Haber, mesaj veya propaganda; Bazen bir sayfa yazıdır, bazen iki satır başlık, bazen de tek bir kare fotoğraf..
Her şeyi herkese anlatmaya yeter de artar..
İstisnaları da vardır; bazıları “anlayana” cinsindendir. Düz okursanız, düz bakarsanız hiçbir manası olmaz. Bir anlam çıkaramazsınız. Pazar günkü Taraf gazetesinin sürmanşetinde yayımlanan fotoğraf ve haber de “anlayana” cinsindendi. Taraf gazetesinin kime hizmet ettiği ile ilgili görüşlerimi kendime saklıyorum. Gazetenin, mevcut düzendeki Tayyip Erdoğan karşıtlığı ise malum.
“Muhteşem” hafta sonunu Balıkesir de geçirdi. Cumartesi gündemi yine kendisi belirledi, “süreç devam edecek” dedi. Hemen hemen bütün gazeteler açıklamaya geniş yer verdi. Taraf gazetesi ise sürmanşetinde o fotoğrafın altına iki satır koydu;
“Tutanak krizinden sonra ilk kez konuşan Erdoğan kararlıydı: Bedeli ne olursa olsun süreç devam edecek.”
Fotoğrafa bir daha bakın!..
Size, parmaklıkların arkasındaki Başbakan algısı vermiyor mu?..
Cezaevine gidecek Başbakan!..
Bir daha bakın. Bir daha düşünün..
Tehdit mi?.. Pazarlık mesajı mı?..
Bu yorumumla sizlere Taraf gazetesini farklı bir biçimde sunmaya çalıştığımı sanmayın.
Yine farklı bir kulvardaymış gibi gözüken fakat bence aynı yere hizmet eden Cumhuriyet gazetesinin Pazar günkü manşet haberine bakın. Haberr, ABD’nin yeni Dışişleri Bakanı’nın Ankara’ya yaptığı ziyarette Tayyip Erdoğan’ı hayal kırıklığına uğrattığını, Obama’dan istediği randevu konusunda umut vermediğini, tam tersi Cumhurbaşkanı Gül ile görüşmesinde devlet adamlığı ile ilgili ona övgüler yağdırdığını anlatıyor.
Tabii ki bu görüşmelerin gerçek gündem maddesi bu olamaz. Kapalı kapıların ardında çok farklı pazarlıkların yapıldığı, tehditlerin savrulduğuna adım gibi eminim.
Ancak, siz ne dersiniz bilmem ama ben, paralel kurgulamaya dikkat edin derim. Bunlar, tek bir haberle tek bir kare fotoğrafla yapılan önemli propaganda faaliyetleri. Her zamanki gibi tek merkezden yönetiliyor.
Meşhur beyzbol sopasının icraatları devam ediyor.
Pazar gününden Pazartesiye yansıyan haberlere geçelim.
“Muhteşem” Balıkesir’den buyurdu;
“Genel af olmayacak. Af yetkisi maktulündür, varislerinindir.”
Haber sütunlarından takip etmişsinizdir. Kendi içinde de çelişen bir açıklama. Ama biz“Muhteşem”in dediklerinin tersinin yapıldığına artık kaşarlandık.
“Muhteşem”in bir dediğinin tersini nasıl söylediği ve savunduklarının hep tam tersini yaptığı ile ilgili küçük filmler hazırlandı ama bence yetmez. Artık belgeseller hazırlanmalı!..
“Muhteşem”in Pazar günkü Balıkesir konuşmasının ardından artık yüzde yüz emin olabilirsiniz;
Genel af kesinleşti..
Fakaat!..
Bu af yalnızca Öcalan canisi ve teröristlere yaramayacak.
Tayyip Erdoğan kendi sonrasını da düşünüyor. Hem de öncelikli olarak. Kendini cezaevinden kurtaracak, aftan yararlanmak için gerekli altyapı çalışmalarının hepsini yaptırıyor.
Koskoca Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanı, bazı merkezlerde yapılan yeni pazarlıkların ve oluşumun bilgilerini benden daha iyi alıyordur herhalde. Ara sıra yazılarımda sizlere yeni siyasi tezgahları, ucundan acıcık aktarmaya çalışıyorum. Kafi gelmediğinin farkındayım ama ne yapayım!.. Ben de ancak o kadar bilgi edinebiliyorum.
Sizlere daha doyurucu haberler verebilmek adına fotoğraflara çok dikkatli bakıyorum. Haberleri çok dikkatli okuyorum.
Bütün olup bitenlere dümdüz bakmamaya çalışıyorum.
Naçizane tavsiyem,
Siz de her şeye dümdüz bakmayın..