Kıdem tazminatında yapılmak istenen değişikliklere karşı “Kıdem tazminatı” gündemiyle Basın açıklaması yapan Belediye İş Sendikası Niğde Şube Başkanı Yusuf Karaca, “hükümetin başlattığı çalışmaların çalışma hayatında huzuru bozduğunu ve yapılmak istenen değişikliklerin kabul edilemez olduğunu açıkladı.

Kıdem tazminatı işçimizin çocuklarının gelinliği, çeyizi, damatlığı, başını sokacak bir ev, veya az da olsa gelecek garantisidir, kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir dokundurtmayız diyerek Kıdem tazminatı işçi haklarının en kutsalıdır hatta o kadar çok önemlidir ki Türkiye nin en büyük ve köklü konfederasyonu olan Türk-İş in genel grev kararıdır kesinlikle tartışılamaz” diyerek şöyle devam etti “Ülkemizde zaten işçi hakları yok denilebilecek kadar azken böyle bir düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir. Emekçilerimiz alın teri ile bu ülkeye katma değer üreten ve ülkenin her alanında faaliyet gösteren arkadaşlarımız için biz daha güzel, daha çağdaş, daha sosyal, daha demokratik haklar getirilmesini beklerken karşılaştığımız tablo ziyadesiyle emekçilerimizi üzmüştür. Getirilmek istenen bu düzenleme işçi sınıfını tamamıyla karşına almıştır. ” dedi.

Geçtiğimiz günlerde Türk-İş Başkanlar Kurulumuzun gündeminde sadece kıdem tazminatı vardı. Sosyal medyada da “Kıdem tazminatıma dokunma. Geleceğimle oynama” vurgusu ile bir kampanya yapılırken, konu Türkiye gündeminde ikinci sıraya çıktı. Başkanlar Kurulu toplantısında Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’ın değişikliği “kabul edilemez” bulduğu belirtilirken, bu konunun derinlemesine incelendiği bir rapor başkanlar kurulunda bulunan Sendikaların Genel Başkanları ve Genel Başkan Yardımcılarına dağıtıldı. Raporda yer alan değerlendirmelerden bazıları şöyle: Kıdem tazminatının kaldırılarak yerine Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin (TES) getirilmesine ilişkin sosyal tarafların herhangi bir talebi bulunmamaktadır. Hem işverenler hem işçilerin gündemi pandeminin yarattığı olumsuz ekonomik koşulların üstesinden gelmesi gerekmektedir. Cumhurbaşkanımızın 2013 yılından bu yana defalarca taraflar anlaşmadan kıdem tazminatı ile ilgili değişiklik önerilerinin kendisine getirilmemesini ifade etmiştir. Ama her altı ayda bir bu konu gündeme geliyor iş barışı ve huzuru bozuluyor. Şimdi ise iki model sunularak tedirginlik hat safhaya çıkarıldı.

Birinci modele göre işçi 60 yaşına kadar kıdem tazminatı alamayıp bu sistemden yararlanamayacak. 75 yaşını doldurmadan da toplu ödeme alamayacak. 60 yaşını doldurduğunda fonda biriken paranın yüzde 25’i işçiye ödenecek, kalan kısmının getirisi ise işçinin emekliliği halinde yaşlılık aylığına ilave edilecek. TÜİK istatistiklerine göre Türkiye’de ortalama yaşam süresi 78 yıl. İkinci modelde ise kayıplar ağırlaşarak devam ediyor. İşçiye alacağı kıdem tazminatı için prim ödeme yükümlülüğü getirilmek istenip işçinin aylık maaşından her ay ücret kesilecek. Bu durumda işçinin zaten düşük olan ücretleri daha da azalacak. Buna göre işçinin yüzde 3.33 kaybı olacak. Kıdem tazminatının fona devredilmesi ile birlikte hiç yok denilebilecek kadar az olan işçilerin iş güvencesi de elinden alınacak. İşveren işçileri kıdem tazminatı zaten fondan ödenecek düşüncesi ile daha kolay işten çıkarabilecek. Raporun sonunda Türk-İş genel kurullarında oybirliğiyle alınan karara da dikkat çekilerek şöyle denildi: “Karara göre kıdem tazminatı Türkiye işçi sınıfının ve Türk-İş’in kırmızı çizgisidir. Her türlü girişimin karşısında cevabımız genel grev olacaktır.”

Editör: TE Bilişim