Milli Eğitim Bakanlığı’nın dershane ve ücretsiz özel etüt merkezlerinin kapatmaya dönük kanun tasarısına ülke genelindeki tepkiler çığ gibi artarak devam ediyor.

 

Niğde Üniversitesi Öğretim Görevlisi Eğitim Bilimleri Uzmanı Süleyman Tuzcu; Türk Eğitim Sistemi’nin köklü sorunları bulunduğunu, bu sorunlar çözülmeden, dershanelerin ve özel etüt merkezlerin kapatılması durumunda eğitim sisteminin çıkmaza gireceğini söyledi.

 

Dershanelerin ve özel etüt merkezlerinin kapatılmasıyla ilgili girişimleri değerlendiren Niğde Üniversitesi Öğretim Görevlisi Eğitim Bilimleri Uzmanı Süleyman Tuzcu; “Türkiye’de eğitim sistemi incelendiğinde; sosyo-ekonomik, bölgesel ve yöresel çok karmaşık bir yapıya sahip. Mevcut yapıdaki sınıfların kalabalıklığını, okullar arasındaki fiziksel ve öğretmen profili farklılığını dikkate aldığımızda, fırsat eşitliği açısından açılması güç sorunlarımız mevcut. Aynı il  ve ilçe içerisinde bile okullar başarı açısından çok önemli farklılıklar gösterebiliyor. Bu ciddi sorunların çözümüne; Türkiye’deki dershanelerin olumlu katkı yaptığını düşünüyorum. Sistemin genel sorunlarından kaynaklanan boşluğun yasal yollarla doldurulmasından tabii ne olabilir ki?” şeklinde konuştu. Tuzcu,  şunları dedi: “Eğitim Sistemimizdeki sosyo-kültürel farklılıklar en aza indirilip, fırsat eşitliği noktasında kaliteli bir eğitim standardına ulaşırsak, işte o zaman bu tür uygulamalar hayata geçirilebilir”

 

Türkiye’de eğitim sorunlarının yabancı modellerin tercüme edilip uygulanması şeklinde çözülmeye çalışıldığına dikkat çeken Niğde Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu-Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü Öğretim Görevlisi Eğitim Bilimleri Uzmanı Süleyman Tuzcu; “Dershane ve ücretsiz özel etüt merkezleri Türkiye’de bir sosyal talepten dolayı ortaya çıkmıştır. Ülkemiz açısından önemli bir kurumsal potansiyel vardır. Hiç kimseye dershaneye gitmesi için zorlama veya baskı söz konusu değildir. Herkes isteği doğrultusunda bu hizmeti alabilmektedir. Doğal koşullar gereği oluşan bu yapıyı, başka ülkeleri örnek göstererek ortadan kaldırma çabası, başka bedenin elbisesini zoraki size giydirmeye benziyor.”dedi.

 

Kendisinin bugüne kadar hiçbir özel eğitim kurumunda ve etüt merkezinde kadrolu ve gönüllü çalışmadığını vurgulayan Eğitim Bilimleri ve İletişimi Uzmanı Süleyman Tuzcu şunları söyledi: “Değerlendirmelerim, Türk Eğitim Sistemi’nin mevcut yapısı ve işleyişi hakkındaki objektif ve bilimsel çerçevede yapmaya özen gösterdim. Dershanelerin sahip çıkması ile,  çok fakir bir ailenin çocuğu ücretsiz olarak eğitim desteği alarak, en gözde bölümü kazanma fırsatı yakalayabiliyor. Bu gerçekleri göz ardı edemeyiz.”


 

Editör: TE Bilişim