İl Başkanı Z. Cem Yıldırım ; Milli Şeker Sektörümüzün Yıkılmasına İzin Vermeyelim.

İP Niğde İl Başkanı Z.Cem Yıldırım, İl Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Emin Akyüz ile birlikte Şeker İş Sendikası Bor Şube Başkanı Hasan Hüseyin Gümüşbaş’ı makamında ziyaret etti.

Ziyarette, D porföyünde bulunan ve bu yıl içinde özelleştirilecek ilk şeker fabrikalarından biri olan Bor Şeker Fabrikasının özelleştirilmesinin önüne geçmek için yapılması gerekenler konuşuldu.

Görüşmenin ardından bir basın açıklaması yapan İşçi Partisi Niğde İl Başkanı Z.Cem Yıldırım , “ Bor Şeker Fabrikasının, özelleştiği takdirde tamamen kapanma tehlikesinin bulunduğu iddia edilmektedir” dedi.

Yıldırım açıklamasının devamında şu görüşlere yer verdi.

İçinde bulunduğumuz Ocak ayı itibariyle, özelleştirmesi sonuçlandırılacak Kastamonu, Kırşehir, Turhal, Yozgat, Çorum, Çarşamba, Elazığ, Malatya, Erzincan ve Elbistan Şeker Fabrikalarının ardından sıra Bor Şeker Fabrikasının özelleştirilmesine gelmiştir.

         23 Ocak 2012 tarihli Niğde Haber Gazetesinde, Bor Şeker Fabrikası müdürlüğüne, Ocak ayında özelleştirilmesi sonuçlandırılacak, Elbistan Şeker Fabrikası müdürünün atandığı haberi yer almıştı. Fabrikanın özelleştirilmesi konusunda yeni müdürümüz Elbistan’da edindiği tecrübeleri mutlaka hayata geçirecek ve Bor Şeker Fabrikasının da özelleştirilmesini başarıyla yürütecektir! Bundan kuşkumuz yok.
 
         Bor Şeker Fabrikası özelleştirilmek isteniyor, bunu anladık ama özelleştirmeye karşı olduklarını her fırsatta vurgulayan partilerimiz nerede acaba?
 
Niğde’de bulunan demokratik kitle örgütlerimiz acaba ne zaman şeker fabrikamızın özelleştirmesine karşı duruş sergileyecekler? İş işten geçtikten sonra mı?
 
         Özelleştirmelerin yapıldığı 1985 yılından bu yana ülke ekonomisini; büyüme, dış borç, cari açık, işsizlik, yatırımların artması ve milletimizin refah seviyesini incelediğimizde, özelleştirmelerin işçisinden üreticisine, işletmenin bulunduğu ilden ülkeye kadar hiç kimseye hiçbir fayda sağlamadığı apaçık görülmektedir.
        
Bu arada, Bor Şeker Fabrikasının, özelleştiği takdirde tamamen kapanma tehlikesinin bulunduğu iddia edilmektedir. Fabrikanın kapanması durumunda tüm Bor halkı yanında, yaklaşık 3500 pancar üreticisi aile mağdur olacak ve Türkiye ekonomisi de her yıl 80 000 liralık bir gelirden mahrum kalacaktır.
Şeker fabrikalarının satılması, şeker pancarı üretim sahalarının daraltılması, bir bakıma, büyük şeker üreticisi ülkelerin elinde bulunan büyük şeker stoklarını tüketmek ve sağlığa zararlı nişasta bazlı şekerin(tatlandırıcı) piyasayı ele geçirmesi anlamına da gelmektedir.
Kurtuluş Savaşından sonra yaratılan Türk ekonomisinin öncü kuruluşları olan şeker fabrikalarını satmak, bağımsız ekonomiyi ortadan kaldırmaktır. Kıraç tarım arazilerini sulu tarıma kazandıran, süt ve et üretiminin en kıymetli maddesi, oksijen zengini, bioyakıt üretiminde de kullanılabilir şeker pancarının üretimini durdurmak, Türkiye’yi satmaktır.
 
İşçi Partisi, fabrikalarımıza, köylümüze ve tarımımıza sonuna kadar sahip çıkacaktır.
 
İşçi Partisi olarak, şeker pancarı üreticisi köylülerimize, Şeker İş Sendikamıza, Ziraat Odalarımıza, Ziraat Mühendisleri Odamıza, süt ve et üreticisi birliklerimize, kamyoncularımıza, tüm siyasi partilerimize, demokratik kitle örgütlerimize ve bütün milletimize sesleniyoruz:
 
 
Şekerin akıbeti Tekel olmasın, Sümerbank olmasın!
 
AKP Hükümetinin, emperyalist devletlerin çıkarları için, milli şeker sektörümüzü yıkmasına izin vermeyelim.
 
Şeker İş Sendikasının, içinde Bor(Niğde) şubesinin de bulunduğu, yöredeki meslek örgütleriyle birlikte, 27 ilden Ankara’ya yapacağı yürüyüşe destek verelim.
 
Şeker fabrikalarının önünde Milli bir kale oluşturalım ve özelleştirmelere geçit vermeyelim.

 
 
Editör: TE Bilişim