Evliyalar Sultanı, Abdülkadir Geylânî Hazretleri 1077'de Hazar Denizinin güneyinde bulunan Geylan'da dünyaya geldi ve 1166 tarihinde Bağdat'ta hayata gözlerini yumdu. Hem anne, hem de baba tarafından Peygamberimizin neslinden geldiği söylenir.

Abdülkadir Geylânî Hazretlerinin “Fethü'r-Rabbâni” eserinden alınan öğütlerden bazı kısımları sunmak istiyorum;

Ey oğul! Önce kendi nefsine, sonra da başkalarına öğüt ver. Tevbe ile günah elbiseni çıkar.  Dünyada ebedî kalmak için yaratılmadın

Ey oğul! Dinini satarak dünyalık elde etme. Meşru yoldan ve helalinden alın teriyle kazandığını ye. Bu kazancınla başkalarına ikram et.

Ey oğul! Aceleci olma. Zira acele eden hataya düşer. Acele etmek şeytandandır, şeytanın işidir.. Çok kere seni aceleciliğe sevkeden şey, dünyalık toplama hırsıdır. Rızık ve dünyalık hususunda kanaat sahibi ol. Zira kanaat tükenmez hazinedir.

Ey oğul! Akl-ı selim sahibi ol. Aklını kullan. Acele etmekle eline bir şey geçmez.  

Ey oğul! Güzel ameller işlemekte tembellik etme. Zira tembellik edenler ebediyen mahrum kalırlar.

Ey oğul! Günah elbiseni tevbe suyuyla temizle. Ahlakı düşüklerden uzak dur. O zaman halis mü'min olursun. Bu arada kimseye eziyet etme ve zarar verme.

Ey oğul! Çalışmadan ayağına hiçbir şey gelmez. Çalış, didin; yardım, izzet ve celal sahibi Rabbindendir

Ey oğul! Helâl yemek suretiyle kalbini temizle. İşte o zaman Rabbini tanırsın. Lokmanı, elbiseni ve kalbini temizle. İşte o zaman  temiz olursun. Henüz vakit geçmeden kalbinle Rabbine dön.

Ey oğul! Sen sen ol, dünyalık hususunda kimseyle çekişme, didişme. Kadere razı olmak; kavga, çekişme ve didişme sonunda dünyalık elde etmekten daha güzeldir. .

Ey oğul! İnsanlara, baki kalacaklarını sanarak o gözle bakma. Hiçbir insan dünyada baki değildir.

Ey oğul! Önce kendi nefsine faydalı ol. Kendi nefsini düzelt, sonra başkalarıyla meşgul ol. Başkalarını aydınlattığı halde kendini eriten mum gibi olma.

Ey oğul! Bina sağlam bir temel üzerine oturtulursa yıkılmaz. Sağlam bir temel üzerinde oturtulmadığı takdirde kısa zamanda çöker. .

Ey oğul! Herşeyin sonu ölümdür. Hep ön safta bulunmalısın. Zira ön saf cesur erkeklerin safıdır. Son safta asla bulunmamalısın. Zira son saf korkakların safıdır.

Ey oğul! Uzun emellerini kısalt. Hırsını azalt.  Allah'a sarıl, Ondan başkası ile meşgul olma.  Ölüm gelince seni her şeyden ayırır.. Öyleyse O senden ayrılmadan önce sen onlardan ayrıl. Böylece kabir senin için bir yol olsun, bir geçit olsun.

Ey oğul! Sabaha çıktığın zaman nefsine akşamdan bahsetme; akşama çıktığın zaman da sabahtan söz etme. Zira sabahtan akşama, akşamdan da sabaha çıkıp çıkmayacağını bilmiyorsun. Dün, lehinde ve aleyhinde şahitlerle geçip gitmiştir, bir daha geri gelmez; yarına da erişip erişmeyeceğini bilmiyorsun.

Ey oğul! Fırtınalar seni yıkmasın, süngüler seni delmesin, sana dehşet vermesin. Bu takdirde öyle bir makamda bulunursun ki, orada faniler yoktur, dünya yoktur, ahiret yoktur, haklar yoktur, hazlar yoktur, elem yoktur, zeval yoktur, Allah'tan başka hiçbir şey yoktur.