Sempozyuma, Kazakistan, Türkiye, Rusya, Başkurdistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan, Çin, Kore, Moğolistan, Sırbistan gibi dünyanın 12 ülkesinden toplam 300’den fazla bilim insanı katıldı.
Sempozyumun bu yıl onur konuğu Niğde Üniversitesi oldu. Sempozyumda ele alınan konular arasında eğitim, entegrasyon, filoloji ve gelişme perspektifleri, Türk alfabesi ve cinsiyet sorunlarının yanı sıra Kazak Hanlığı'nın kuruluşunun 550. yılı sunumları da yapıldı. Sunulan bildirilerde dil, kültür, edebiyat, sosyoloji, din, tarih, sanat tarihi, eğitim, etnografya, coğrafya, bilimsel gelişme, Türk iktisadı, siyaset, devletlerarası ilişkiler, uluslararası siyasi gelişmeler, uluslararası ticaret ve bilgi paylaşımı gibi konular tartışıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Kazak Kızlar Devlet Pedagoji Üniversitesi Rektörü Dinara Nöketeyeva, ev sahibi olarak 300’den fazla bilim insanını üniversitelerinde ağırlamaktan duydukları mutluluğu ifade ederek, II. Uluslararası Türk Dünyası Araştırmaları Sempozyumu’nun birlik beraberlik ve birlikte çalışma şuuruna büyük katkı sağladığını belirtti. Türk Devletleri ve toplulukları arasında bilim, kültür, sanat ve sportif etkinliklerle birlikte hareket etme ve dayanışma sağlanmasının son derece önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nöketeyeva, “Türk milletinin farklı coğrafyalarda yaşayan mensupları olarak aramızdaki bağları güçlendirmek adına var gücümüzle çalışmalı, elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Bu amaçla Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür’ün öncülüğünde başlattığımız bu sempozyum, şimdiden büyük bir adım halini almış ve birçok Türk yurdundan yüzlerce bilim adamını bir araya getirerek birlikte çalışma ortamı oluşturmuştur” diye konuştu.
Sempozyumda konuşma yapan Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür, Kazakistan ve Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin önemine dikkat çekti. Konuşmasını Kazak lehçesiyle yapan Niğde Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Görür, katılımcılardan büyük beğeni ve alkış aldı. İki ülke arasında dostluk temelli kurulan ilişkilerin çok çabuk netice verdiğine dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Adnan Görür, Kazakistan ve Türkiye arasında yapılan stratejik ortaklık anlaşmasının büyük önem arz ettiğine vurgu yaptı. Kazakistan'ın 2030, 2050 ve "Nurlu Yol" kalkınma programlarının uzun vadede çok başarılı olacağına inandığını söyleyen Rektör Görür, Kazak ve Türk halklarının asırlar boyunca birbirlerinden ayrı yaşamak zorunda kaldığını, ama bu ayrılıkların dost ve kardeş iki toplumu birbirinden ayırmaya gücünün yetmediğini söyledi.
Türk Dünyası Araştırmaları Sempozyumu’nun her yıl düzenli olarak gerçekleştirileceğini belirten Prof. Dr. Adnan Görür, “Önümüzdeki yıl Rusya Federasyonuna bağlı Başkurdistan Özerk Türk Cumhuriyeti’nin başkenti Ufa’da yapılacak olan Türk Dünyası Araştırmaları Sempozyumu’nun her yıl başka bir Türk yurdunda yapılmasını planlıyoruz. Bu sempozyumun sürekliliğinin sağlanması ve farklı Türk yurtlarında, Türk Dünyası’nın dört bir yanından gelen katılımcılarla her sene düzenli olarak gerçekleştirilmesi en büyük amacımızdır. Sempozyumun sürekliliğini sağlamak için hepimizin üzerine büyük sorumluluklar düşmektedir. Hepimizin, bu sorumluluğun gereğini yerine getirmekle yükümlü olduğunu unutmamalıyız” diye konuştu.
Sempozyum açılış töreninde Türkiye’nin Almatı Başkonsolosu Suphi Atan, Niğde Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selen Doğan, Başkurdistan M. Akmulla Devlet Pedegoji Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Kazak Kızlar Devlet Pedagoji Üniversitesi Enstitü Müdürü de birer konuşma yaptılar.
20-22 Mayıs 2015 tarihleri arasında gerçekleştirilen Sempozyum kapsamında bilimsel oturumların yanı sıra sergi, konser, atölye çalışması gibi çeşitli kültürel ve sanatsal etkinlikler de gerçekleştirildi. Sempozyumun ikinci gününde tüm Türk Dünyası’nı kapsayacak nitelikte “Kökümüz Bir Türk’üz” adlı bir de festival gerçekleştirildi. Çeşitli Türk Devlet ve topluluklarına ait adetlerin dans, müzik, şiir, destan ve görsel unsurlarla anlatıldığı “Kökümüz Bir Türk’üz” festivali katılımcılardan büyük beğeni topladı.
