Niğde Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ali Osman Sayın Bor’da bağ sohbetlerinin bu haftaki konuğu oldu.
Borhaber.net ve nigdehasret.com haber sitelerinde geçtiğimiz hafta başlattığımız Bor’da Bağ Sohbetleri köşemizin bu haftaki konuğu Niğde Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ali Osman Sayın oldu.
Niğde’nin, ilçelerinin ve gazetecilerin sorunlarının konuşulduğu programda ilginç konulara değinildi.
Niğdehasret.com Genel Yayın Yönetmeni Turan Uçan yönetimindeki programa Av. Hüseyin Demirbilek ve Borhaber.net sitesi Genel Yayın Yönetmeni Selim Gökel’de katıldı.
SÖYLEŞİNİN VİDEOSU AŞAĞIDADIR.
SÖYLEŞİNİN VİDEOSU AŞAĞIDADIR.
T. Uçan: Niğde’de gazetecilik yaparken oldukça zorlandığımız konular var. Yatırımlar ve önerileri takip ederken zorlanıyoruz. Mesela 1995’de temeli atılan havaalanının niçin yapılamadığını, yatırımların ne olduğunu kimseye soramıyoruz. Sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir.
A.O. Sayın: Sizlere basın alanında vermiş olduğunuz desteklerden dolayı teşekkür ediyorum. Niğde kamuoyunun bir gündemi maalesef ki yok. Sabah yataktan kalkınca hangi gündemle meşgul olacağız. İlimizin kazanımları neler olacak. İli, ilçesi ile köyleri ile Niğde’mizin bir gündemi olmaması maalesef çok acı. 1995 yılında özel idarenin de büyük kaynaklarının harcanarak temeli atılan Bor Havaalanı’nın ilgisizlik ve kayıtsızlıktan dolayı mesafe alınamamasından dolayı Niğde, Bor ve diğer ilçelerimiz çok büyük mağduriyet yaşıyorlar. Havaalanının olmaması yatırım, istihdam, ekonomi, kültür ve üniversite anlamında büyük kayıp. Üniversitemize büyük illerden akademisyen gelmesini ve öğrencilerin Niğde’yi tercih etmesinde olumsuz bir faktördür. Maalesef bizden sonra havaalanını gündeme taşıyan ve Niğde’de ekonomik, sosyal ve nüfus olarak bizden çok daha geri olan yerler havaalanına kavuşmuşken biz hala olduğumuz yerde sayıyoruz. Hâlbuki otoyol; Niğde’ye kadar geldi emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Bundan sonraki bölümünün de tamamlanmasını umutla bekliyoruz. Kalan bölümü için siyasilerin iktidarı ve muhalefeti ile sivil toplum örgütlerinin, meslek odaları ve demokratik kitle örgütleri ve halkımız bu konuda iş birliği yapmalılar.
S. Gökel: Geçtiğimiz gün Iğdır Havaalanı açıldı bunu hatırlatmak istiyorum. Niğde’nin sadece havaalanı için değil neden gündemi yok? Niğde’nin gündeminin ve hedefinin olmamasının sebebi neler olabilir?
A. O. Sayın: Bunda bugüne kadar bu ili temsil eden siyasiler kadar, meslek kuruluşları, sivil toplum kuruluşları ve demokratik kitle örgütlerinin ve üniversitenin de sorumluluğu vardır. Yerel basın radyosu, televizyonu ve haber siteleri ile gündemde tutmalıdır. Akkaya Barajı örneği var. Böyle bir platform örnek teşkil etmektedir. Akkaya konusunda da 25 yıldır bir sorun bu kadar ortada bırakılmaz. Hala da arpa boyu mesafe alınamamış durumdadır. Toplanılıyor konuşuluyor ama sonuç yok. Bu sadece Bor’un sorunu değil Niğde’nin de sorunudur. Üniversite kampüs alanı, Bor’un tarım alanları halen sulanıyor adeta fosseptik çukuru durumunda olan bir baraj ve zehir saçıyor. Ağır metaller barındırıyor. Artık hiçbir canlı yaşamaz duruma geldi. Artık flamingolar bile gelmez oldu.
NİĞDELİ İDEALİST DEĞİL Mİ?
