Şuan  Niğde gündeminde lobi oluşturma var, yani “Kent Lobisi”

Başkanlık sistemi geldi. Bence,  ve bir çok otoriteye göre Türkiye’ye uymadı. Yaşanan sorunların öncelikli sebebi de bu ülkeye giydirilmeye çalışan bu absürd  sistemdir. Konumuz bu değil.

Bu yeni sistemde milletvekilleri ve bakanlar Ankara düzeyinde etkilerini yitirdi. Karar ve uygulama mercilerinde değiller. Sadece tespit,  hazırlık ve iteleme yönleri bulunmaktadır. Bana göre bütün müdür, başkan, vekil, rektör, dekan, vali, kaymakam…  kimse makam sahibi değildir, tek makam vardır.

Artık yeni sistemle Niğde’ye yapılacak yatırım veya sorunlarının çözümü “Ağlamayana mama vermezler” tabiri ile anlatılabilir.

Ağlanacak ve mama verecek tek makam da bellidir ve gerçektir.

Niğde buna göre yön ve yol çizmelidir. Başkaca da seçeneği yoktur.  Bunu fark eden, yaşayan kişi de Ak Parti Niğde Milletvekili Yavuz Ergun oldu.

Milletvekili Yavuz Ergun, Borhaber.net’i ziyareti ve diğer bazı basın kuruluşlarını ziyaretinde “Niğde Lobisi” konusunda açıklamalarda bulundu. Niğde Lobisinin oluşturulmasının şart olduğunu söyledi.

Yavuz Ergun açıklamasında özetle ; Tüm siyasi parti milletvekilleri, teşkilat başkanları, belediye başkanları, valilik, üniversite, iş insanları, bürokratlar, esnaf, birlikler, kooperatifler toplumun tüm kesimlerinin temsilcileri bir araya gelip Niğde Lobisini kurabilirsek, bütün yaşadığımız sorunların çözümleri konusunda birlik ve beraberlik içinde hareket edersek sonuç alırız” dedi.

Niğde Lobisi denilince ilk akla da Niğde dışındaki dernekler, federasyonlar, vakıflar geliyor. Çeşitli illerde bulunan bu hemşeri derneklerinden de olumlu yanıt geldi. Ön yargısız- şartsız desteklerini belirttiler.

 Niğde dışında faaliyet gösteren bu dernek ve federasyonlarında biraz irdelenmesi lazım. Kim federasyon? Kim kime bağlı? Ne tür faaliyetleri var?  Kimin elinden tutmuşlar, kime tepki belirtmişler?  Sen ben bizim oğlan türünde dernek görüntüleri var. Yıllık faaliyetleri; Maç yapılır, iftar verilir, arabaşı çorbası içilir, birkaç öğrenciye de burs… Sosyal medyadan son zamanda daha fazlalaştı “tarafım” diyen dernek başkanına, dernek kadın kolları başkanına yakışmayan kör-partizan paylaşımlar var. İstanbul, Ankara Niğde Günleri yapalım ballı! yaygaraları… Hadi bu da konumuz değil.

Milletvekili Yavuz Ergun’un Niğde Lobisi çağrısının  daha da genişlemesi lazım. Sadece Niğde dışında değil,  Niğde’de faaliyet gösteren bütün kurum ve kuruluşlardan da ses gelmesi lazım. Bir misyon oluşturmak,  planlama yapılması lazım. Devlet Eski Bakanı Akın Gönen Bey’in bu konuda bir çok güzel bir yazısı var. (biri burada lütfen okuyun)  

Karadeniz ve Güney – Doğu illerinin çalışmaları örnek alınabilir.  Öyle noktaya geldiler ki… Karadeniz veya Güneydoğu Anadolu’da bir bürokrat görevden alınmaya kalkınca kıyamet kopuyor örneklerini verebilirim. İlçelere veya denize bile havaalanı nasıl yapıldı sanıyorsunuz?  Tarımsal üretim ve sanayisi Niğde’den çok düşük olan iller nasıl IPARD, Tarımsal Kalkınma Teşvikleri, Hayvancılık OSB’leri, iş insanlarının teşviki ve yatırımları,  Ajans teşvikleri… vs.  kapsamlarına nasıl  alındığını sanıyorsunuz? Hemen hepsi etkili lobi faaliyetleri, lobi baskısı sonucunda gerçekleşti.

Geçtiğimiz haftalarda Niğde’ye sorunlu sığınmacılar için Geri Dönüşüm Merkezi kurulacak tartışması yaşandı. Bu tartışmanın, eleştirilerin,  olmasının en büyük nedeni… Temelde Niğde’ye Ak Parti döneminde hiçbir yatırım kazandırılmamış olmasıdır. “Bula bula bunu mu yapıyorsunuz” eleştirisidir.

 Ülkenin Tarım ve Hayvancılık ürünleri ve sanayisindeki son tartışmaları görüyoruz. Tarımın ve Hayvancılığın ne kadar önemli olduğu anlaşıldı.

Misyon ve planlama bunun üzerinde ilerlemeli… Kısa ve orta vadede en iyi geri dönüt, en iyi katma değer bu sektörden alınabilir. Devletin ve İlimizin resmi verileri, araştırmalar bunu gösteriyor. Üniversite yapılanması tarıma uygun, Bor Şeker dahil edilebilir, Süt ve Hayvancılık Birlikleri var. Patates Araştırma Enstitüsü var, KOP ve AHİKA var. Uçsuz bucaksız toprak var, Ecemiş suyu var. Niğdelinin girişimci cesareti var.

Cumhurbaşkanlığı ikinci yüz  günlük planlamasını yaptı. Bu planlama içinde üç ile “Tarıma Dayalı İhtisas OSB” var. Bir sonraki yüz günlük planda Niğde’nin adının geçmesi için etkili lobi faaliyeti gerekli.

Bu ilin bütün yöneticilerinin popülizmi bırakıp, gerçeklerle yüzleşmesi lazım.

Valilik nezdinde kurulacak bir komisyon ile bu planlama hızla yapılabilir. Valilik diyorum ama bu tür planlamalar da devlet hantallığı, dostlar alışverişte görsün havası  içinde yürütülüyor. Sonuç da alınamıyor, veriler uygulamaya yansıtılmıyor.  Mesela “NİGEP” ne oldu? O ney? Diyenleri de duyuyor gibiyim.  O kadar vakit ve para harcandı. Yüzlerce  sayfalık pdf’sini okudum. Bu verileri kullandığınız bir alan oldu mu? Vali gitti, rektör değişti… çöpe… Marka Kent çalışmasını da merakla bekliyoruz.

 Niğde Lobisi önerisini  önemsiyorum. Niğde’nin başka bir seçeneği kalmadı.  İçerde dışarda paydaşlar bir araya getirilip, ahenk içinde, birlik ve beraberlik içinde iş çıkartılması lazım.

Ak Parti Milletvekilleri  Yavuz Ergun ve Selim Gültekin  bir yılını doldurmak üzere…

Sazı ellerine Niğde’de  alsalar iyi olur…