Niğde Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından kitap okumanın önemine dikkat çekmek, bu konuda toplumu bilinçlendirmek amacıyla 4 bine yakın öğrencinin aynı anda kitap okuduğu bir etkinlik düzenlendi.
Haber Fotoğraf : Selim GÖKEL
Niğde Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından kitap okumanın önemine dikkat çekmek için yaklaşık 4 bin öğrenci Niğde Hükümet Meydanında, Bankalar Caddesinde, Bor Caddesinde, İstasyon Caddesinde ve Niğde’de bulunan bütün okul bahçelerinde kimileri ayakta, kimileri kaldırımlara oturarak aynı anda sembolik olarak 5 dakika kitap okudu.
Bu gün Niğde Hükümet Meydanında toplanan yaklaşık 4 bin öğrenci “Niğdem Okuyor” adlı kitap okuma etkinliğine katıldı. Katılımcı öğrenci ve vatandaşlara “Niğde Okuyor” baskılı şapkalar dağıtıldı. Öğrencilerin yanında Niğde protokolu, vatandaşlar, emniyet mensupları ve resmi dairelerdeki memurlar da etkinliğe katılarak kitap okudu.
NİĞDE’DEN TÜM TÜRKİYE’YE KİTAP MESAJI VERİLDİ
Niğde Milli Eğitim Müdürü Celalettin Ekinci etkinliği kısa bir konuşma ile başlattı ve çalan sirenin ardından bütün katılımcılar 5 dakika süreyle kitap okudu. Kitap okunurken meydanda sessizlik hakimdi. Etkinlikte ilginç görüntüler ortaya çıktı. Sedyede, rahlede, tekerlekli sandalye de, elinde futbol topuyla kitap okuyan öğrenciler ve katılımcılar vardı.
“ Niğde Okuyor” etkinliğine Niğde Vali Vekili Hacı İbrahim Türkoğlu, Niğde Emniyet Müdürü Ali Doğan Uludağ, Emniyet Müdür Yardımcıları Köroğlu Kıraç, Feridun Cemal Kılç, bazı daire amirleri, Okul Müdürleri, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Programda kısa konuşma yapan Niğde Milli Eğitim Müdürü Celalettin Ekinci ““Niğdem Okuyor” adını verdiğimiz eğitimin, öğretimin ve hatta hayatın en önemli değerlerinden birisine, kitap okumaya dikkat çekmek için buradayız.
İstiyoruz ki toplum olarak işlerimizin arasında kitap okumaya zaman ayırma çabası içerisinde olmayalım. Tam tersi kitap hayatımızın her anını kuşatsın.
Yunus Emreler, Mevlanalar dostumuz, yoldaşımız olsun kitaplarla. Kitaplar olmasa 80 Günde dünyayı başka nasıl dolaşabiliriz? Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi olmasa 17. Yüzyıla gidip Osmanlı’yı nasıl tanıyabiliriz? Mevlana’da aşkı, sevgiyi Mesnevi olmadan nasıl öğrenebiliriz? Gönlümüzün sızısı ama aynı zamanda gururu Çanakkale’yi Mehmet Akif’in Safahat’ı olmadan;
“Su iner yokuşlardan hep basamak basamak
Benimse alın yazım yokuşlarda susamak”
diyen Necip Fazıl Üstad olmadan Sakarya’yı nasıl bilebiliriz?
Her kitap bir dünyadır, bir dosttur.
Kısacası okumak; kurtuluşumuzdur, imarımız, zenginliğimiz, özgürlüğümüzdür.
Dileğimiz odur ki; yatarken başucumuzda, çalışırken masamızda, gezerken çantamızda ve her daim elimizde bir dostumuz, bir kitabımız olsun.
Niğdemizden bu vesile ile tüm Türkiye’ye bir mesaj gönderiyor, yazan, okuyan ve üreten bir gençlik temenni ediyor, saygılar sunuyorum.” dedi.