H. Demirbilek: Yaptığım tespitlere göre; biraz önce konuşulanlar siyasetçiler, iş adamları, sivil toplum örgütleri ve Niğdeliler sanırım idealist bir toplum değil. Yıllardır Niğde de hiçbir değişiklik yok. Bor, Çamardı, Ulukışla, Altunhisar, Çiftlik, köy ve kasabaları saymıyorum hepsi içler acısı. Niğde’yi idealist olmayan insanların yaşadığı bir şehir olarak düşünüyorum. Niğde’nin yöneticilerinin Niğde için ne yaparım diye düşünmelidirler sizin fikriniz nedir?
A. O. Sayın: Bir avukatın elinde günlük dosyası olmaz mı? Benim bu gün filanca mahkemede filanca davam var deyip hareket etmesi gerekir. Bizim idarecilerimizin ve yöneticilerimizin böyle bir dosyası maalesef yok.
NİĞDE İÇİN HALK TALEP ETMELİ!
H. Demirbilek: Türkiye’nin birçok iline gidiyoruz. Ülkenin ekonomik kaynakları oralar için yeterli de Niğde için mi yeterli değil. Bir koordinasyon sorunu var Niğdeli dertlenmiyor? Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
A. O. Sayın: Bu bir arz-talep meselesidir. Halk talep ederse taleplerin sorumlusu olan kişilerde arz eder. Bu arz-talep dengesi Niğde de yok. Ya talepte sorun var ya arzda. Bunun çözülmesi lazım. Eğer ki çözülmezse Niğde’nin geleceği iyi görünmüyor. Buradan şuna değinmek istiyorum.Soruyorum size Nevşehir, Aksaray, Kırşehir, Kırıkkale Niğde ile aynı ölçekli iller. Niğde’nin bölge olarak bu saydığım iller arasında ekstra kazandığı bir projeden bahsedebilir misiniz?
Kamu idari yapılandırmasında kazandığı bir hizmet var mı?
Kalkınma Ajansı, Kültür ve Tabiat varlıklarını koruma kurulu, İstatistik Bölge Müdürlüğü’nü Nevşehir’e kaptırdık. Nevşehir zaten turizmden nasipleniyor. Dünya şehri olmuş durumda. Kapadokya dedik Niğde Kapadokya’da mı değil mi? Bunun ne Türkiye ne dünya farkında değil. Kendimizi anlatamadık turizm ve tarih alanında yeterli tanıtım yapamadık. Niğde kapalı kutu durumuna geldi. Hiçbir zaman Kapadokya da yer alan bir olduğunu ortaya koyamadık başarısızız bu konuda. İdare Mahkemesi’ni Aksaray’a kaptırdık.
MEDYA İLE YÖNETENLER ARASINDA İLETİŞİMSİZLİK VAR
H. Demirbilek: Gazeteciler bu konuların neresinde?
A. O. Sayın: Biz gazeteciler olarak üzerimize düşeni yapamadık. Bunun sebebi bir sorunu dile getirdiysek ilin yöneticileri bizleri arayıp bizimle paylaşmadılar. İdarecilerden kimse evet doğrudur ya da eksiktir gibi eleştiride bulunmadı. Güzel hizmetlerde teşekkür bile etmiyorlar. Yerel medya ile ili yönetenler arasında iletişimsizlik var.
T. Uçan: Olumsuz bir haber yayınlandığında tavır alınıyor. Hoşgörü ile bakılmıyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
A. O. Sayın: Yerel medya bilgilendirilme konusunda yeterince bilgilendirilmiyor. Niğde de ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi olaylar güncelliğini yitiriyor. Halk olayları gazetelerden önce bireysel gayretleri ile öğreniyorlar.
H. Demirbilek: Sayın Başbakana gazeteciler mikrofon uzatılıyor ve açıklama yapıyor. Neden Niğde valisine de kapıdan çıkarken bir mikrofon tutulmasın? İlle de randevu almak mı gerekir. Bilgiye ulaşmaksa amaç neden bu yapılamıyor?
A. O. Sayın: Yakın zamanda Mersin’de Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun toplantısına katıldık. Mersin Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaretimde öğrendiğim bir şeyi paylaşmak istiyorum. Mersin’de bakanlık görevi üslenen milletvekilleri dönüşümlü olarak yurtdışı gezilerine bile yerel gazeteciler götürüyor. Niğde ile mukayese edelim. Hangi programa gazetecilerin götürülmesine bir kolaylık bir hizmet sunuluyor!...
