Değerli arkadaşlar,
Yeşil çevrenin korunması konusunda Dünyanın yaptığı hataları bizde yapmaya başladık. Örneğin, ABD’de Yeşil alan kıyımı yıllardır devam ediyor ve her yer gökdelenlerle doldu. İnsanlar doğası gereği yeşil alanları özlüyor. İşte bu isteklere uygun olacak şekilde şimdi gökdelenlerin çatılarına yeşil alanlar kuruluyor. Amaç, insanların hem doğa özlemlerini gidermek ve hem de bina satımı için bir tercih nedeni oluşturmak.
 
Güzel ülkemizin birçok kentinde ve özellikle İstanbul’umuzda alt yapı ihtiyaçları göz ardı edilerek çarpık kentleşme ile yersiz ve gereksizce gökdelenler yapılıyor.İstanbul’umuzun tarihe yazılmış görsel güzelliğini yok edecek şekilde ucubeler dikiliyor. Ne yazık ki ABD de yıllar önce yaşanan yanlışları bizde yapmaya başladık.
 
Veya gereksiz projelerle yeşil alanlarımızı kıymaya ve yok etmeye başladık. Örneğin, İstanbul’umuzun kuzeyinde 3. Köprü projesi ile yeşil alanlarımızı kaybedeceğiz. Bildiğiniz gibi 3. Köprü geçiş yerinin Garipçe-Poyraz arasında olacağı açıklandı. Buradaki özel arazi alanı %16, Orman arazisi %48, 2B li alan %11, hazine arazisi %14 ve askeri bölge %11 düzeyindedir. Yani İstanbul’umuzun en büyük orman alanlarını ve akciğerlerini yapılacak çevre yolları ile geri dönüşümsüz olarak kaybedeceğiz.
 
Büyükşehir Belediye Başkanımızın yaptığı açıklamada, İstanbul’umuzdaki trafik sıkışıklığına çare olacakmış gibi sunulan 3. köprünün öncelikle tırların geçmesi için yapılacağını söyledi. Sonra da trafik sıkışıklığına tırların katkısının ancak %3,5 olduğunu belirtti !!! Yani İstanbul trafiğine %3,5 olumsuz etki yapan tırlar için mi 3. köprü yapılacak ??? Esas amaç TIR araçları için köprü yapmaksa, neden Çanakkale’ye bir köprü yapılmıyor. Böylece Edirne’den girecek TIR’lar hiç İstanbul trafiğine uğramadan Çanakkale üzerinden Anadolu’ya geçer ve istedikleri yerlere de ulaşırlar.
 
Yok eğer söz konusu insan taşınması ise daha Marmararay gibi çok önemli toplu taşıma projesi bitmeden ve İstanbul trafiğinde öncelikle özel araç kullanımını caydırmak için halkımızı toplu taşıma ile ulaşıma özendirmek gerekirken, 3. köprü için kesin zorunluluk olduğunu açıklamanın sebebini öğrenmek isteriz.
 
Değerli arkadaşlar,
İstanbul’umuza yapılacak 3. Köprü için geçen ay açılan ihaleye 18 şirketten hiç kimse katılmadı ve teklif vermedi. Neden ??? Bu konuda Sn. Oktay Ekincinin 17.01.2012 tarihli Cumhuriyet Gazetesinde “3. Köprü zarar edecek” başlıklı yazısını okumanızı isterdim.
 
“3. Köprünün fiyakası var” diyen Bakan Yıldırıma göre kısa sürede ihale yeniden açılacakmış (15.01.2012-Cumhuriyet). Günde 135.000 aracın geçeceği garantisi verilecekmiş. Ya geçmezse işte o zaman aradaki farkı devletimiz yani bizler ödeyecekmişiz. Aynı Rusya ve İranla yapılan doğal gaz alımı anlaşmasına göre yıllık söz verip de alamadığımız gazın parasını ödediğimiz gibi yine milyonlarca dolar kaybedeceğiz.
 
Umarım, 3. Köprü yerine Çanakkaleye bir köprü yapılır. Böylece güzel İstanbulumuz doğal akciğerleri de korunmuş olur. Özellikle güzel İstanbulumuzda doğan ve burada yaşamaktan hoşlanan yöneticilerimiz ve danışmanları da bu kaygımızı duyarlar.
 
Sevgi ve saygılarımla (02.02.2012)
Prof. Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR
 
NOT:
1- Önümüzdeki dönemde çıkacak olan 2 B yasası ile Orman ve tarım alanlarımızın satışı söz konusu. Bu satışlar sonucu kaybettiğimiz yeşil alanlarımızın için pişmanlıklar yaşamayız.
2- İstanbul’umuzun 1972 den beri su ihtiyacının %6,6’sını karşılayan Alibeyköy Barajının su havzalarının giderek tüketilmesi ile neredeyse tamamen kurudu. Hizmet veremeyen barajın atık çamurları nikel, civa, florür ve sülfat içermesi geçen yıl Temmuz ayında hayvan ölümlerine sebep olmuştu. Kağıthane içme suyu arıtma tesisinin atık sularının buraya verilmesi de etkileşimi arttırıcı sebep oldu.