Haber; Selim GÖKEL
İstatistiklere göre en çok kazanın meydana geldiği İsmet Sayın Caddesi üzerindeki plansız yapılaşma neticesinde çok kısa mesafede bir sokak veya apartman giriş ve çıkışları mevcut. Buralardan her an bir araç trafiğin hızla seyrettiği yola çıkıyor. Yaya geçitleri ve kaldırımları düzensiz. Yol üzerine rast gele parklar mevcut. İşte böylesi bir durumdaki yolda hemen hemen hergün yaralamalı veya hasarlı kazalar meydana geliyor.
Niğde'nin bu caddesindeki tehlikeli durum Niğde Baro Başkanlığının dikkatini çekti ve Niğde İl Trafik Komisyonuna bir çağrı yaptılar. Çağrılarının takipçisi olacaklarını belirttikleri gibi, bu caddedeki trafik sorununa da çözümlerini ilettiler.
Niğde Barosunun açıklaması aynen şöyle ;
TRAFİK SORUNUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
NİĞDE VALİLİĞİ
İL TRAFİK KOMİSYONU ’NA
Medaş kavşağıyla başlayan ve yeni devlet hastanesi kavşağına kadar devam eden İsmet Sayın Caddesi olarak bilinen GİDİŞ-GELİŞ şeklinde düzenlenmiş yol üzerinde yoğun bir yapılaşma mevcuttur. Yapımı tamamlanan binaların yanında inşaatı devam eden ya da inşaat ruhsatı alınmış inşaat alanları bulunmaktadır.
Bu sayıları binlerle ifade edilebilecek yeni konut ve dolayısıyla artı nüfus ve araç demektir. İsmet Sayın caddesinin yükü gün geçtikçe artmaktadır.
İmar uygulamaları açısından böyle bir karmaşaya nasıl sebebiyet verildiği tartışmaları elbette yapılmaktadır. Yapılacaktır. İzahı yoktur. Kamuoyu ortak bir dille bu durumdan şikayetçidir ve hayretle karşılamaktadır.
Bu yol aynı zamanda cankurtaran güzergahı olup gün içinde onlarca cankurtaran acil hastaları devlet hastanesine ulaştırmaya çalışmaktadır.
Ana yola birçok tali yoldan çıkılmaktadır. Yolun nedensiz yere kıvrımlı hale getirilmesi görüş açısını daraltmaktadır. Yapılaşmadan dolayı bu durumun da düzeltilmesi imkansız hale gelmiştir.
Ancak şu an yapılması gereken en azından adı geçen caddede sorunlar yumağına dönüşen trafiğin en temel insan hakkı olarak kabul edilen yaşam hakkına dokunacak noktalara gelmeden çözülmesi bunun için çözüm yollarının üretilmesidir.
Bu yol üzerinde resmi istatistiklere geçen kazaların yanında tarafların anlaşmaları sonucunda kayıtlara geçmeyen onlarca kaza gerçekleşmiştir. Bu kazalar da insanlarımız yaralanmış maddi hasarlar meydana gelmiş mağdur olmuşlardır.
Bu kadar yoğun bir nüfusu barındıran bölge de her an bir yayanın yaşam hakkı ihlal edilebilir. Bir yayanın yolun karşısına geçmek için göstereceği bekleme sabrının en çok bir dakika olacağı, yol müsait hale gelmezse karşıya geçmek için risk alabileceği düşünüldüğünde istenmeyen sonuçlar kaçınılmaz olacaktır.
Çözüm önerilerimiz şunlardır;
- Yol çift yönlü olup cankurtaran yolu ayrılıp tek yönlü hale getirilebilir. Şehir merkezine gelmek isteyen araçlar Bor yolunu kullanabilir. Bu durumda kırmızı ışık uygulaması cankurtaran yoluna ayrılan yere değil diğer yola uygulanır ve belirlenecek yerlere konulacak yaya geçitleri ile rahatlama sağlanır.
- Trafiği kullanan bir kısım araçlar hız sınırlarının çok üzerinde kontrolsüz seyretmektedir. Yolun üst kısmına araçların hızını da gösteren YOL RADARLARI çok caydırıcı olacaktır. Yolun üzerine konulan yol radarları ülkemizde uygulanan bir sistemdir ve caydırıcılık konusunda çok başarılı bir uygulamadır. Yol radarlarının olduğu yerlerde araç sürücüleri birbirlerine ve yayalara karşı daha saygılıdır.
- Zaten dar olan caddeye, caddenin sağından ve solundan tali giriş çıkışlar yapılmıştır. Hemen hemen her binanın yanından bir yol ana caddeye çıkarılmıştır. Bu girişlerin sayısı azaltılmalıdır.
- Sayın komisyonunuzca başkaca çözüm yolları elbette üretilecek ve uygulanacaktır.
Avukatlık Kanunu 76. maddesi Barolara “ hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak ve korumak” görevini vermiştir. Adı geçen yol üzerindeki yoğunluk yukarıda da belirttiğimiz üzere en başta insanların yaşam hakkına dokunacak tehlikelere gebedir.
Komisyonunuzun bu konuda gereken önlemleri alacağına ilişkin inancımızın tam olduğunu bildirir saygılar sunarım" denildi.
Editör: TE Bilişim