H. Demirbilek: Gazetecilerin sorunlarını bilen biri olarak, Niğde’deki milletvekilleri ve kurum amirleri gazetecilerin var olduğunu önemsiyorlar mı?
A. O. Sayın: Bazı gazetecilerin sahipleri bu işi ikinci iş olarak yapıyor. Birincil iş olmadığı için sırf kimlik olsun diye yapıyorlar. İlin yöneticilerinden ve siyasilerinden veya kendi birinci işi ile ilgili işlerinin takibinde bir kimlik olarak kullanılıyor. Buda gerçek anlamda gazetecilik yapan insanların basın ahlak ve ilkelerine uygun gazetecilik yapmalarının önünü kesiyor. Maalesef bazı kurumlar ve yöneticileri iltifattan hoşlanıyor. Bunun sonucunda da gerçekten radikal gazetecilik yapan çevrelerle olan ilişkilerine ve bilgilendirme noktasındaki yaklaşımına mesafe koyuyor. Günümüzde yaygın basındaki kirlilik yerel basına da ulaşmış durumdadır.
S. Gökel: Cemiyet bu konuda ne yapıyor?
A. O. Sayın: Cemiyetin bu konuda hiçbir yaptırımı yoktur. Bizimkisi sadece meslek içi eğitim, basıncıların sorunlarını çözme aşamasındadır. Şuanda basın kartı konusunda sorunları olan meslektaşlarımıza yardımcı olabiliyoruz. İlkokul mezunu olan arkadaşlarımızdan 13 tanesinin sarı basın kartı almalarında evraklarının düzenlenmesi konusunda yardımcı olduk. Gazeteci arkadaşlarımızın sosyal güvenliklerinin eksiksiz yatması konusunda ve kurumlarda karşılaştıkları sorunları ve diğer özel sorunlarında kendilerine yardımcı olmaya çalışıyoruz.
S.Gökel: Başkanım, dayanışmadan bahsettiniz ama ben izlediğim kadarı ile gazetecilerin muhabirlerden tutunda en üst yöneticilerine kadar sanki bir kopukluk var. Niğde basınındaki bu durumun Niğde’nin genel durumuna da bir etkisi olduğunu düşünüyorum.
A.O.Sayın: Tabiî ki Gazeteciler Cemiyetimizin, meslek örgütümüzün yılda yaptığı etkinlikler var, genel dünya prensipleri çerçevesinde yılda üç tane etkinlik yapıyoruz. Bu etkinlik dışında Federasyon çatısı altında Niğde ve Niğde dışında da etkinlikler oluyor ve oralara da iştirak ediyoruz ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu’na da Niğde’de ev sahipliği yaptık, misafir ettik en az 35 ilin temsilcisini burada ağırladık, meslek içi eğitim den geçirilmesi için. Ayrıca yine Federasyonumuz dan gelenler ve Basın Yayın Enfarmasyon ve Basın Yayın İlan Kurumundan da gelen eğitici yazışmaları, videoları, materyalleri, yenilikleri ve gelişmeleri arkadaşlarımız ile paylaşıyoruz. Ayda bir genel toplantı, yönetim kurulu toplantısı ve onlar haricinde de üyelerimiz ile bir araya gelerek her etkinliğe katılmaya gayret ediyoruz. Ben Niğde Gazeteciler Cemiyeti olarak birlik ve beraberlik konusunda bir rahatsızlığımız yada eksikliğimiz yok. Her arkadaşımız mesleği ile ilgili konularda cevap almakta, birbirimizi arayıp sormaktayız, iyi ve kötü günlerimizde hep beraberiz. Ama genel rahatsızlık sadece mesleğimiz de değil ilin önderi, öncüsü olacak kişilerin bu fonksiyonları tam yerine getirememesinden ileri geliyor. Öncü ve önder insanların da gazetecilerle ve değişik meslek örgütleri ile beraber olup, ilimiz ve ülkemizin sorunları ile ilgili yapılacaklar ile ilgili yapılmaması gerekenler ile ilgili fikir alışverişi yapıp raporlar meydana getirilmesi lazım. İldeki kopukluk sadece gazetecilerle ilgili değil her alanda çok ciddi iletişim eksikliği var, diyalog eksikliği var, muhalefet edenler de yanlış anlamasınlar ciddi muhalefet eksikliği var.
