3 Mayıs 1944 olaylarının yıl dönümü, Türkçüler bayramı olarak kutlanmakta olduğunu belirten Türk Ocakları Şube Başkanı Prof. Dr. Metin Hakan Severcan; “ 3 Mayıs 1944, Türk topraklarında yok edilmek istenen Türkçü düşüncenin şaha kalktığı, Türklüğün yeniden dirildiği şanlı bir gündür. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve arkadaşlarının üstün gayretleri ve hizmetleri ile Türk Kültürü temelleri üzerinde yükselen Cumhuriyetimiz, 1944 Baharında Sovyet rüzgârının da etkisi ile Türk kimliğinden uzaklaştırılmak istenmiştir. Türk’ü köksüzleştirme hareketine dur deme açık yürekliliğini gösteren Nihal Atsız ve dava arkadaşları mahkeme ve hapislere düşürülmüş, ve yaşanan olaylar neticesinde dava Irkçı-Turancı davasına dönüştürülerek onların şahsında Türkçülük yargılanmıştır. 3 Mayıs 1944’te Ankara sokaklarında, Milliyetçi refleks ortaya konulmuş ve Türkçü Gençler, fikir büyüklerini yalnız bırakmamıştır. Yüzlerce Türkçü genç, tutuklanarak çeşitli işkencelere maruz bırakılmıştır. Necdet Sancar, Remzi Oğuz Arık, Reha Oğuz Türkkan, Fethi Tevetoğlu, Orhan Şaik Gökyay ve Alparslan Türkeş gibi nice vatan evladı 1949’a kadar sürecek işkence, tahkikat ve esarete tabii tutulmuşlardır. Fakat 3 Mayıs hareketi Türk Gençliğinin yüreğinde taşıdığı Türklük ateşini söndürmemiş aksine daha da parlatmıştır” dedi.
Severcan; “Irkçılık-Turancılık davasının gerekçelerinden biri olarak gösterilen Hüseyin Nihal Atsız- Sabahattin Ali davasının 3 Mayıs 1944 tarihli duruşmasından sonra yaşanan “Ankara Yürüyüşü”‘nü anmak amacıyla, ilk defa 3 Mayıs 1945 tarihinde, Tophane Askerî hapishanesinde Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Nejdet Sançar ve Reha Oğuz Türkkan başta olmak üzere 10 mahkûm tarafından kutlanmıştır. Daha sonraki senelerde de devam eden toplantılar, Türkçülük Günü (Bayramı) adını almıştır. Yılda bir defa da olsa Türklük ve Türkçülük dava ve kaygıları olan insanları bir araya getirmeye sebep olan bu gün bizler için çok önemli ve özeldir. Değerli arkadaşlar, maalesef, yurdumuz ve milletimiz açısından sıkıntılarla dolu bir dönem yaşanmaktadır. Küresel sömürünün doymak bilmeyen iştahı dünyanın her yerini özellikle İslam coğrafyasını kan ve gözyaşı gölüne çevirmiştir. Kuzey Irak’ta bin yıllık Türk yurdu olan Telafer, Musul ve Kerkük’ün içler acısı durumu, Ahıska Türklerinin hala yurtsuz olması, Karabağ Türklerinin öz yurtlarında yurtsuz kalması, Doğu Türkistan’da Çin zulmü altında inleyen soydaşlarımızın durumu ve niceleri. Bu her yönüyle acı ve hüzün veren durumdan kurtulma çareleri arayan Türk Dünyasının bir ferdi olan bizler her zaman devletimizin yanında olduk bundan sonrada olacağız ve Allahın izniyle bu sıkıntılı dönemleride atlatacağız” diye konuştu.
Prof. Dr. Severcan Binlerce yıllık Türklük ülküsünü edebiyatla, hoşgörüyle, sevgiyle, mücadeleyle, hayatıyla bu günlere taşıyan bütün ülkü devlerini rahmet ve minnetle anıyor ve bu kutlu günün Türk dünyasına birlik ve beraberlik getirmesini temenni ediyorum. Teşriflerinizden dolayı hepinize teşekkürlerimi sunuyor ve bizleri bir araya getiren bu kutlu günü, 3 Mayıs Türkçüler Bayramı’nızı kutluyorum” şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilişim
