Geçtiğimiz günlerde boşanma aşamasında olan eşi tarafından 5 çocuğunun önünde öldürülen Sibel Çetinel için Niğde Barosu Başkanlığı tarafından kınandı. Niğde Adalet Sarayında düzenlenen basın açıklamasına Sibel Çetinel’in ailesi de katıldı. 5 çocuğunun önünde öldürülen Sibel Çetinel’in Annesi kızının fotoğrafını gazetecilere göstererek Cani kocanın biran önce yakalanarak İdam edilmesini istedi.
Niğde Adalet sarayın basın açıklamasında bulunan Niğde Barosu Başkanı Avukat Osman Çimen, “ Kadına yönelik şiddetin artarak devam ettiği, yapılan tüm kınama ve açıklamaların yetersiz kaldığı günümüzde kadın cinayetlerine bir yenisi de maalesef ilimizde eklenmiştir. Boşanma aşamasında olan, yaşadığı şiddet sarmalından boşanarak kurtulmaya çalışan Sibel Çetinel maalesef kadın cinayetlerinin son kurbanı olmuştur. Geçtiğimiz günlerde yaşanan Emine Bulut cinayetinin olay esnasında orada bulunan kişi tarafından kameraya kaydedilmesi, kadınlarımızın yaşadığı vahşeti çok çarpıcı şekilde gözler önüne sermiştir. O görüntüler, ölümü kamera kaydına girmeyen binlerce kadının varlığını bir tokat gibi yüzümüze vurmuştur. Ancak gelinen noktada Emine Bulut ile bu cinayetlerin bitmediği ve bitmeyeceği anlaşılmıştır. Konu, devlet tarafından tüm yönleri ile ele alınmalı kalıcı ve önleyici tedbirler bir an önce hayata geçirilmelidir. Biz Niğde Barosu olarak üzerimize düşeni fazlası ile yapmaya hazır olduğumuzu, yapılacak çalışmalara tüm gücümüzle destek vereceğimizi, bu davanın da yakından takipçisi olacağımızı buradan ifade ediyoruz” dedi.
Cinayet işlendikten sonra verilecek cezadan önce toplumun bilinçlendirilmesi, farkındalık oluşturulması ve önleyici tedbirlerin alınması daha yararlı olacağını ifade eden Çimen; “ Kadın cinayetlerinin önlenmesi dendiğinde herkesin aklına daha ağır cezalar verilmesi gerektiği gelmekte, hatta idam cezasının yeniden getirilmesi ile konunun çözüleceği sanılmaktadır. Cinayet işlendikten sonra verilecek cezadan önce toplumun bilinçlendirilmesi, farkındalık oluşturulması, adeta “geliyorum” diyen cinayetin önüne geçmek için önleyici tedbirlerin alınması daha yararlı olacaktır. Öyle ki idam cezası uygulanan ülkelerde kadına şiddetin azalmadığı, bilakis diğer ülkelerden fazla olduğu da bilinmektedir. Dolayısı ile kadın cinayetlerinin önüne geçmek için önce konunun öneminin devlet tarafından benimsenmesi, sonra şiddeti önleyecek politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir. Kadına şiddetin bahanesi, gerekçesi olmaz, olamaz. Namus, haksız tahrik gibi kavramlarla kadına şiddet meşru görülemez, cezada indirim sebebi yapılamaz. Belki de yapılması gereken ilk iş, bu kavramları duyduğumuzda, cinayete kurban giden kadın için toplumun kafasında oluşan “hak etmiş” düşüncesinin yıkılmasıdır. Toplumun olaya bakışını değiştirmedikçe kadın cinayetlerini ve kadına şiddeti bitirmemiz mümkün olmayacaktır” diye konuştu.
Çimen; “Sibel Çetinel katledildiğinde olay yerinde bulunan 5 çocuğunun, tanık oldukları bu vahşetin travmasını ömür boyu yaşayacakları düşünüldüğünde, çözülmesi gereken sorunun ne kadar büyük olduğu ve “bir kadın daha öldürülmüş” diyerek geçiştirilemeyeceği daha net anlaşılacaktır. En tehlikeli olan da şudur ki, kadın cinayetlerinin sıradanlaşmaya başlaması, alışıldık bir haber niteliğinde algılanması çözümü imkansız hale getireceği için biz her durumda kadına şiddetin önlenmesi talebimizi haykırmaya devam edeceğiz. Bu vesile ile hayatını kaybeden Sibel Çetinel’e Allah’tan rahmet, başta 5 çocuğu olmak üzere geride kalan tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz” şeklinde konuştu.