S. Gökel : Niğde Platformu kurulmuştu, Gazeteciler Cemiyeti öncülüğünde ama Van Depremine yardım haricinde başkaca bir gelişme olamadı, bundan bir sonuç alınamadı.
İLİN ÖNDERLERİ BİRLİKTE OLMAKTAN UZAK DURUYORLAR
A.O.Sayın: Mesleki örgütlenme alanında imkanlarımız sınırlı, biz bunun öncülüğünü yaptık, ama ilin yöneticileri buna sahip çıkmadı. Bize heyecan vermediler, güç vermediler, moral vermediler, birlikte olmaktan uzak duruyorlar.
H.Demirbilek: Muhalefet dediniz, muhalefet görevini yapmıyor mu?
A.O.Sayın: Evet muhalefet de görevini yapmıyor, ben hiçbir yerel medya da Niğde ilinin öncelikleri, neler yapılması gerektiğini, yapılanların verimli yapılıp yapılmadığı, bütçe imkanlarının yerinde kullanılıp kullanılmadığı, çevre faktörleri, Akkaya barajı, havaalanı, hiçbir konuda sesini duymuyoruz… Okumuyoruz… Benim için önce bu ilin sorunlarının masaya yatırılması lazım. Muhalefet kadroları biz basın toplantısı yaptık. Yerel Medya yer vermiyor desin ben sözlerimi geri alacağım, yeni kongrelerden çıktılar, yeni kadrolar kurdular. Hangisi ilin öncelikleri ve gündemi konusunda yorum yapıyorlar. Eleştiri yapsınlar ama çözüm yollarını da göstersinler. Veya biz olsaydık şunu yapacaktık, bu şans bize verilseydi biz Niğde için, ilçeleri için şunları yapacağız deselerdi. Hodri Meydan… Gelsinler burada bu platformda konuşsunlar, cevap hakkını da kullansınlar.
S.Gökel: Bu konuda gazetecilerin, basının öncü olması lazım… İtici güç olması lazım…
A.O.Sayın: Hayır kardeşim her şeyi gazetecilerden beklemeyin, bu kolaycılıktır. Ben 40 yıldır bu işle uğraşıyorum vatandaş bakın şurada ağaçları kesmişler diyor. Tamam diyorum, muhabir göndereyim sende orada dur fotoğrafta yer al, vatandaş bak hassas diyelim. Gazeteye gel çayımızı iç ismini de ver mesnetsiz yazmayalım diyorum. Hayır bizim ismimi yazmayın diyor.
T.Uçan: Organize Sanayi Bölgesinin dolmak üzere olduğu yeni bir organize sanayi kurulması talebi geliyor. Bir diğer konusu Niğde Adliyesinin yeri konusunda neden adliyesi Niğde’nin dışında bir yer gösterildi. Bu konuda neler söylersiniz.
A.O.Sayın: adliye binamız yetersiz, herkes hukuk içinde yaşıyor böyle bir binamızın bu şekilde hizmet vermesi ciddi bir eksiklik, çevre illerin ilçeleri bile yeni adliye binalarında hizmet yapıyor. Benim kişisel kanaatim Niğde ve Bor arasında adliye sarayı başta olmak üzere kamu idare alanlarının Niğde ve Bor arasında yapılması lazım. Niğde veya Bor’da hangi alana giriyorsa nazım planı içine alınması lazım. Kamu kurumlarına yer ayarlanması lazım, 50 yıl önceden bu ilin şehircilik alanı ne olacak, mesken alanı ne olacak, yeşil alanlar neresi olacak, üniversite alanları, sanayi alanları, Bor ve Niğde Belediyeleri dayanışma göstererek bu işi çözmeleri lazım. Acilen de Sanayi bölgesi olarak yer göstermek den de çekinmiyorum, Okçu köyü istikametine Niğde ile Bor’un ortak kullanabileceği, girişimcilerin istifade edebileceği bir yer olması lazım.
S.Gökel: Bor Karma Organize Sanayi var oraya devam edilsin.
A.O.Sayın: Orası Karma Organize sanayi, çevreyi kirleten sıkıntı yaratan müesseseleri var. Bu dediğim yer de yeni belli sektörleri, devasa sektörleri, büyük yatırımcı yerli olabilir, yabancı olabilir. Bu organize sanayinin yarısını ben otomotiv yatırımı yapacağım deyip alması lazım. Önceliğin Niğde ve Bor veya diğer ilçelerde olabilir ikinci organize sanayi için geç bile kalındı yer ayarlanıp, alt yapısının üst yapısının bir an evvel ele alınması lazım. Şuan için teşvikler var, bu altın dönemi, bu fırsatı kaçırmamak lazım. Niğde ölçekli illerden Karaman’da 3. Organize Sanayi kuruldu. Acele etmek lazım.
