”

Aynı zamanda KOP Bölge Kalkınma İdaresi Danışmanı da olan Prof. Dr. Bayram Sade ise KOP Bölgesi genelinde 1 milyon hektara yakın nadas alanı bulunduğunu ama etkin bir nadas yapılamadığı için bu alanlarda su tutulamadığı gibi toprağın işlenmesi sonucu toprak yapısının bozulduğuna ve erozyona uğradığına dikkat çekti. Doğrudan ekimle birlikte nadas alanlarının da daralabileceğini ifade eden Prof. Dr. Sade, bölge için biran önce bir destekleme programı oluşturulması gerektiğini ve zaman içinde suyu az yağışları yetersiz tüm Orta Anadolu Bölgesi'ne bu projenin yaygınlaştırılmasının Türk Tarımı adına çok önemli bir konu olduğunun altını çizdi.

 

Nadasın amacından çıktığını ve toprağa zarar verir hale geldiğini belirten Prof. Dr. Sade, “Bu durumda bizim toprağı işlemeden anızı yerinde tutarak onun koruyucu etkisinden faydalanmamız ve suyu tutmamız lazım ve topraktaki organik madde miktarını artırmamız lazım. Artık ekim dikim yapacağımız alanlarımız sınırlandı, yeni alanlar oluşturamıyoruz. O zaman Türkiye genelindeki 4 – 4,5 milyon hektar ile KOP Bölgesi genelindeki 1 milyon hektarlık nadas alanının yeni tekniklerle üretime yeniden kazandırılması ülkemize çok önemli potansiyel olacak. ‘Doğrudan Ekim’ ile topraklarımızdaki organik madde oranı yükselecek, ikincisi ise su tüketimi düşük olan Aspir bitkisi ekilecek. Ülkemizde petrolden sonra cari açığa sebep olan en yüksek döviz ödediğimiz yağın ihracatını azaltacak bitki olması. Bu konuda hazırlanmakta olan KOP Eylem planı ile oluşacak fırsatlar bu konuda önemli bir ekonomik potansiyel oluşturacaktır” şeklinde konuştu.

 

Türk Tarımının Akil insanları toprağı bilim ile buluşturmada kararlı

Konya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Seyfettin Baydar, halk arasında ‘Doğrudan Ekim, Anıza Ekim  veya Azaltılmış Toprak İşleme’ gibi isimler alan toprak işleme yönteminin Konya ve KOP Bölgesi genelinde hızla yaygınlaştırılması için çalışmaların devam ettiğini söyleyerek “Doğrudan Ekim” yönteminin klasik ekime göre eşdeğer verim sağladığını hatta ekim-dikim maliyetlerini düşürdüğü için verimliliği ve karlılığı artırdığı da söylenebilir” dedi.

 

Gezdikleri tarım alanlarında karşılaştıkları manzaranın sevindirici olduğunu ifade eden Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitü Müdürü Fatih Özdemir, yapılan araştırmalara göre ‘Doğrudan Ekim’in başarılı olması için üç faktörün bir arada olması gerektiğini belirtti. Bunlardan ilk ve olmazsa olmazının tarlada anız bırakma olduğuna vurgu yapan Özdemir; “Anız bırakmanın anlamı da toprak yüzeyindeki nemin kaybının önlenmesi, toprak yüzeyinde gölge tabakası oluşturması ve yüzey rüzgar erozyonunun engellenmesi şeklindedir. İkinci faktör uygun tarımsal alet ve ekipman seçimidir. Üçüncüsü ise minimum oranda toprak işleme. Münavebede olan tarlada hububat sonrası Aspir ekilmiş olması da tarla sahibinin bilinçli bir üretici olduğunu göstermektedir” şeklinde konuştu. 

 

Ulusal Hububat Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yılmazkart ise sürdürülebilir tarım için devletin ve üreticilerin üzerlerine ayrı ayrı görevler düştüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü; “Devletin ana görevi haksız rekabetin önüne geçmesi, üretici ve tüketiciyi korumaktır. Çiftçimiz ise Türk tarımının dünya tarımı ile rekabet edebilmesi için işin başında modern tarım alet ve uygulamalarına geçmeli, toprağı bilim ile buluşturmalıdır.”

 

Doğrudan anıza ekim yapılan arazi incelemesinde, ekimi gerçekleştirilen Aspir bitkisinin çok sağlıklı bir gelişim gösterdiği ve toprakta nemin mevcut olduğu dikkatlerden kaçmadı. Bölge için hayati önem taşıyan ‘Münavebe’de Doğrudan Ekim’ çalışmaların saha incelemesinin ardından hep birlikte hatıra fotoğrafı çektirildi.

 

Editör: TE Bilişim