S.Gökel: Niğde basının genel durumu nasıl? Neler yapabildiniz?
NİĞDE BASINININ RAHATSIZ EDİCİ ŞEKİLDE YAPICI BİR TUTUMU VAR
A. O. Sayın: Niğde’deki ilimiz yöneticileri şanslı, yerel basınımız her konuda yapıcı, devletinin ve milletinin yanında. Ama kadir kıymet bilinmiyor. Açık öğretim sınavlarının Niğde de yapılmasını, öğrenci yurtlarının yapılması, Niğde üniversitesinin kuruluşunda 50 bin imza ile katkısı var, Gümrük müdürlüğü kuruldu kurulmasında emeğimiz var ama maalesef kapandı. Sanayicimiz mağdur oldu. Hala gümrük müdürlüğü açılmıyor.
T. Uçan: Buradan vekillere bir mesaj verelim. Gümrük müdürlüğü ne oldu?
A. O. Sayın: Ben sanayici olsam çevre illere gitmem doğru olur mu? Herkesin yapacağı bir iş var. Muhalefetiyle iktidarı ile tüm vekiller üzerlerine düşeni yapmalılar.
Ayrıca Türkiye’nin ilk Patates Araştırma Enstitüsü Niğde de açıldı. DSİ’nin mühendislikten Şube Müdürlüğü’ne kavuşturulması, Niğde’nin kalkınmada öncelikli iller arasına alınması, Hıdırlık ve Akkaya Barajı çevresi ağaçlandırma ve çevre etkinlikleri, Pozantı-Ankara Otoyolu yapımı (bu konuda iki isimin büyük emeği var Akın Gönen ve Erdoğan Özegen’dir), Niğde-Bor yolunun yapılmasında medyanın emeği vardır.
H. Demirbilek: O zaman projeleri medya oluşturuyor ve peşine düşerse projeler hayata geçiyor diyebilir miyiz?
T. Uçan: 15 günde bir gazetelerden sorumlu arkadaşların toplanıp bir istişare etmek gerekir mi? Ayda bir sefer toplansak meseleleri konuşmak adına, yatırımları ve yatırımların geleceklerini tartışmamız verimli olmaz mı?
H. Demirbilek: Niğde de hiçbir gazeteci Niğde’ye yapılacak bir yatırımın önünü tıkar mı? Niğde deki gazeteciler ilgiye muhtaç mı?
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ HALKIN
HABER ALMA ÖZGÜRLÜĞÜDÜR
A. O. Sayın: Hiçbir arkadaşım bunu yapmaz destekler. Gazeteciler ilgiye muhtaçtır. Ben vefa görmedim açıkçası. Mesleki bir özeleştiri yapmam gerekiyor. Bizim alanda çalışan arkadaşlarımdan bir kısmı nerde nereye oturacağını ve nerde nasıl konuşacağını bilmeli ve öğrenmelidir. Bir kısmı için söylüyorum davranışlarına ve haber kaynakları ile olan mesafelerine dikkat etmeleri gerekir. Duruş önemlidir. Ahbap çavuş ilişkisi olmamalıdır. Basın özgürlüğü, gazetecinin özgürlüğü değildir. Halkın haber alma özgürlüğüdür. Halk adına gazeteci bunu temsil eder. Halkın temsilcisi olan alandaki arkadaşlarında bunlara özen gösterip bir duruş ortaya koyması lazım. Güçlü kamuoyu için güçlü medyaya ihtiyaç vardır. İlin yöneticileri yerel basına ne kadar destek olurlarsa kendileri de o kadar yücelirler ve istikbal vaat ederler.
S. Gökel: Muhabir arkadaşların ekonomik yönden daha iyi olmaları lazım değil mi?
A. O. Sayın: Ekonomi ile alakası yok bunun. Öz eleştiri kutsaldır. Önce biz hangi noktadayız neyiz. Gazete nedir? Gazeteci kimdir bununda yeniden yasal düzenleme ile Türkiye de masaya yatırılması lazım.
H. Demirbilek: Niğde’nin çözülmesi gereken öncelikli sorunları nelerdir?
A. O. Sayın: Bor’un Emen Ovası’nda temeli atılan havaalanının Niğde’ye kazandırılmasının Niğde’nin olmazsa olmazı olarak görüyorum. Niğde’nin ekonomik, sanayi, eğitim ve gelişme anlamında başka bir çıkış yolu yok. Çünkü zaman günümüzde çok kıymetlidir. Artık otoyollarda yapılsa Niğde’nin önceliği havaalanına kavuşmak olmalı. Milletvekillerimizin bütün işi gücü bu olmalıdır. Mevcut Pozantı’dan Niğde’ye kadar olan otoyolun Niğde den Ankara’ya kadar olan kısmının bir an önce tamamlanması gerekmektedir. Niğde tarım ilidir. Ürettiği ile gelirleri doğru orantılı değil. Bunun çözümü için tarım ve hayvancılık konusunda bu konu ile ilgilenenler için büyük önem kazanmalıdır. Cins ıslahı ve yetişen ürünlerin ihracat şansı elde edebilmesi için gerekli çalışma ve çaba sarf edilmelidir. Hastaya uzaktan reçete yazılmaz. Tarım teşkilatının tüm çalışmalarının sahaya inmesi gerekir. Üniversitenin fiziki yapılanma başta olmak üzere akademik kadrolarının ihtiyaçlarının giderilmesi hususundan herkesin büyük desteği olması gerekir. Niğde’nin katma değerinden istifade eden çevreleri üniversiteye sağlık ve eğitim konuşlarında destek olmaya davet ediyorum. Önce iç dinamiklerimizi harekete geçirmeliyiz ki dışarıdaki hemşerilerimize de örnek olmalı ve onlarda harekete geçmeli.
S. Gökel: Şeker Fabrikası ile ilgili çözüm nasıl bulunabilir?
A. O. Sayın: O konu ile ilgili milletvekillerinin açıklama yapmasını bekliyoruz. Ben bu konuda tam bir bilgi sahibi değilim.
S. Gökel: Yerel basının Niğde’de fonksiyonu nedir?
A. O. Sayın: Yerel demokrasinin işlerliği yerel medya ile olur. Eğer yerel medya güçlü değilse ve desteklenmiyorsa yerel demokrasinin işlerliğinin söz konusu olmaz. Niğde’nin sivil toplum örgütleri ve meslek odaları güçlenmeden hiçbir yere gelme şansı yok. Bu kuruluşlar sık sık toplumu bilgilendirmeli. Eğer şube ise veya temsilcilikse genel merkezlerinin toplantılarını Niğde de yapma konusunda özendirmelidir. Niğde bir kongre merkezi olmalıdır. Bu sayede bilim adamları ve yöneticiler bu ili tanımalıdır. Belediyecilik sadece yol, kaldırım, içme suyu ve itfaiye hizmeti vermek değildir. Kültür, sanat ve kongre hayatına da yer verip desteklemektir. Eğitime katkıda da basının önemi büyüktür. Toplumu bir arada tutan milli ve manevi değerlerin sürdürülebilmesi için yerel medyanın önemi çoktur. Yerel yazar ve edebiyatçıların yetişmesinde, ekonomik haberleşme ve yerel markaların ortaya çıkmasında medyanın rolü vardır. Şenlikler, festivaller oluyor. Geleneklerimiz yerel medya sayesinde anlatılıyor izleniyor. Medyanın istihdam oluşturma gibi bir görevi var.
Sözlerime son verirken, yeni nesillere sorunlarını çözmüş bir Niğde ve Türkiye bırakmak için hepimiz el ele verelim ve unutmayalım ki yarını kazanacak bugün dür.
S. Gökel: Politikaya atılacak mısınız?
A. O. Sayın: Öyle bir niyetimde beklentimde yok. Bu şekilde de hizmet verebiliyorsam ne mutlu bana…
Niğdehasret.com Gnl.Kor. Turan UÇAN, Borhaber.net Gnl.Kor. Selim GÖKEL, Av. Hüseyin DEMİRBİLEK
Kamera ve Söyleşi çözümü : Fatma TAN - Erdal GÜÇER, Fotoğraf ve Ulaşım Ali AKBAŞ
Editör: TE Bilişim
